26 Temmuz 2021 21:00

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan: Kocaeli'nin alın teri Saray'a akıyor

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan Kocaeli'den seslendi. Kocaeli sömürünün ve hak gasbının yoğun olduğu bir şehir olmakla birlikte hak arayışının da şehridir.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İzmit Tanyıldız Düğün Salonunda emek ve demokrasi güçleriyle bir araya gelen Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve HDP Milletvekilleri gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Toplantıda Buldan’a HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, İstanbul Milletvekilleri Ali Kenanoğlu ve Züleyha Gülüm eşlik etti. Ayrıca toplantıya Avrupa Birliği Eski Bakanı Ali Haydar Konca, CHP Eski Milletvekili ve Kocaeli Demokrasi Girişimi Sözcüsü Bekir Yurdagül, Emek Partisi (EMEP) İl Başkanı Arzu Erkan, Kocaeli Kadın Platformu ve KODA temsilcileri de katıldı. 

"HAKLIYIZ, GÜÇLÜYÜZ"

Toplantıda ilk olarak konuşan HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, yaşadığı süreci değerlendirdi. “Hiçbir engel bizi durduramayacak” diyen Gergerlioğlu, “Eş Genel başkanlarımız, vekillerimiz, belediye başkanlarımız, yöneticilerimiz yıllardır cezaevinde. Biz demokrasi derken bize darbe yapıldı. Bu tamamen yargı darbesiydi. Onların derdi işkenceleri, KHK zulmünü, helikopterden atılan köylüleri, çıplak aramayı dile getirmemizdi. Yürütme yargı darbesi gerçekleştirdi. Bizi zindana attılar, o zaman da dedik, şimdi de söylüyoruz, söylemeye devam edeceğiz; mutlaka direne direne kazanacağız. Çünkü haklıyız, bundan dolayı da güçlüyüz. Halkı yenemediler, demokrasiyi yenemediler, anayasayı yenemediler" diye konuştu. 

“KOCAELİ SÖMÜRÜNÜN ŞEHRİDİR” 

Gergerlioğlu’nun ardından konuşan Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, ülkenin içerisinde bulunduğu durumu “İşsizlik, yolsuzluk açlık ve sefalet milyonlara yayılmış durumda. Demokratik siyaset ve medya ağır bir baskı altında. Kamu kurumları AKP ve MHP’in yandaşları haline döndü. Ayyuka çıkan mafya ve çetelere karşı üç maymunu oynayan yargının durumu ortada. Yolsuzluk zinciri her yeri sarmış durumda. 3 yıl önce Türkiye’yi şaha kaldıracağız vaatleri ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini kurdular. Bu sistem sarayın ve çevresinin ekonomisini şaha kaldıran bir sistem haline geldi” diye özetledi. Kocaeli’ye dair değerlendirmede de bulunan Buldan, “Kocaeli, Türkiye ekonomisini ayakta tutan kentlerden biridir. En çok alın terinin döküldüğü kentlerden birindeyiz. Buranın alın teri Saray'ın kasasına akıyor. Bu kentte yüzlerce işçi işten çıkarıldı. Kod-29 ile işçilerin işi elinden alındı. İş cinayetlerinde onlarca emekçi bu kentte yaşamını yitirdi. Pandemide fabrikalar tam kapasite ile çalıştırıldı. İşçiler ölüme terk edildi. İşçi ve esnafa destek sunulmadı. Kocaeli sömürünün ve hak gaspının yoğun olduğu bir şehir olmakla birlikte hak arayışının da şehridir. Buradan Baldur grevini sürdüren emekçi arkadaşlarımızın direnişini selamlıyorum. Sizin direnişiniz HDP’nin direnişidir” dedi.

"YAPTIKLARI TÜM HESAPLAR HDP'YE ÇARPIYOR"

Ülke bu haldeyken iktidara bakıldığında sanki işlerin gayet yolunda olduğu ve olumlu bir hava estirilmeye çalışıldığını vurgulayan Buldan, "Bu yalanlara inanacak kimseyi bulamadıklarını biliyoruz. Halk her şeyin farkında, sabırsızlıkla sandığı bekliyor. Baskı, zor ve şiddet politikaları ile OHAL iktidarını ömürleri boyunca uzatmanın yolunu arıyorlar. Siyaseti rekabet aracı değil intikam amacı ile yaptıklarını görüyoruz. Sevgili Selahattin Demirtaş başta olmak üzere binlerce arkadaşımız cezaevlerinde rehin olarak tutuluyor. AKP 7 Haziran’ın intikamını alıyor. Yeni 7 Haziranlar yaşamamak için HDP’yi kapatma peşinde düştüler. Kapatma davası da, Kobanê kumpas davası da HDP’yi kapatma amaçlı sinsi bir plandır. Yapıkları tüm hesaplar, planlar HDP’ye çarpmaktadır. HDP sürekli hesaplarını bozmaktadır ve bundan sonra da bozmaya devam edecektir. Günlerdir sahadayız. Bütün bölgeleri tek tek gezmekteyiz. Adaletten yana olan herkesle birlikte olduk. Demokrasi ittifakı tam olarak budur. Değişim isteyen, barış isteyen demokratik bir ortamda eşitçe yaşamak isteyen ortak ittifaklardır. HDP’siz bir yaşam ve HDP’siz bir Türkiye hayali olanlara izin vermedik, izin de vermeyeceğiz. Halkımızın yanında olmaya devam edeceğiz" dedi. 

“DEMOKRATİK BİR ÜLKEYİ İNŞA EDEBİLİRİZ”

Buldan’ın ardından söz hakkı katılımcı kurumlara verildi. İlk olarak konulan EMEP İl Başkanı Arzu Erkan, 24 Haziran seçimlerinden bu yana ülkenin iki kutup arasında sıkıştırıldığını belirtti. Yapılması gerekenlere de değinen Erkan, "Daha baskıcı bir rejim karşısında nefes alamayan bir duruma getirildik. Mevcut iktidar ve onun uygulamalarına sesini çıkaran herkesin bastırılmaya çalıştığı bir tablodayız. İki kutup arasına sıkışmaya mecbur değiliz. O yüzden bizlerin ortak müşterek talepler etrafında birleşmemiz, yan yana gelmemiz gerekiyor. Demokratik bir ülkeyi hep birlikte inşa edebiliriz. Bunun yol haritasını da hep birlikte çizebiliriz" dedi. 

"ERDOĞAN GİTSİN, KİM GELİRSE GELSİN OLMAZ"

CHP Eski Milletvekili ve Kocaeli Demokrasi Girişimi Sözcüsü Bekir Yurdagül, hukuk ve demokrasi açısından geçmişin kırıntılarının arar hale gelindiğini söyledi. HDP ile birlikte muhalif güçlerin kazanabeceğini söyleyen Yurdagül, “Bu Erdoğan gitsin de kim gelirse gelsin şeklinde olmaz. Bu bir program gerektirir. Yoksa eski tas, eski hamam devam eder. HDP’li arkadaşlarımıza da önemli görevler düşüyor. Hiçbir pazarlık yapmadan üzerinize düşeni fazlasıyla yerine getirdiniz. Önümüzdeki seçimde bunun bir yazılı metne dönüşmesi gerekiyor. Bir de parti militanı gibi çalışan memurlar, valiler müdürler var. Hukuksuz kararları verenlerden de, kayyumlardan da hesap sorulmalı. Görevi makamı ne olursa olsun bunların hesapları sorulmalı” diye konuştu. 

“ASGARİ PROGRAM ÇERÇEVESİNDE BİR ARAYA GELMELİYİZ”

Son olarak konuşan Avrupa Birliği Eski Bakanı Ali Haydar Konca, “Mesele kapatılma sorunu değil faşizmin kurumlaşıp kurumlaşmaması sorunudur. Bu toplum için faşizmin bir sınavıdır ve son dönemeçtir. Biz bugünü yıkabilmek, yeniden demokratik sistemi kurabilmek için önümüze hedefler koymalıyız. HDP’nin ötesinde bir asgari program çerçevesinde bir araya gelmemiz lazım. Seçim zamanı birbirlerini desteklemesi, oy verip oy alması bu ülkenin sorunlarını çözmez. İşçi sınıfının sorunlarını, kadın sorunlarını gündemine almayan bir siyasal iktidarın bu ülkenin sorunlarını çözmesi mümkün değildir. Bir çalışma yürüterek işçi sınıflarına yönelik örgütlemek gerekiyor" dedi. (KOCAELİ)

ÖNCEKİ HABER

Tunus Başbakanı, yeni bir isim atanması halinde görevi teslim edeceğini açıkladı

SONRAKİ HABER

Maraş ve Adıyaman, kırmızı kategoriden turuncu kategoriye geçti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa