16 Nisan 2011 13:01

Samimi Güvensizlik

Ülkemizde hayat, kadınlar açısından, adalet dağıtılan “saray”ların dışında, çok farklı biçimde akıp gidiyor. Yüzde 1400’lere çıkan kadın cinayet oranları, her dört kadından birinin şiddet gördüğünü söyleyen istatistikler bir yana, yaşadığımız, tanık olduğumuz, okuduğumuz birçok

Samimi Güvensizlik
Paylaş
Devrim Avcı

Ceza yargılamasının amacı maddi gerçeği bulmak olarak ifade edilir: Bir olayda, kanunun suç saydığı eylemin ger çekleşmesi üzerine, bu eylemin failini, eylemin nasıl yapıldığını araştırmak ve faili bu kanuna aykırı eylemi gerçekleştirmesi sebebi ile cezalandırmak, maddi gerçeği hukuki gerçeğe dönüştürmek. Hayatı boyunca bir adalet “sarayı”na girmemekle övünülen bir memlekette yaşıyoruz. “Çok şükür hiç adliyelik işim olmadı” veya “Bir mahkemenin kapısından adımımı hiç atmadım” diye övünür bizim memlekette insanlar. Ancak biz kadınlar, bu gösterişli “saray”lara mağduriyetimizi gidermek, haklarımızı aramak, hukukun ve kamunun yanımızda olduğunu hissetmek/bilmek için de başvuruyoruz.
Peki ya hak aramak için gittiğimiz zaman biz kadınları neler bekler adliye “saray”larında?

İşte birkaç örnek:
Tekirdağ’da 18 yaşındaki üniversite öğrencisine tecavüz etmekle suçlanan zanlıyı serbest bırakan savcı, mağdurun akrabasına, “Evlenmek için yapmış, suçunu itiraf etti, samimiydi, salıverdik” dedi.
Ankara’da bir kadın boşandığı eşi tarafından 18 yerinden bıçaklandı. Annesine ilk müdahaleyi yapan kızı, devletten koruma istediklerini ancak savcılığın “Herkese koruma verseydik Türkiye’de polis kalmazdı” diyerek taleplerini reddettiğini söyledi.
Bunlar son haftalarda meydana gelen olaylardan ikisi sadece. Adana’da eşi tarafından bıçaklanırken emniyet kuvvetlerinin elleri göbeklerinde bağlı olayı seyrederken çekilen fotoğrafları hala gözlerimizin önünden gitmiyor. Adalet mekanizması bünyesinde çalışan kişiler ister hâkim ister savcı isterse kolluk görevlisi olsunlar kadına yönelik şiddet konusundaki tutumları toplumsal önyargıları aşamıyor. Böyle olunca “bir tokattan bir şey çıkmaz” demek, “geçim sıkıntısı çekeceği” gerekçesiyle kadını mağdur etmeye devam etmek, savcılığa şiddet mağduru olduğuna dair dört kez başvuran kadın için tedbir kararı verilmemesi, “evlenecektim” diyen tecavüz sanığının ağır cezalık bir suç işlemiş olmasına rağmen salıverilmesi, kadın katillerinin “haksız tahrik” indirimleriyle ödüllendirilmesi, tecavüze uğrayan kadının ne kadar karşı koyduğunun araştırılması… bu vahim olaylar listesi böyle uzayıp gidiyor.
Biz kadınların elinde kalan ise yargıya yönelik samimi bir güvensizlik oluyor.

ÖNCEKİ HABER

Ölüm serbest grev yasak!

SONRAKİ HABER

Verginin ancak yarısı toplandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...