22 Nisan 2021 07:49

EMEP Kocaeli İl Başkanı Erkan: "Hem iş yerlerinde hem OSB'lerde 1 Mayıs kutlanabilir"

1 Mayıs kutlamalarının pandemi gerekçesiyle yasaklanmasını değerlendiren EMEP Kocaeli İl Başkanı Arzu Erkan, “Hem iş yerlerinde hem organize sanayi bölgelerinde ortak kutlamalar yapılabilir” dedi.

Arzu Erkan | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Hasret Gültekin KOZAN
Kocaeli

2021 1 Mayıs’ına sayılı günler kaldı. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da tüm dünya 1 Mayıs’ı pandemi koşullarında karşılıyor. Pandemi gerekçesiyle 1 Mayıs yasaklamaları da gelmeye başlamışken, “Nasıl bir 1 Mayıs?​” sorusunu EMEP Kocaeli İl Başkanı Arzu Erkan’a yönelttik. Bütün bu yasaklara rağmen 1 Mayıs’ta işçilerin taleplerini haykırması gerektiğini söyleyen Erkan ile yaklaşan 1 Mayıs’ı ve neler yapılabileceğini konuştuk.

“Her yer 1 Mayıs alanı olsun” diyen Emek Partisi (EMEP) Kocaeli İl Başkanı Arzu Erkan, “Hem iş yerlerinde, hem de organize sanayi bölgelerinde (OSB) birbirine yakın fabrikalarda iş kolu ayrımı yapmaksızın ortak kutlamalar yapılabilir. GOSB’da, TOSB’da, Plastikçiler OSB’de bunu gerçekleştirecek irade işçi sınıfımızda var, bunu biliyoruz” dedi.

2021 1 Mayıs’ını işçiler hangi koşullarda karşılıyor?

2020 1 Mayıs’ını da pandemi koşullarında kutlamıştı işçi ve emekçiler. Pandemide 1 yılı geride bıraktık ve 2021 1 Mayıs’ını hem salgının faturası, hem de ekonomik kriz koşulları açısından çok daha ağır bir tabloyla karşılıyoruz. Emekçiler açısından çok daha ağır bir tablo söz konusu. Bu 1 yıl da hem patronlar, hem de iktidar pandemiyi fırsata çevirdi. İşçi sınıfının kazanılmış haklarına dönük saldırılar gerçekleşti, esnek çalışma yaygınlaştırıldı. Kod 29’la işten çıkartmalar yaşandı, ücretsiz izinler kullandırıldı. Pandeminin ilk döneminde denkleştirme usulü çalışma iki aydan dört aya çıkartıldı. Bir taraftan sermayenin çıkarı, patronların kârı uğruna ‘Çarklar dönsün’ ısrarıyla tam kapanma çağrılarına kulak tıkayan bir iktidar var karşımızda. Bu süreç ekonomik krizle birlikte daha da derinleşti. İşçi ve emekçilerin yaşam koşulları her geçen gün daha da ağırlaştı.

“DEMOKRATİK BİR ÜLKE TALEBİ 1 MAYIS’IN EN ÖNEMLİ TALEPLERİNDEN”

Geçtiğimiz bir yılda sadece emek alanına dönük saldırılar da olmadı. Anti demokratik uygulamaların daha da arttığını söyleyebilir miyiz?

Geride bıraktığımız 1 yıl, pandeminin lütfa çevrilmesiyle her türlü demokratik hak ve özgürlüklerin engellendiği, baskıların arttığı bir yıl olarak karşımıza çıktı. Hak arama, yaşadığı sorunlar karşısında taleplerin ifade edilmesi ve iktidarın uygulamalarına itiraz etmenin kendisi bile çeşitli baskılar, gözaltılar ve tutuklamalarla sonuçlandı. Boğaziçi Üniversitesine kayyum rektör adanmasının hemen ardından demokratik ve özerk üniversite talep eden öğrencilere yönelik gözaltı ve tutuklamaları biliyoruz. ‘İstanbul Sözleşmesi uygulansın’ diyerek kadına yönelik şiddetin önlenmesini isteyen kadınların taleplerine kulak tıkayarak bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını gördük. HDP’nin kapatılmak istenmesi tartışmaları, ilimiz Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun tutuklanması gibi örnekler demokratik hak ve özgürlüklerin rafa kalktığı, antidemokratik uygulamaların arttığı ve aynı zamanda tek adam iktidarının faşist bir rejimi inşa etmek için de hızlı adımlar attığı bir dönemi yaşıyoruz. Sadece iş ve aş talebi değil, aynı zamanda özgürlükler ve demokratik bir ülke talebi de 2021 1 Mayıs’ının en önemli taleplerinden.

“YASAKLARIN HİÇ BİR İNANDIRICILIĞI YOK!”

Antidemokratik uygulamalar, artan baskı ve şiddet demişken, Kocaeli Valiliği 1 Mayıs’ı da kapsayacak yasak kararı açıkladı. Gebze’de kaymakamlık 1 Mayıs başvurusuna ret yanıtı verdi. Bu yasakları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kocaeli, işçi ve emekçilerin direnişlerine ve grevlerine sahne olan bir kent. Bu yasak kararının gelmesinde de pandemi bir gerekçe. Ama pandemi gerekçesiyle her türlü eylem ve etkinliği yasaklayan bu kentin Valisi, AKP’nin Ankara’da gerçekleştirdiği genel kurula sadece bu kentten 4 bin 500 insanın gidişine engel olmadı. Üstelik kapalı salonda gerçekleştirilen bir kongreydi. Eğer iktidar mensubuysanız kapalı salonlarda kongreler gerçekleştirebilirsiniz, Cumhur İttifakının temsilcileriyseniz binlerce insanın katıldığı cenazeler düzenleyebilirsiniz. Ama emek, hak, demokrasi, özgürlük diyorsanız karşınıza pandemi yasakları çıkıyor. Bu yasakların hiçbir inandırıcılığı yok. Söz konusu, bu memleketin emekçilerinin yaşadığı sorunlar olunca ortaya konan bu yasaklamanın kabul edilebilirliği yok. Pandemi yasağının tümüyle bir gerekçe olduğunu biliyoruz. Eğer başta bu kentin valisi ve yönetenler, emekçilerin sağlığını gerçekten düşünüyorsa 1 yıldır ifade edilen tam kapanmayı gerçekleştirir. Salgın bu kadar yayılmışken 28 gün tam kapanma, tüm çalışanlara ücretli izin, emekçilere ekonomik ve sosyal koruma, yaygın test ve herkese aşı talebini görmezden geliyorsanız; hâlâ çarklar dönsün inadınız devam ediyorsa, bu kentte 604 bin ücretli çalışan var, bu ücretli çalışanlar hâlâ fabrikada tezgah başında hiçbir tedbir ve koruma olmadan bu salgın koşullarına rağmen çalışıyorsa, çıkıp meydanlarda kendi talepleriyle kendi 1 Mayıs’ını da kutlar.

Peki, bütün bu koşullara rağmen Emek Partisi 1 Mayıs’a nasıl hazırlanıyor?

Nisan ayının başından bu yana gerek fabrika önlerinde, gerek işçi duraklarında, gerek işçi semtlerinde, bahsettiğimiz talepler ışığında çeşitli aydınlatma materyalleri ile 1 Mayıs hazırlığı sürdürüyoruz. Bildiri ve broşürlerin yanı sıra kentin farklı noktalarında afiş ve pankart asarak güvenceli iş, insanca bir yaşam, hak ve özgürlükler için 2021 1 Mayıs’ına çağrıda bulunuyoruz. Ayrıca 30 Nisan’da hem Gebze’de hem de İzmit’te gerçekleştirilecek alan kutlamasına da katılımın örgütlenmesi çabası içerisindeyiz. Emekçiler de bu kısıtlama kararlarıyla salgının önlemeyeceğinin farkında. Burada yapılmak istenenin, hak arayan emekçilerle mücadele edilmek olduğunun farkındalar. Bu sebeple 2021 1 Mayıs’ının çok daha kitlesel geçebileceği yönünde izlenimlerimiz var.

“HER YER 1 MAYIS ALANI OLSUN”

1 Mayıs kutlamalarına dönük çağrılarınızı alalım. Neler yapılabilir?

Yapılması gereken şey, yasakları da aşacak bir şekilde emekçilerin Gebze ve İzmit’te üretimden gelen gücünü kullanarak 30 Nisan’da alanda olmalarıdır. Aynı zamanda 1 Mayıs’ta da. 1 Mayıs resmi tatil olmasına rağmen hâlâ çalışan işyerleri var. O gün de iş durdurmanın gerçekleştirilmesi çağrımız var. Bu yasakları aşacak olan emekçilerin iradesidir, Kocaelili işçilerin bu iradeye sahip olduğunu biliyoruz. Kocaeli’de de işçi sendikaları, konfederasyonları var. Ama şu gün olmuş hâlâ Türk-İş ve Hak-İş gibi konfederasyonlar ve bunlara bağlı sendikalardan net bir tutum ifade eden yok. Bütün bu saldırılar karşısında bu suskunluğun kabul edilebilir hiç bir yanı yok. Sendikal bürokrasinin işçi sınıfına dönük bunca saldırı karşısında sağlık ve yaşam hakkı hiçe sayılırken, bu suskunluğun karşısında bütün fabrika ve işyerleri 1 Mayıs alanına dönüştürülmeli. Partimizin çağrısı bu yöndedir. Gerek Gebze Sendikalar Birliği üyesi sendikalarda örgütlü işçi arkadaşlarımız açısından, gerek Türk-İş ve Hak-İş’e bağlı sendikalarda örgütlü işçi arkadaşlarımız açısından hem iş yerlerinde, hem de organize sanayi bölgelerinde birbirine yakın fabrikalarda iş kolu ayrımı yapmaksızın ortak kutlamalar yapılabilir. GOSB’da, TOSB’da, Plastikçiler OSB’de bunu gerçekleştirecek irade işçi sınıfımızda var, bunu biliyoruz. Fabrika önleri ve OSB’lerdeki ortak kutlamalarla hem Gebze’de hem de İzmit’te gerçekleştirilecek alan eylemlerine katılarak, bunların güçlü geçmesini sağlayarak ve bütün bunların yanı sıra yasak kararlarının yırtıp atıldığı irili ufaklı kutlamalar gerçekleştirilebilinir. Geçtiğimiz yıl bunu gerçekleştirmiştik. Her yer 1 Mayıs alanı olsun.

ÖNCEKİ HABER

Arçelik'te meslek hastalığını kabul eden mahkeme manevi tazminata hükmetti

SONRAKİ HABER

Cengiz İnşaat'ın taş ocağına karşı direnen yurttaşların üzerine kepçe sürdüler

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...