20 Ekim 2022 16:45
Son Güncellenme Tarihi: 20 Ekim 2022 18:01

TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma başlatıldı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Türk Tabipleri Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma başlattı.

Şebnem Korur Fincancı | Fotoğraf: Burcu Yıldırım/Evrensel

Paylaş

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Federal Kürdistan Bölgesi’nde yürütülen askeri operasyonlarda kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin açıklama yapan Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında soruşturma başlattı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Şebnem Korur Fincancı hakkında "terör örgütü propagandası yapmak" ve "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni, devletin kurum ve organlarını aşağılama" suçlamalarından soruşturma başlatıldığını duyurdu.

Başsavcılıktan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"20.10.2022 tarihinde PKK/YPG silahlı terör örgütünün sözde yayın organına yaptığı açıklamalar nedeniyle Türk Tabipler Birliği Başkanı Şebnem Korur Fincancı hakkında, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 7/2 maddesi kapsamında Terör Örgütü Propagandası Yapmak ve 5237 yılı Türk Ceza Kanununun 301/2. maddesi kapsamında Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama suçlarından, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığımzca soruşturma başlatılmıştır."

FİNCANCI: ‘HAKİKAT ORTAYA KONSUN DEMEK’ SUÇ OLMASIN

Hakkında açılan soruşturmayı Evrensel’e değerlendiren Şebnem Korur Fincancı ifadelerinde aşağılama ve propaganda olmadığını belirterek “Bazı görüntüler var, onların sinir sistemini etkileyen birtakım kimyasal maddelerle ilişkisi olabilir diyorum. Uluslararası sözleşmelere, protokollere göre etkili soruşturma yapma yükümlülüğü vardır diyorum, bu kadar. Bunun nasıl bir aşağılama olduğu meçhul. Yani hakikati ortaya koymak gerekir. Bu hakikat kimyasal silah kullanılmadığı yönünde de olabilir ki o zaman zaten herhangi bir sorun yok. Yani iddialar boşa düşmüş olur. Kimyasal silah kullanıldığı yönünde bir bulgu varsa da o zaman da savaş suçu işlenmiş olur. Çünkü kimyasal silah kullanımı Cenevre Sözleşmesi'ne göre yasak. Hakikat ortaya konsun demek, suç olmasın. Salgında şu kadar insan etkilendi demek de suçtu. Söylemediklerini bırakmıyorlardı bize” dedi.

"İNSAN HAKLARI MÜCADELESİ KRİMİNALİZE EDİLMEMELİ"

Devletlerin insan hakları mücadelesi verenlere yönelik bu tür davranışlarla aslında topluma mesaj verdiğini ifade eden Fincancı, “İnsan hakları mücadelesi verenler susmayacaklar elbette. Türkiye'nin Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Savunucularının Korunması Sözleşmesine taraf olması ve insan hakları mücadelesinde söylenen sözleri kriminalize etmemesi gerekir. Biz konuşurken zaten böyle birtakım tepkiler olabileceğini tahmin edebiliyoruz ancak toplum etkileniyor bundan ve susuyor. Hakları için sesini çıkartmaktan kaygı duyuyor” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Harb-İş Kayseri Şubesine 'eğlence' tepkisi

SONRAKİ HABER

Anayasa Mahkemesi, 'sansür yasası'nda ilk incelemeyi 26 Ekim'de yapacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa