Meslek lisesi öğrencisi: Sınava 3 hafta var ama siparişin yetişmesine 3 gün var

Uğur DÜZGÜN
Ankara

Uzaktan eğitim ve yüz yüze eğitimde yaşanan belirsizlikler 26-27 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilecek üniversite sınavları öncesi meslek liseli öğrencilerin kaygılarını arttırıyor. Meslek lisesi öğrencilerinin çok büyük bölümü uzaktan eğitim sürecini sanayide çalışarak geçirdi. Bu tablo yüz yüze eğitim sürecinde de çok değişmedi meslek liseliler için. Birçoğu yaz aylarını, ara tatilleri ve okul sonrasında arta kalan zamanı kayıt dışı çalışarak geçirdi. Kimi de okul içerisinde sıra, masa, önlük vb. ürünlerin üretiminde çalıştı.

Bu süreçte kültür derslerinin neredeyse hiç işlenmediğini belirten meslek liseliler, böylesi bir dönemde üniversite sınavına dair herhangi bir hazırlık yapmalarının da mümkün olmadığını vurguluyor. Mesleki alan seçimlerinin ardından, üniversite sınavı için gerekli dersler gittikçe arka planda kaldı, yaş ilerledikçe alanları üzerinden işbaşı yapan öğrencilerin sayısı arttı. Pandemi öncesinde ağır koşullarda düşük ücrete çalıştırıldıklarını söyleyen öğrenciler okulların kapalı olmasından bu durumun hızla yayıldığını ifade ediyor. Tüm bu tablo karşısında meslek liselerinde okuyan birçok genç çoktan üniversite sınavından umudu kesmiş durumda. Mesleki alanlarında kendilerini yetiştirmeye ağırlık veren gençlerin büyük bölümünün hayali ise usta olmak veya dükkan açarak daha iyi koşullara sahip olmak.

‘SINAVA BİR AYDAN AZ, SİPARİŞİN YETİŞMESİNE ÜÇ GÜN VAR’

Abidinpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinden bir öğrenci uzaktan eğitimde üç-dört kez dışında derse girmemiş. Çalıştığı için okulla çok alakası olmadığını söylüyor. Staja gittiği iş yerinde staj dışı günlerde de yasaklarda da işe gittiğini belirterek “Okul bunu biliyor ama hiçbir şey demiyor. Okulda bir iki meslek dersi haricinde bir şey öğretilmiyor” diyor. Başka bir öğrenci de “Dönem sonlarında okul açıldı, sınavlara geldik. Onun dışında uzaktan eğitimde okul aklımıza bile gelmedi. Üniversite sınavına gireceğim ama aynı zamanda ailem çalış” diyor. Okulun kapalı olduğu süreçte dahi okul yöneticilerinin öğrencileri sıra yapımı için zorladığını söyleyen öğrenci, “Üniversite kazanmamız okul yöneticilerinin zerre umurunda değil. Sınava üç hafta kaldı ama patronun aldığı işin yetişmesine üç gün var” diye anlatıyor durumu.

Abidinpaşa Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilişim Bölümü öğrencisine göre üniversite iş kapısı sağlamıyor. Kendi bölümünde iş alanlarının daraldığını ifade eden öğrenci staj yeri bulmakta dahi zorlandığını ifade ediyor. “Spor salonunda bilişim stajı yapıyorum” diyen öğrenci uzaktan eğitimi spor salonu temizleyerek geçirdiğini, alan derslerine dair bir şey öğrenemeden mezun olacağını ifade etti.

‘İŞİ ERKEN ÖĞRENİRSEM DİĞERLERİNE GÖRE AVANTAJLI OLURUM’

Uzaktan eğitim döneminde staj zorunluluğu olmamasına rağmen birçok meslek liselinin çalışmak zorunda kaldığını anlatan Şehit Alper Zor Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Makine Bölümü öğrencisi ise uzaktan eğitim sürecini kendisinin OSTİM’de CNC tezgahında geçirdiğini anlattı. Okulların açık olduğu süreçte sınava girip sonra işe devam ettiğini vurgulayan öğrenci, “Sınavlardan çoğu öğrenci geçti ama kimsenin derse dair bir fikri yok. Metalciler atölyede çalışıyor, kimisi mobilya veya hurda taşıyor. Okul olsa da olmasa da bizim için üniversite zor. Lise eğitimine dair elde bir şey yok ama en azından OSTİM’de işi öğrenebildim” diyor. Erken yaşta işi öğrenmesiyle diğer arkadaşlarına göre daha avantajlı olacağını düşünen öğrenci “Belki üniversite bitirecek yaşa gelince usta olur daha çok kazanırım ama halimize bak, yıllar böyle geçecek. Üniversite görmeyi, birkaç yılı öyle geçirmeyi kim istemez” ifadelerini kullandı.

GÜNDEMİ SINAV DEĞİL, ALAMADIĞI STAJ ÜCRETİ

Gündeminin sınavlardan çok alamadığı staj parası olduğuna dikkat çeken Şehit Alper Zor Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Bilişim Bölümü öğrencisi, “Özellikle kendi alanımda üniversite okumak istiyorum. Ama diğer öğrenciler dershaneye giderken ben verilmeyen staj ücretimi almaya çalışıyorum” dedi. Okumak istediği bölüm için yeterince eğitim alamadığını belirten öğrenci genellikle düşük bütçeli ailelerin çocuklarının meslek liselerinde okuduğunu ifade ediyor. Dershane, özel ders imkanları olmadığı için en baştan kaybettiklerini söyleyen öğrenci, “Lisenin başından beri ‘Üniversite okuyacağım’ diyen arkadaşa bizim öğretmenler gülüyor. Bizim kaderimizi çoktan çizmişler” diyor.