29 Temmuz 2022 04:15

ETF işçileri: Demek ki işçiler yan yana geliyormuş

Daha önce yan yana gelme fikrinin bile uzağında olduklarını ifade eden direnişteki ETF işçileri, “Ama gördük ki bu düşünce bize kaybettiriyor” diyor.

ETF işçileri: Demek ki işçiler yan yana geliyormuş

Fotoğraf:Evrensel

Hilal TOK
İstanbul

Kapatılacağı açıklanan ETF’de işçilerin tazminatları başta olmak üzere verilmeyen hakları için başlattıkları direniş sürüyor. Daha önce sendikaya üye olmaya bile yanaşmayan işçiler şimdi direnişin ön safında yer alıyor. Daha önce yan yana gelme fikrinin bile uzağında olduklarını ifade eden işçiler, “Ama gördük ki bu düşünce bize kaybettiriyor” diyor.

DERİTEKS’in örgütlü olduğu ETF’de sendikaya en son üye olanlardan ismini vermek istemeyen bir kadın işçi, bu direnişte ön saflarda yer alıyor. Sendikalaşmaya bile bir zamanlar uzak olan, şu anda yaptıkları gibi bir direnişi daha önce “yanlış” gördüğünü söyleyen işçi dönüşümü şöyle özetliyor: “Direniş öncesi çoğumuzda yan yana gelme konusunda çok güvensizlik vardı. Birlik olmaz, işçilerin çoğunluğu gelmez, yalnız kalırım kaygısı vardı. Çoğumuz ‘Bana bir şey olur mu’ diye korkuyorduk. Ama herkes farkına vardı, bu korkunun sadece bize kaybettirdiğini. Biz araştırdık, tanıdık avukatlardan hukuki olarak yapabileceklerimizi öğrendik. İşçiler bugüne kadar sendikalı bir yer olmasına rağmen bilmiyordu çoğu hakkını. Direnişe geçsek ne olur, başımıza ne gelir, yalnız mı kalırız, güçsüz mü oluruz… Kimse önemsemiyordu da. Uzun zamandır ücretlerimizi geç alıyorduk mesela, herkes şikayetçiydi ama bir araya gelemiyorduk. Sendikaya bırakıyorduk. Oysa şimdi sendikayı bizim harekete geçirmemiz gerektiğini, her şeyi kendi haline bırakmakla olmayacağını gördük. Hep sendikadan bir şey bekleyerek hareket ettik bugüne kadar. Önceden böyle bir direnişe çok olumsuz bakıyordum. Yanlış geliyordu bana. Neden bilmiyorum, belki bu söylediğim sebeplerden dolayı bir güvensizlikten. Ama bu süreçte gördüm, öğrendim hem neler yapabileceğimizi hem de gücümüzü.”

DÜMENE İŞÇİ GEÇİNCE...

Direnişin öncü işçilerinden Gülşen Balta da direniş öncesi konuşmalarımızda işçilerin bir türlü yan yana gelmediğinden dert yanıyordu. Balta, “Bu işçiler yıllardır burada çalışıyor. Başka yer görmemiş çoğu, sendikalı yerde çalışmamış. Haklarımız nedir, ne değildir çok bilmiyordu açıkçası. Sendika da daha çok ‘beklemeyi’ örgütlüyordu. Bu kapanma sürecinde de bunu yaşadık. Vaatlerden yana da hayal kırıklığı vardı işçide. Bu yüzden sendikaya daha uzak duruyordu. Örgütlü olsa da örgütsüz bir yerdi aslında. Öyle olunca işçinin bilinci de geri kalmış oldu” diyor.

Şimdi ise işçilerden oluşan bir çekirdek grup etrafında örgütlendiklerini belirten Balta şunları söylüyor: “Haklarımızı sorgulayıp kendimiz ele aldık dümeni. Sendikayı da biz harekete geçirdik. İşçi sağlam durunca sendika da sahiplendi. Birbirimize güvensizlik sadece patronların işine yarıyor, oysa işçiler yan yana geldiğinde ve o güveni inşa ettiğinde kazanamayacağı hiçbir şey yok.”

"SENDİKAM VAR O YAPSIN" ALGISI YIKILDI

ETF Tekstil’de sendikalaşma sürecinden itibaren süreci takip ettiklerini belirten Emek Partisi (EMEP) Tuzla İlçe Başkanı Çilem Tekalmaz da “ETF patronu bugüne dek işçiyi her mağdur etti. İşçiler ise haklarını her zaman birlik olabildiklerinde alabildi. Bazen yarım saat iş durdurdu bazen yemek molalarında alkışlı yürüyüşlü protestolar yaptı. Bugün gelinen noktada ETF kapatma kararı aldı ama patronun işçilerin haklarını vermesi gerekiyor” dedi.

ETF Tekstil işçilerinin dikkat çektikleri güvensizlik konusunun birçok nedeni olduğunu dile getiren Tekalmaz, “Düzen siyasetinden tutalım sendikaların tutumuna kadar birçok etken var. İşçinin örgütlülüğünü sağlamak bir yana ‘Siz durun biz alırız haklarınızı’ gibi tutum da güvensizlik yaratıyor. Bu işçide ‘Sendikam var, o yapsın’ algısını da güçlendiriyor ama buradaki problem işçinin kendi deneyiminden öğrenmemesi” diye konuştu.

"İŞÇİLER TOPLAM TABLOYU GÖRDÜ"

ETF’nin yüzde 70’inin kadın olduğunu ve bu direnişte kadınların etkisinin büyük olduğunu söyleyen Tekalmaz, “Kadınlar yıllardır çocuklarının üzerine kapıyı kilitleyerek geliyor. Bugün direnişte olduğu gibi hasta çocuklarını evde bırakıp gelmek zorunda kalıyor işçi kadınlar. Ve bu kadar çok çalışmalarına rağmen geçinemiyorlardı. Hafta sonları ek iş yapıyorlardı. İşçiler bunun toplamını gördü aslında. ‘Çalışıyoruz çalışıyoruz ama geçinemiyoruz’ dediler. Kazanılmış hakları olan tazminatları da pazarlık haline getirilince isyan ettiler” dedi.

"İŞÇİLERİN SENDİKASI ACİL HAREKETE GEÇMELİ"

İşçilerin birçok sorunu aşarak yan yana geldiğini dile getiren Tekalmaz, “Başta ETF işçisinin örgütlü olduğu DERİTEKS’in bir kamuoyu oluşturmasını, çeşitli sendikalara çağrı yapması gerektiğini söylüyoruz. Bu süreç başlamadan hemen önce Türk-İş yetkilileri ‘ETF işçisinin haklarına dokunulduğu anda Türk-İş ailesi olarak bütün gücümüzü ETF’nin önüne yıkar, Türkiye’nin gündemine oturturuz’ demişti. Ama 7 gün geçti, hâlâ bir şey göremiyoruz. Başta işçilerin örgütlü olduğu sendika işçiyi kaderine terk etmemeli, tüm sendikalara ve emek örgütlerine çağrı yapmalı, diğer işyerlerinden dayanışma eylemleri örgütlemeli. Biz de bütün gücümüz ve olanaklarımızla işçilerin kazanması için mücadele ediyoruz, etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Uzun süredir memlekette irili ufaklı direnişlerin yapıldığını hatırlatan Tekalmaz, “Kötüye giden ekonominin, güvencesizliğin ve insanlık dışı çalışma koşullarının işçiye dayattıkları tak ettiriyor artık. Bugün diğer fabrikalar kapanmıyor belki ama işçilerin çalışma koşulları daha da ağırlaşıyor ve düşük ücretlerle yaşam savaşı veriyor işçiler. Bu direniş süreci ETF işçisine de Türkiye işçi sınıfına da çok şey gösteriyor. ETF’de direnişi her gün kendisi yeniden örgütlüyor işçiler. İşçiler koordine edip, kendi kendini yönetiyor. Demek ki bu zor değilmiş. İşçi bu kadar zor güvenmiş ve yan yana gelmişken sendikalar da işçilere sahip çıkmalı” dedi.

"SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ"

ETF işçisi Selvi Köse de mücadelede kararlı olduklarını dile getirdi: "Direniş çok güzel gidiyor. Bu direnişten birlik beraberliği öğrendim. El ele olunca her şeyi kazanacağız. Vazgeçmek yok. 9 yıldır buradayım, ne doğru dürüst bir düğün bildik, cenazemiz oldu gidemedik. Çocuğumuz hasta oldu komşuya bıraktık. İzin alamıyorduk aman iş kalmasın mağdur olmasın diye. Bu durumda bizi mağdur ettiler. Yeri geldi pazarları, geceleri çalıştık. Sonuna kadar direneceğiz, asla pes etmeyeceğiz"

19 Temmuz 2025 03:00

Aidiyet maskesi altında yeni nesil çalışan denetimi | ‘Bana yemek ısmarlama, yemek hakkımı ver!’

Beyaz yakalılar sosyal medyada “eğlenceli iş yeri” paylaşımları yaparken, şirketler patron-çalışan hiyerarşisini silikleştiren bir “aile” diliyle kurumsal bağlılık inşa etmeye çalışıyor.

Aidiyet maskesi altında yeni nesil çalışan denetimi | ‘Bana yemek ısmarlama, yemek hakkımı ver!’

E-Adam adlı TikTok hesabından ekran görüntüsü alınmıştır.

Şeyma Akcan
[email protected]


İçerik yükleniyor...

19 Temmuz 2025 04:20

Arada kalmak: Genç beyaz yakalıların sınıfsız savaşı

Güvencesizlik, yalnızlık, örgütsüzlük: Genç beyaz yakalılar sınıfsal konumlarını hissetseler de kolektif bağlardan uzak, bireysel çözümlere sıkışmış durumdalar.

Arada kalmak: Genç beyaz yakalıların sınıfsız savaşı
19 Temmuz 2025 08:08

Ankara'da sağanak sele neden oldu: Selde evin oda duvarı yıkıldı, 1 kişi yaralandı

Ankara’da etkili olan sağanak seale neden oldu. Ankara’nın Keçiören ilçesinde sağanak yağış sonrası bazı apartmanları su bastı. Sel nedeniyle oda duvarı yıkılan bir evde ise 1 kişi yaralandı. 

Ankara'da sağanak sele neden oldu: Selde evin oda duvarı yıkıldı, 1 kişi yaralandı

Fotoğraf: DHA

İçerik yükleniyor...

(DHA)
19 Temmuz 2025 07:45

2025-YKS sonuçları açıklandı: Doğru yanıt ortamaları yine düşük

2025 YKS sonuçları eğitimdeki vahim tabloyu ortaya koydu. Öğrencilerinin doğru yanıt ortalamaları yine düşük. TYT’de matematikte 6,64, fen bilimlerinde 4,6 doğru AYT matematikte 6,8, biyolojide 2,5

2025-YKS sonuçları açıklandı: Doğru yanıt ortamaları yine düşük

Fotoğraf: Evrensel

İçerik yükleniyor...

(AA)
19 Temmuz 2025 04:40

Ödenmeyen mesai, mobbing, düşük ücret: Mücadelenin ‘deadline’ı geldi de geçiyor

Bir işçi hayatından farklı bir hayatın hayali bize aile, okul gibi birçok araçla empoze edildi. Ancak koşullarımız; bize beyaz yakaların işçi sınıfının bir parçası olduğunu daha fazla hatırlatıyor.

Ödenmeyen mesai, mobbing, düşük ücret: Mücadelenin ‘deadline’ı geldi de geçiyor

Fotoğraf: Envato

İçerik yükleniyor...

(Evrensel)

Evrensel'i Takip Et