EMEP: Ankara'daki göçmenlerin kentten gönderilmesi politikalarından vazgeçilmelidir
Emek Partisi Ankara İl Örgütü, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün, başka illerde kayıtlı olup fiilen Ankara’da ikamet eden mültecileri göndermesine tepki gösterdi.
Arşiv | Fotoğraf: DHA
Emek Partisi (EMEP) Ankara İl Örgütü, İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğünün, 2 Eylül'den itibaren geçerli olmak üzere başka illerde kayıtlı olup fiilen Ankara’da ikamet eden, geçici koruma statü sahibi Suriyelileri kayıtlı olduğu illere geri gönderme politikası ile ilgili yaptığı açıklamada, bu politikadan derhal vazgeçilmesi gerektiğini belirtti.
Hükümetin, göçmenlere insani yaşama ve çalışma koşullarını sağlayamadığı vurgulanan EMEP açıklamasında, “Bununla da kalmayıp Ankara’daki son geri gönderme kararında olduğu gibi, iyi kötü düzen tutturmaya çalışan göçmenlere de, ‘ülkenin her hangi bir yerinde düzen tutturmana izin veremeyiz, kayıtlı olduğun yerde açlıktan öl' diyor” denildi.
"MÜLTECİLER BİLİNMEZLİĞE PAKET GİBİ GÖNDERİLEMEZ"
Hem açıklanan kararların hem zorla gönderilmelerin yaşanan göç ve mültecilik sorununu çözemeyeceğinin altı çizilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Mültecilerin yaşamını zorlaştırarak ya da ağır uygulamalar gerçekleştirerek sadece durum daha da derinleşir, içinden çıkılamaz bir hal alır. Bu geri gönderme kararı derhal durdurulmalıdır. Mültecilerin rızası olmadan, asgari geçinecek koşullar sağlanmadan, mülteciler bilinmezliğe paket gibi gönderilemez.”
"MÜLTECİLİK SÜRECİ SADECE TÜRKİYE’YE BIRAKILMAMALI"
Mültecilik sürecinin sadece Türkiye’ye bırakılmaması, BM gözetiminde ve uluslararası koruma altında yapılması gerektiği belirtilen açıklamada, “Türkiye halkları ve işçiler BM’ye yeniden sorumluluk almak konusunda baskı yapmalıdır. Yetmez! Türkiye’de yaşayan 5 milyon mülteci BM gözetiminde uluslararası devletler tarafından paylaşılmalı. Savaş, açlık ve yoksulluğun sorumlusu devletler mülteci alımından kaçamaz” denildi.
"GERİ KABUL ANLAŞMASI İPTAL EDİLMELİDİR"
“Geri Kabul Anlaşması”nın iptal edilmesi gerektiğine işaret edilen açıklamada şöyle denildi:
“Ankara örneğinde olduğu gibi ülke içinde bile istediklere yerlere gidilmesine izin verilmeyen mültecilerin Türkiye dışında üçüncü bir ülkeye iltica başvurusunun önü açılmalıdır. Bu çözüm hem mültecileri hem de onlarla birlikte yaşayan yerli halkı rahatlatacak.
'Geçici koruma' uygulamasına son verilmelidir. Çünkü Suriye göçünde olduğu gibi 10 yıllık 'misafirlik' ya da geçicilik olmaz! On yıl Suriyeliler için mülteciliğe ve kademeli olarak vatandaşlığa geçiş için fazlasıyla yeter süredir İnsanlık suçu işlemiş kişiler kapsam dışı bırakılarak vatandaşlığa geçiş süreci başlatılmalıdır.”
"MÜLTECİLER HİÇBİR KOŞULDA DEMOGRAFİK SİYASET KONUSU YAPILAMAZ"
Mültecilerin hiçbir koşulda demografik siyaset konusu yapılamayacağı, yayılmacı politikalar için kullanılamayacağı vurgulanan açıklamada “Mülteciler haklarıyla birlikte insandır. Göçün nedeni göçmenler, mülteciler değil emperyalist sistemdir. Emperyalistlerin suç ortağı olmayacağız. Göç ve mülteciler konusu siyasetler üstü bir konu değildir. İşçi sınıfı ve halkımızın kurtuluşu ile mültecilerin kurtuluşu ortak bir davadır. Emperyalist kapitalist göç politikalarına karşı emekçilerin birliğini esas alan bir göç politikasını savunacağız” denildi. (Ankara/EVRENSEL)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
