‘Barışı işyerlerinden örmeliyiz’

ÖĞRETMENLER SAVAŞ İSTEMİYOR

Eğitim Sen Torbalı Temsilcisi Nuri Önder, işyeri çalışmalarına verdikleri önem doğrultusunda işyeri gezileri yaparak üye sayısını artırdıklarını vurguladı. Öğretmenler gününde Torbalı’da, “Öğretmenler Savaş İstemiyor” pankartıyla yürüyüş gerçekleştirdiklerini belirten Önder, ilçede yerel savaş karşıtı platforma öncülük edeceklerini dile getirdi.

Eğitim Sen 6 No’lu Şube Başkanı Duran Sınacı da, “Sendikal mücadelenin zaaflarının aşılmasının zemini işyerleridir” diyerek, şube olarak üye sayısını 900’lerden 1200’lere çıkarmalarında işyeri çalışmalarının etkili olduğunu belirtti. Narlıdere ilçesinde 22 kurumla savaş karşıtı platform oluşturduklarını belirten Sınacı, hem ilçe genelinde hem de büyük okullarda, işyerlerinde savaş karşıtı toplantı, film gösterimi, öykü, şiir yarışmaları vb. yaparak savaşa karşı duyarlılığı arttıracaklarını ifade etti.

Eğitim Sen 1 No’lu Şube Sekreteri Kamil Doğan da KESK ve bağlı sendikalarda sendikal mücadeleyi zayıflatan en önemli eğilimin kendi dışındaki sendika konfederasyonlarını gerektiğinde dayanışma içerisinde olunacak bir emek örgütü olarak görmemesi olduğunu söyledi.  İşyerlerinden kopuk eylem ve basın açıklamalarının hak almayı hedeflemekten uzak olduğunu ifade eden Doğan, “İzmir’de oluşturulan savaş karşıtı platformda KESK bütün sendikalarıyla yer almalıdır” dedi.

İŞYERİ ÇALIŞMASI ESAS OLMALI

Yeşilyurt Devlet Hastanesi İşyeri Temsilcisi Hülya Ulaşoğlu da işyeri çalışmasının yapıldığı yerlerde sendikaların nasıl güç topladığına örnek olarak, hastanelerde 1000 yapılan basın açıklamalarını gösterdi. Ulaşoğlu, her sendika üyesinin, işyeri temsilcisinin sendikal dönüşümü işyerinden başlatmak için sorumluluk alması gerektiğini vurguladı.

BES Şube Başkanı Ramis Sağlam sendikal mücadeledeki ataleti aşmakta işyeri ve şubelerin önemine vurgu yaparak İzmir’de sendikalardan, akademiye, siyasi partilerden yöre derneklerine, meslek örgütlerinden belediyelere milletvekillerine tüm kenti birleştirerek savaş karşıtı platform oluşturma çalışmasında iyi yol kat edildiğini ve yakın bir zamanda bütün kenti kapsayacak bir barış ve demokrasi mücadelesinin yükseltilmesinin amaçlandığını belirtti.

KENTİ KAPSAYACAK BİR MÜCADELE

Toplantıda söz alan Deri-İş İzmir Şube Başkanı Makum Alagöz de, “İşçisiyle kamu emekçisiyle emek ve meslek örgütleriyle yan yana gelmeyi, birlikte mücadele etmeyi hayata geçiremediğimiz zaman hiçbirimizin kazanma şansı yok. Diğeri günü kurtarmak olur” diyerek, 2 yıldır İzmir’de bunun çabasının verildiğini ifade etti. “Hepimiz kendi şubemizin neden böyle bir birlik olan İSB’de yer almadığını sorgulamalıyız” diyen Alagöz, “Şimdi İzmir’de barış ve demokrasi mücadelesi için daha geniş bir birliktelik oluşturma çabasındayız” dedi.

Tek Gıda-İş Genel Başkan Danışmanı Gürsel Köse de KESK içinde grupçuluğun etkili olduğunu belirterek şunları söyledi; “Yanı başımızda bir savaş var. Suriye’de ve Türkiye’de insanlar ölüyor kan akıyor Türkiye hızla bu kanın içine doğru yol alıyor. Şimdi bir savaş karşıtı birlik oluşturma çabası içerisindeyiz. Bazı sendikalar ve siyasi çevreler, ‘Kim böyle bir birliği oluşturmak istiyor’ diye sorguluyor. Bu samimi bir yaklaşım olamaz, bu anlayışları kıracağız. Başka mücadelelerde de gördük yan yana geldiğimizde başarılı olma şansımız var” dedi. 

‘KUYU DİPTEN DOLAR’

EMEP Genel Başkan yardımcısı Abdullah Varlı da, “Kuyu her zaman dipten dolar” diyerek sendikal hareketin güçlenmesi ve yenilenmesinde işyerlerinde örgütlülüğün ve işyeri çalışmasının önemine vurgu yaptı. Ortadoğu ve Suriye’nin büyük emperyalist güçlerin hesaplaşmasına sahne olduğunu ifade eden Varlı, ABD’nin Ortadoğu’daki petrol ve enerji kaynaklarının denetimine alma mücadelesi verdiğini, AKP hükümetinin de ABD politikalarının koçbaşı olarak ülkeyi savaşa sürüklediğini belirtti. “Füze kalkanları, patriotlar ve İzmir NATO üssünün savaşın karargahı haline getirilmesi bunun bir sonucudur” diyen Varlı, İmralı ile görüşme sürecini de değerlendirdi. Varlı, “Çok geniş kesimler görüşmeden, müzakereden ve sorunun barışçıl demokratik çözümünden yana görüş açıkladı. Bunun iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Sendikalara, emek örgütlerine önemli görev düşüyor” dedi. (İzmir/EVRENSEL)