11 Temmuz 2022 04:27

Oluç: İmralı’da bir görüşme varsa açıklansın

"Eğer iktidar ile Öcalan İmralı’da görüşmeler yapıyorsa biz de ‘Sizin üzerinizden Öcalan’ın ne dediğini öğrenmek durumunda değiliz, açın kapıları avukatlar veya siyasi bir heyet görüşsünler' diyoruz."

Fotoğraf: MA

Paylaş

Birkan BULUT
Ankara

HDP’nin geçtiğimiz hafta Ankara’da topladığı 5. Olağan Kongrenin ardından HDP Grup Başkan Vekili Saruhan Oluç ile konuştuk. Kongrenin kapatma davasına önemli bir yanıt olduğunu anlatan Oluç, “Dükkanın kapısına kilit vurur gibi HDP’nin kapatılacağı kanaatinde değiliz. Ancak kapatma kararı verilse bile HDP bir fikirdir, Kürt halkının Türkiye demokrasi güçleriyle birlikte verdiği mücadeledir. Bu açıdan bakarsak bu mücadele kendini yeniden ayakta tutar. Anayasa Mahkemesinde hukuken değil, siyasi bir dava yürüyor. Olası bir kapatma kararı şekli bir karar olur, çünkü biz bir tabela partisi değiliz. O yüzden de bunu gündemimize almıyoruz” dedi.

‘BU İKTİDARIN HDP İLE GÖRÜŞME İMKANI YOK’

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, parti kongresinde neredeyse her seçimden önce ortaya atılan “AKP ile anlaşacaklar” söylentilerinin “zeka sorunu” olduğunu söyleyerek kesin bir dille reddetti. Kürt sorununun çözümü noktasında ise şeffaflık vurgusunda bulundu. HDP’nin kongredeki vurgusunun sadece arka kapı diplomasisinin kapatılması mı yoksa mevcut iktidarla artık bir anlaşmanın mümkün olmaması anlamına mı geldiğini sorduğumuzda, Oluç öncelikle bu tür söylentileri tuhaf karşıladıklarını anlattı: “2015’ten beri çeşitli dönemlerde HDP’nin iktidarla anlaşacağına dair çeşitli laflar ediliyor. Fakat ne hikmetse, 7 senedir iktidar HDP’ye en sert biçimde saldırıyor. Eş genel başkanlarını, milletvekillerini, belediye başkanlarını, parti yönetici ve üyelerini tutukluyor, neredeyse haftada bir operasyonlar düzenliyor. Bütün bu zulmü yaşayan HDP nasıl oluyorsa iktidarla anlaşma çabası içerisinde görülüyor.”

‘GÖRÜŞME VARSA GİZLİ DEĞİL AÇIK OLMALI’

“Bu iktidarın herhangi HDP veya ittifaklarıyla oturup konuşma imkanı var mı?​” diye soran Oluç, şöyle devam etti: “Bir tarafında ırkçı ortakları var; ağzını her açtığında Kürt düşmanlığı yapıyor. Öbür tarafta görülmeyen ortakları, yani geleneksel devlet aklı da aynı anlayışa sahip. Dolayısıyla hangi anlaşma, hangi açık veya kapalı görüşmeden bahsediliyor? Ancak mesele İmralı’da tecrit meselesiyse, biz bunu insanlık ve hukuk dışı olarak gördüğümüzü yıllardır anlatıyoruz. Uluslararası sözleşmelere aykırı olan bu durumun değişmesi gerektiğini söylüyoruz. Türkiye’de Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü açısından Öcalan’ın önemli bir sözünün olabileceğini düşünüyoruz. Eğer iktidar ile Öcalan İmralı’da görüşmeler yapıyorsa -Tayyip Erdoğan AKP grup toplantısında ve bir televizyon programında bu yönde imalarda bulundu- biz de ‘Sizin üzerinizden Öcalan’ın ne dediğini öğrenmek durumunda değiliz, açın kapıları avukatlar veya siyasi bir heyet görüşsünler. Ne söylüyorsa kendi ağzıyla anlatsın’ diyoruz. Biz bunu söylediğimiz için iktidar ile anlaşma mı aranıyor lafı çıkarılıyor. Oysa sadece iktidarın hukuken ve siyasal olarak yapması gereken şeyi söylüyoruz. Bunun pazarlık konusu değil, ailesi ve avukatlarıyla görüşme yapma hakkı olduğunu anlatıyoruz.”  Öte yandan muhalefete de bu konuda susmama çağrısında bulunduklarını belirten Oluç, “İktidar ve devletin kurumları İmralı’da görüşme yapıyorsa ve muhalefet bilgi sahibiyse ‘Bu görüşme kapalı kapılar ardında gizli değil, açıktan yapılmalı’ demeli. Diğer muhalefet partileri bunu bizden çok istemeli” dedi.

BAZI PARTİLER KÜRT SORUNUNU İNKAR EDİYOR

Kongrede HDP, diğer muhalefet partilerine Kürt sorununun çözümü noktasında tutumlarını somut bir şekilde ortaya koymaları çağrısı da yaptı. Bununla birlikte cumhurbaşkanı adaylığı tartışmaları da kongrede kürsü konuşmalarının gündemlerindendi. Kongrede “HDP’nin sadece nehri geçene kadar köprü olmayacağı” şeklinde ifade edilen çağrıyı sorduğumuz Oluç şöyle konuştu: “Biliyorsunuz eylül ayındaki tutum belgemizde iki seçim konusunda da duruşumuzu açıkladık. Parlamento seçimlerinde mevcut ittifaklarla bir arayış içerisinde olmadığımızı, demokrasi ittifakını kapsayan bir şekilde girmek için çalışmalar yapacağımızı belirttik. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise müzakere edeceğimiz konuları 11 madde halinde sıraladık. Böylece önümüzdeki dönem Türkiye’de yeni bir iktidarın demokrasiyi inşa edilebilmesi için politik yaklaşımımızı ortaya koyduk. Cumhurbaşkanı adaylarının bunu bizimle müzakere etmesi çağrısında bulunduk. Bu 11 maddeden biri de demokrasiyle bağlantılı olarak Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü konusunda atılması gereken adımlardır. Muhalefet Kürt sorununu ve HDP’yi görmezden gelmeye devam ederse o zaman yapılacak bir şey yok. Türkiye’nin en temel meselesinde muhalefetin tutumu böyle sürecekse; iktidarda sadece isim ve partilerin değiştiği, demokrasinin inşa edilmediği bir dönem devam edecektir. Biz böyle okuduğumuz için de muhalefetin bu konuda söz söylemesini bekliyoruz. Muhalefet en az iktidar kadar cesur davranabilmeli. Oysa muhalefet içinde bazı partiler var ki, Kürt sorununu görmezden geliyorlar. Bırakalım çözüm üretilmesini böyle bir şeyin olduğunu inkar ediyorlar. Böyle olunca nasıl adım atılacak? Sadece iktidardaki partinin değişmesi ve sistemin restore edilmesiyle Türkiye’de hukuku ve demokrasiyi inşa edemezsiniz.

ÖNCEKİ HABER

Siyasi partilerin bayramlaşma ziyaretlerinde gündem ekonomi oldu

SONRAKİ HABER

Kadınlar, Funda Buyruk’un Belediye Başkan Yardımcılığından alınmasını protesto etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa