19 Mart 2021 09:59
Son Güncellenme Tarihi: 19 Mart 2021 14:05

Büyük Coşkunlar iş cinayeti davasında 5 tutuklu sanıktan biri tahliye edildi

Sakarya Hendek'te 7 işçinin hayatını kaybettiği, 128 kişinin yaralandığı Büyük Coşkunlar havai fişek fabrikası patlaması davasında mahkeme İş Güvenliği Uzmanı Aslı Bozkurt'un tahliyesine karar verdi.

Fotoğraf: Hasret Gültekin Kozan/Evrensel

Paylaş

Sakarya Hendek'te 7 işçinin hayatını kaybettiği, 128 kişinin yaralandığı Büyük Coşkunlar havai fişek fabrikası patlaması davasının ikinci duruşmasının 5. gününde mahkeme ara kararını açıkladı. 5’i tutuklu olan 7 sanık hakkında mahkeme tutuklu sanıklardan İş Güvenliği Uzmanı Aslı Bozkurt'un tahliyesine karar verdi. Mahkeme Yaşar Coşkun, Hasan Ali Velioğlu, Asiye Angın ve Erşan Öztürk'ün tutukluluğuna devam kararı verdi. Mahkeme duruşmayı 10 Haziran Perşembe günü saat 10.00’a erteledi. 

Sakarya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmanın dördüncü gününde mütaalasını açıklayan savcı tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamını, tutuksuz sanık Ali Rıza Coşkun'un tutuklu yargılanma taleplerinin reddini talep etti. Davada 5’i tutuklu olan 7 sanık hakkında 2 yıl 8 aydan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası isteniyor. Tutuklu sanıklar; patron Yaşar Coşkun, fabrikadaki en yetkili üçüncü kişi olduğu belirtilen tutuklu sanık Hasan Ali Velioğlu, Genel Ustabaşı Erşan Öztürk, Sorumlu Mesul Müdür Kimyager Asiye Angın, İş Güvenliği Uzmanı Aslı Bozkurt iken, tutuksuz sanıklar Sorumlu Müdür Ahmet Çağırıcı ve patron Yaşar Çoşkun'un babası Ali Rıza Ergenç Coşkun.

5 TUTUKLU SANIKTAN BİRİ TAHLİYE EDİLDİ

Davanın ikinci duruşmasının 5. gününde ara kararını açıklayan mahkeme tutuklu sanık İş Güvenliği Uzmanı Aslı Bozkurt'tun tahliyesine, Yaşar Coşkun, Hasan Ali Velioğlu, Asiye Angın ve Erşan Öztürk'ün tutukluluğuna devam kararı verdi. Tutuksuz sanık Ali Rıza Ergenç Coşkun hakkında ise yurtdışı yasağı ve imza kararı bulunuyor. 

Mahkeme, müştekilerin katılma taleplerinin kabulüne, soruşturma aşamasında şikayetçi olup kovuşturma aşamasında şikayetçi olanların katılma taleplerinin reddine, daha önce yaşanan iş cinayetlerine ilişkin dosyaların celbine, müştekilerce iddianeme dışı ihmali olanlar için suç duyurusunda bulunup bulunmadığının öğrenilmesine, Özdemir OSGB'den Sanık Aslı Bozkurt için istifa dilekçesinin sorulmasına, soruşturma aşamasındaki bilirkişi raporu detaylı olduğundan keşif yapmaya gerek olmadığına, dosyanın kusur tespiti için 7 kişiden oluşan uzman bilirkişi heyetine tevdiine, beyanlarda geçen kişilerin tanık olarak dinlenmesine karar verdi.

Duruşma 10 Haziran Perşembe günü saat 10.00’a ertelendi.

Avukatlar sanıkların "bilinçli taksir"den değil "olası kasıt"tan yargılanması gerektiğini ve sanıkların tutukluluk halinin devamını ve tutuksuz sanık Ali Rıza Coşkun'un da tutuklu yargılanmasını talep ediyordu.  

"BU ÖLÜMLER GÖZ GÖRE GÖRE GELDİ"

Duruşma sonrası aileler ve avukatlar açıklama yaptı. Patlamada yaşamını yitiren Muhammet Seyfi Çanakçı'nın yeğeni de olan Avukat Gülşen Uzuner, konuşmasında " Bizim Coskunların bu iş yerinde daha önce her fabrikasında yürüttüğü çalışma sistemine itirazımız var. Buna kölelik diyoruz. İşçinin canını yaka yaka bu ölüm geldi. Bu ölüm bilerek geldi. Bu o yüzden kast diyoruz buna" dedi.

"İŞÇİ GARİBAN İŞÇİ DEĞİL ARTIK"

Patlamada hayatını kaybeden Selahattin Tepeçınar’ın ablası Hatun Tepeçınar da "Yaşar Coşkun'un üç sefer Cumhurbaşkanı ve Süleyman Soylu'nun adını anıp, 'işçiler ifade verirken dikkatli olsunlar' tehdidini gördük salonda. Gariban işçi gariban işçi değil artık. Bu davayla 
adalet sisteminin değişmesini istiyoruz artık" diye seslendi. 

"CUMHURBAŞKANI BİZİ DE ARASIN"

Müşteki işçilerden Nigar Ateş de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın işçi ailelerini değil, sanık Yaşar Coşkun'u aramasına tepki göstererek "Bizim evlerimize ateş düştü. Bizi de arasın, bizim de arkamızda olsun biz de göğsümüzü gere gere onun gibi söyleyelim duruşma salonunda Cumhurbaşkanı bizi de aradı diyelim" dedi. 

"CUMHURBAŞKANI VE SOYLU NEDEN ADLARININ ZİKREDİLDİĞİNİ BİZE AÇIKLASINLAR"

Patlamada yaşamını yitiren Sebahattin Tepeçınar'ın kardeşi Ayşe İsmail Teyfikoğlu da, "İfade verdiğim zaman müştekilerin arkasına birer tane jandarma konulurken benim arkama etten duvar örüldü 15 kişilik kolluk kuvvetiyle. Kendini saygın iş adamı olarak ifade eden şahıs mahkeme boyunca Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun ismini zikretti. Cumhurbaşkanından ve Süleyman Soylu'dan neden adlarının zikredildiğini bize ailelere açıklamalarını istiyorum" diye konuştu.

"BU DAVA İŞÇİLERE İNSAN MUAMELESİ YAPILMASI DAVASIDIR"

Avukat Can Atalay'ın konuşması da şöyle oldu: "Bu dava Türkiye'de işçilere insan muamelesinin yapılması davası, bu dava işçi canının en ucuz maliyet kalemi olarak kavranmaması davasıdır. işçi hayatının en ucuz malzeme olarak kabul edilmemesi davasıdır. Buradaki insanlar 2009'daki iki kere, 2010'da bir kere, 2011'de bir kere 2014'te bir kere patlayan ve aynı şekilde çalıştırılmaya devam edilen, sadece ölecek işçi hesap edilerek çalıştırılmaya devam edilen bir fabrikada çalışmaya zorlanmışlar. Zorlanmışlar çünkü başka iş bulamayacaklarını düşünmüşlerdir ülkenin mevcut hali nedeniyle.

Burada bu insanların hayatlarının sadece bir sayı hesabı olduğu duruşma salonunda bir kere daha ortaya çıktı. Bir işçi ölürse haklarında dava bile açılmıyor. Öyle bir özgüven ki işyerinde işçiyi aşağılamak, işçiye insan muamelesi yapmamak yetmiyor, duruşma salonunda işçi
tehdit ediliyor. En yüksek makamlarla konuştuk biz deniliyor. Cumhurbaşkanının, İçişleri Bakanının ismi anılarak yapılıyor bunlar. İsimlerinin bu kadar rahat kullanılmasını onlara soracaksınız. Dün sanık Yaşar Coşkun "Ahmet dedi dikkatli konuşsun, yaşıyorsa benim sayemde yaşıyor. Sağlık Bakanına söyledim de bakımı ondan iyi yapıldı" diyor. Sağlık Bakanı şunun yanıtını verecek; Kendisine bir patron telefon etmediği zaman bu ülkede işçiler mühendisler gereği gibi bakılmıyor da mı bir patron bir duruşma salonunda bunu söylüyor" (Sakarya/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Ege'de 3 mülteci yaşamını yitirdi, 3'ü kurtartıldı, 1 mülteci aranıyor

SONRAKİ HABER

"Şişli Etfal kapanırsa, yüz binlerce kişi paralı hastanelere mahkum edilecek"

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...