29 Temmuz 2022 10:06

Aliağa’da asbestli gemiye karşı miting yapılacak

Asbest yüklü São Paulo gemisinin Aliağa'ya yanaşmasını engellemek için kentte bulunan emek, meslek ve çevre örgütleri miting yapacak.

Fotoğraf: Netmarine.com/Wikimedia Commons (CC BY-SA 3.0)

Reklam

İzmir Aliağa’da faaliyet gösteren Sök Denizcilik ve Ticaret Limited Şirketi tarafından sökülmesi için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın, izin verdiği São Paulo gemisine karşı tepkiler büyüyor. Kentte bulunan emek, meslek ve çevre örgütleri geminin yola çıkmasını engellemek için birçok girişim ve açıklamada bulundu. Geminin içerisinde 760 ton civarında asbest, ağır yağ, ağır metal, polikolürler, bifeniler, radyoaktivite barındırdığını belirten kurumlar, geminin ilçe ve çevresinde büyük bir ekolojik yıkıma yol açacağını vurguluyor.

Aliağa Çevre Platformu (ALÇEP) üyesi Özgül Çağlar, Aliağa’da yaşanan çevre sorunlarına ve geminin gelmesine ilişkin Mezopotomya Haber Ajansına (MA) değerlendirmelerde bulundu.

SORUNLAR KATMERLEŞECEK

Aliağa’nın birçok çevre problemiyle karşı karşıya olduğunu kaydeden Çağlar, “Örneğin taş ocakları şehir merkezine kadar yaklaşmış durumda. Yine termik santral pazar günleri siyah dumanlarını havaya salıyor. Hava ölçüm istasyonları var ama onlarda ölçüm yapmıyor. ALÇEP olarak sürekli buna yönelik kampanyalar yapıyoruz, şikayetlerde bulunuyoruz. Tabip Odası’nın yaptığı bir çalışma vardı. Orada Aliağa’nın hava kalitesinin Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sınırların çok üstünde olduğunu gördük. Bunun ötesinde ilçede ağır demir-çelik sanayisi bulunuyor. Buralardan açığa çıkan cüruflarda Şehit Kemal Mahallesinde depolanması düşünülüyor. Sadece bunlar değil başka bölgelerden de tehlikeli atıklar burada depolanmak isteniyor. Biz buna da tamamen karşıyız. Bölge zaten tarihi bir bölge ve tüm bölgenin su ihtiyacını karşılayan bir baraj depolama yapılmak istenen alana 1 kilometre uzaklıkta. İlçemizde başka petrol rafinerileri var. Bunların hepsi doğamızı kirletiyor. Yani bu gemi var olan sorunları katmerleştirecek” diye aktardı.

BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞE ZARAR

1975 yılından itibaren ilçede gemi söküm tesisleri kurulduğunu ve bugün sayılarının 22’ye ulaştığını kaydeden Çağlar, “Burada yılda yaklaşık 200 gemi sökülüyor. Bunlardan bir tanesi de Sau Paulo gemisi olacak. Bu geminin aslında sembolik bir durumu var. Bu geminin içerisinde asbest, kurşun, klorlu bileşikler, organa kalaylar var. Aynı zamanda 5 sefer Fransa’da nükleer denemelere katılmış. Bu yüzden de radyoaktivite var. Bunun boyasında canlıların üzerine yapışıp üremesini engelleyen boyalar var. Bu boyalar çevreye, biyolojik çeşitliliğe inanılmaz derecede zararlı olan maddeler” dedi.

BAKANLIK RAPORUNUN ÇELİŞKİLERİ

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın gemiyle ilgili yayınladığı rapora da değinen Çağlar, raporun kendi içerisinde birçok çelişki barındırdığını ifade etti. Rapora göre gemide sadece 9,6 ton asbest olduğu söylendiğini hatırlatan Çağlar, “Bunun için 97 noktadan numune alınmış. Ama ortalama 300 noktadan alınması gerekiyordu. Peki, bu akredite raporunu kim yapmış? Normalde gemi Brezilya’da olduğu için orada yapılması gerekirdi. Ama Çin’de yapılmış. Yine bunun ikizi olan Clemensao gemisindeyse 170 ton asbest vardı. Kısa içerisinde bu asbest buharlaşıp gitti mi? Aynı zamanda gemide kurşun da bulunuyor. Yapılan açıklamalarda her şey uygunmuş gibi gösteriliyor. Fakat buradan çıkacak 650 ton kurşun nasıl temizlenecek? Çevre sağlığına nasıl bir zararlı etkisi olacak? Bunlarla ilgili hiçbir açıklama yok. ‘Radyoaktivite yok’ deniliyor. Ama ölçüm cihazlarıyla ölçülmemiş. Klorlu bileşikler içinde 5 noktadan numune alınmış” diye belirtti.

İŞÇİLERİN ÇALIŞMA KOŞULLARI

Tüm bunlara gemi söküm işçilerinin uygunsuz çalışma koşullarını da eklemek gerektiğini ifade eden Çağlar, şöyle devam etti: “Asbestle çalışan insanların günlük 1 saat çalışması gerekirken işçiler, normal çalışma saatlerini tamamlıyorlar. Asbestle çalıştıktan sonra izolasyon odalarına geçip kendilerini temizlemeleri gerekiyor. Özel yemekler verilmesi gerekiyor. Fakat böyle bir ortam da sağlanmamış. Saç telinin üzerinde yüzlerce asbest minerali olabilir. Küçük bir mineral olduğu için havaya da toprağa da karışabiliyor. Asbest ve Tehlikeli Atıklar (ASTA) Derneği, Aliağa’da 50 noktadan numune aldı. Bu numunelerden gemi söküm tesislerinin bulunduğu bir noktada asbest tespit edildi. Yani çevreye de yayılıyor. Asbest hangi organımıza yapışırsa orayı parçalamaya başlıyor. Akciğer zarı iltihabı, kanser gibi sonuçlar doğuruyor.”

MİTİNG DÜZENLENECEK

Bu gemiye karşı daha önce Kuito, Otopan ve yakın zamanda buraya gelmiş gemilere karşı yürüttükleri çalışmaları yürüttüklerini aktaran Çağlar, şunları söyledi: “İlçenin çeşitli bölgelerinde imza masaları açarak ıslak imza kampanyası düzenliyoruz. Change.org sitesinden imza kampanyası başlattık. Gemi yola çıktıktan sonra balıkçı tekneleriyle zincir oluşturulacak. Aynı zamanda sürekli basın açıklamaları yapıyoruz. 6 Ağustos’ta Aliağa Demokrasi Meydanı’nda büyük bir miting düzenleyeceğiz. Aliağa gözden çıkarılmış bir yer değildir. Burada yaşayan insanlar var. Bu insanlar ölüme terk edilmiş kişiler değildir. Bizler sağlıklı bir ortamda yaşamak istiyoruz. Termik santralleri, gemi sökümleri, ağır demir-çelik sanayini istemiyoruz. Tek amacımız insanların en temel hakkı olan sağlıklı ortamda yaşama hakkını istiyoruz.”

Çağlar'ın açıklamalarının ardından bilgi aldığımız emek ve meslek örgütleri, miting tarihinin henüz netleşmediğini, görüşmelerin devam ettiğini ifade ettiler. (İZMİR)

Reklam