19 Nisan 2021 00:21

Ekvador seçimlerindeki üçüncü aday

Ramiro Vinueza, Ekvador'daki başkanlık seçimlerini yorumladı. Yarışın benzer politikaları savunan adaylar arasında geçtiğini belirterek iki adayı da reddeden 'geçersiz oy'ların çokluğuna dikkat çekti.

Fotoğraf: AA

Paylaş

Ramiro VINUEZA
Opcion Gazetesi/Quito

Ekvador’daki seçim süreci tamamlandı, oylar sayıldı, yüzde 52.51’e ulaşan Guillermo Lasso kazandı ve Andrés Arauz oyların yüzde 47.49’unu aldı. Böylece CREO ve Sosyal Hristiyan Partinin (PSC) oluşturduğu sağcı ittifak cumhurbaşkanlığını elde etti.

Bu iki aday, halkçı blokun Yaku Perez tarafından temsil edilen adaylığını engellemek, ikinci tura kalmasını ve sonuçta cumhurbaşkanlığını kazanmasını önlemek için Correa, Nebot (PSC) ve Lasso’nun uzlaşması ve ittifakıyla gerçekleşen seçim hilesiyle ikinci tura çıktılar.

Önemli bir gerçek bu tura üçüncü bir ‘aday’ın da katıldığıdır, bu da yüzde 17’ye yani 1 milyon 800 bin oya ulaşan geçersiz oy kullanma tutumudur. Bu pozisyon Yaku Perez’in, solun; Pachakutik (yerli partisi), Halkın Birliği (UP), Ekvador Marksist Leninist Komünist Partisi (PCMLE), yerli örgütleri konfederasyonu olan CONAIE ve halkçı bloku oluşturan diğer örgütlerin pozisyonudur.

Geçersiz oy kullanma oranı 2017 seçimlerine göre 3, ilk tura göre 2 kat arttı. Bu da halk iradesiyle alayın edilmesinin, şeffaflığın yokluğunun ve seçim hilesinin reddinin bir ifadesidir. Correacılık ve muhafazakarlığın çapraz ateşlerinden geçerek, yolsuzlukla lekelenmiş seçim sisteminin reddedilmesinin bir sonucudur.

Guillermo Lasso’nun hükümetteki varlığı ise sağa dönüş olarak yorumlanmamalıdır, çünkü öncelikle ülkede sol görüşlü bir hükümet zaten olmadı. Ayrıca mevcut Moreno hükümeti de sağcı bir hükümetti ve IMF politikalarıyla ve neoliberalizmle, bizzat Lasso ile ülkeyi yönetti.

Moreno hükümeti, “ilericilik” adı altında popülist, otoriter, baskıcı ve yozlaşmış bir hükümet kuran; emperyalist çokuluslu tekellerin, bankacıların ve büyük şirketlerin hizmetinde olan, 14 yıl boyunca ülkeyi yöneten Rafael Correa’nın ürünü ve onun devamıdır.

Correa nasıl masayı Morena için hazır bıraktıysa, Moreno da aynı şekilde IMF’ci, halk karşıtı ve ulusal çıkarlara ayrıkırı önlemlere devam etmesi için Lasso’ya bırakıyor.

Lasso’nun topladığı oy, diğer aday Arauz’un çabalarına rağmen mesafe koyamadığı; Correa hükümeti sırasında uygulanan otoriteryanizmin, ayrımcılığın, şiddetin ve yolsuzluğun geri dönüşünü tehlike olarak gören Correacılık karşıtı oylardır. Bu nedenle, başkanlık yarışının ikinci turu esas olarak Correacılık ve Correa karşıtlığı arasında geçti.

Lasso, kampanya manevrasıyla, demagojiyi kullanarak, LGBTİ hakları ve kürtaj hakkında sağcı inançlarına karşı konuşarak kendini Moreno’dan uzaklaştırmayı başardı. Arauz, (Yaku Perez blokunun programı olan)  “Yaşam için Minga*” programını kucakladığını söyleyerek sol oyları ele geçirmeye çalıştı.

Şimdi yeni bir hükümet var ve bu hükümet aldığı oyların, halkın IMF ve neoliberal politikayı rıza göstermesinden kaynaklanmadığını hesaba katmalı. İkinci turda alınan oylar, Correa’nın üstüncülüğü, hoşgörüsüzlüğü, otoriterliği ve yolsuzluğunun geri gelmesini; Moreno’nun beceriksizliği, tembelliği ve küstahlığının da tekrarlanmasını istemeyenlerin oylarıdır. Halkın iş sağlık ve eğitim gibi temel sorunlarının ele alınmasını talep eden oylardır.

Nitekim Ekvadorlu işçiler ve halklar, yaşam koşullarını giderek hızlanan bir şekilde bozan akut sorunlarına acil çözüm ve yeni hükümetin gecikmeden kovid-19’a karşı aşıları edinmesini ve ön saflarda yer alanlardan başlayarak acilen, kitlesel ve ücretsiz şekilde tüm nüfusu kapsayacak şekilde uygulamasını talep ediyor. Küçük ve orta ölçekli üreticilere, küçük esnafa ucuz kredi sağlayan, mikro girişimciler üzerindeki vergi yüklerini ortadan kaldıran, istihdam yaratılmasına izin veren, yoksulluk ve sağlık sorunlarını çözebilecek bir ekonomik yeniden canlandırma planı talep ediyor.

Ülkenin sosyal örgütleri, halkın çıkarlarını savunmaya devam etmek için birleşik mücadeleyi ilerletme sorumluluğuna sahiptir.

İçinde yaşadığımız ciddi ekonomik kriz, yoksul insanların omuzlarına yüklenmeye devam edemez. Halkın çıkarlarına cevap veren ve refahını sağlayan alternatifler, kriz karşıtı öneriler sunulmalıdır. Asgari ücretin 500 dolara yükseltilmesi, üniversiteye ücretsiz giriş gibi kampanya haline gelmiş önerilerin yerine getirilmesini talep etmek gerekmektedir.

*Ekvador’da Quechua dilinde kolektif, dayanışmacı çalışma biçimi için kullanılan, Türkçede imeceye karşılık gelebilecek bir kavram.

ÖNCEKİ HABER

Arap Coğrafyasında Geçen Hafta | Afganistan’dan çekilme: Zafer mi, hezimet mi?

SONRAKİ HABER

Hayatını kaybeden Mehmet Boztepe için yarın 12.00'de tören düzenlenecek

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa