21 Haziran 2021 03:49

Birincilik

Sayın Sağlık Bakanı size sıralayayım nerelerde birinci ya da ilk üçteyiz. Çocuk işçi çalıştırmada, iş kazaları sonrası işçi ve çocuk işçi ölümlerinde, kadına şiddet ve şiddet sonrası ölümlerde.

Fotoğraf: Yalın Onat/DHA

Fatih Sürenkök
Fatih Sürenkök

Geçen hafta akşam haberlerinde, uzun zamandır görmediğimiz, bir eski dostu; tekrar ve sıkça gördük. Kimdi bu eski dost? Sağlık Bakanı, Fahrettin Koca. Pandemide sayılar yani vaziyet kötü gidiyorsa ya da AKP kongreleri varsa, ortadan kaybolan Sağlık Bakanı; bu hafta sosyal medya ve televizyonlarda pek aktifti. Günlük aşı uygulamasında, her gün rekor üstüne rekor kırdığımızı müjdeliyor ve günde 1.5 milyonun üzerinde aşı uygulayarak, “birinci” olduğumuzu söylüyordu. Gerçekten mutlu olunacak bir haberdi. Hatta bu sayının, Türkiye’de mümkün olabileceğini, sayın bakan daha Aralık aylarında bile söylemişti.

Biz de aynı tarihlerde, bakanın; ‘geldi, gelecek, anlaştık’ dediği aşı sayılarını ve günde 1.5 milyon kişiye aşı yapılabileceği gerçeğinden hareketle, 65-70 milyon vatandaşın Şubat 2021 sonunda ilk doz, Mart 2021 sonunda da ikinci doz aşısını olacağını hesaplamış ya da hayal etmiştik. Oysa, bugün itibari ile birinci doz aşı yapılan kişi sayısı 27.200, ikinci doz yapılan kişi sayısı 14.400.

70 milyonun aşılanması için, hep bu sayı ile gidersek bile daha en az 40 güne ihtiyacımız var. Önümüzdeki 40 gün içinde kaybedeceğimiz yurttaşlarımızı hesaba katmasak bile, bugün ile 31 Mart arasında tam 17.648 (on yedi bin altı yüz kırk sekiz) kişi hayatını kaybetmiş. Yanlış okumadınız.

Şimdi soruyorum sağlık bakanına. Acaba bu 17 binden fazla kişinin sizin beceriksizliğinizle öldüğünü ne zaman hissedeceksiniz? Bu müjdeleri verirken, yüreğiniz, bu ölümlerden dolayı hiç mi sızlamadı, sızlamayacak? Sayın Sağlık Bakanı size sıralayayım nerelerde birinci ya da ilk üçteyiz;

  • Çocuk işçi çalıştırmada,
  • İş kazaları sonrası işçi ve çocuk işçi ölümlerinde,
  • Maden kazalarındaki ölümlerde,
  • Kadına şiddet ve şiddet sonrası ölümlerde.

Bu birinciliklerle de övünebilirsiniz. Hatta “Kovid-19 aşı projesi” oluşturmada da dünyada ilk üç içinde idik. Fakat hâlâ yerli ve milli aşımız yok. Çalışanına en az asgari ücret vermede de birinciyiz. Mafya Siyasetçi Devlet ilişkilerinde de sıralama yapılsa birinciliği kaptırmayız. Ya da arabasında pudra şekeri(!) çeken ya da gencecik Deniz Poyraz’ı katledenlerin resim arşivlerinde bakanlarla resim sıralamasında da birinci olabiliriz.

Biz sağlık çalışanlarını en çok kahreden şey önlenebilir nedenlerle ölümlerdir. Yaşatmak için ant içmiş bir mesleğin temsilcisi olarak, bizler her gün kahroluyoruz. Her yapılan aşı, sağlık çalışanının yüzünde gül oluyor. Sıkça tekrar ediyorum; TBMM’deki sağlıkçı milletvekilleri, Türk Tabipleri Birliği, Tabip Odaları ve sendikalar bu ölümler nedeniyle hükümetten ve sağlık bakanından hesap sormak boynunuzun borcu.

Tüm halkın;
Sağlıklı yaşamda,
Özgürlükte,
Demokraside,
İnsan haklarında
Adalette,
Yaşam standartlarında,
Birinci olacağı günleri görebilmek asıl umudumuz. Yer yüzü, sevginin yüzü oluncaya kadar mücadeleye devam etmek de bizim boynumuzun borcu olsun. Sağlıkla kalın.

Reklam
YAZARIN DİĞER YAZILARI