Sendikalar: Baskılara karşı dayanışmayı büyütmeliyiz
Sendikalaşma, grev, toplu sözleşme gibi temel haklarını kullanmak isteyen işçilere yönelik baskının son dönemde daha fazla arttığını belirten sendikalar "Dayanışmayı büyütmeliyiz" diyor.
Fotoğraf: Emre Yılmaz/Evrensel
Murat UYSAL
İstanbul
Sendika hakları için Ankara’ya yürümek isteyen Birleşik Metal-İş üyesi işçiler, önceki gün polis engeli ve gözaltıyla karşılaşırken, ödenmeyen tazminatları ve ücretlerini talep eden Ermenekli işçiler de dün engellendi. İşçilerin en ufak hak arama mücadelesinin baskıyla, gözaltıyla karşılandığına dikkat çeken sendikalar, konfederasyon ayrımı yapmadan dayanışmayı büyütme çağrısı yaptı.
Petrol-İş Gebze Şube Başkanı ve Gebze Sendikalar Birliği Dönem Sözcüsü Eyüp Akdemir, “Gebze’de çok uzun yıllardan beri çeşitli eylemler, grevler yaşandı. Bunlara rağmen bir emek kenti olan Gebze’de böylesi gözaltılarla karşılaşmamıştık” dedi. Patronların son dönemde baskılarını arttırdığını vurgulayan Akdemir, “Sadece metalde değil, diğer iş kollarında da benzer sıkıntılar yaşanıyor. Geçtiğimiz dönemde bizim de bir Flormar direnişimiz olmuştu. Patronlar orman kanunları kullanıyor. Yasadaki boşluklardan faydalanarak sendikalı olan işçileri işten atıyor. Bunlara da bir şekilde tepki koymak durumundayız. Bu yapılan eylem kamuoyu oluşturmak açısından güzel bir eylem oldu. Mücadele eden metal işçilerini destekliyoruz” diye konuştu.
"HAKLARI VERİLMEYEN BİNLERCE İŞÇİ VAR"
İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Banu Tuna da “Bu iktidar işverene dost, işçiye düşman olduğunu defalarca gösterdi. İktidarları döneminde tam 17 grevi yasakladılar. Metal işçisinden tekstil işçisine, madenciden gazeteciye sendikalaşmaya çalışanı patronlar tazminatsız işten atıyor ama iktidar suç işlenmesine göz yumuyor, hatta suç işleyenin sırtını sıvazlıyor” dedi. Pandemi önlemlerinin, yargı reformunun patronlar için olduğunu ifade eden Tuna, “AYM kararına rağmen engelliyorlar işçinin yürümesini. Bu emekçiler salgın nedeniyle işten çıkarma yasağı varken işsiz kaldı üstelik. Tazminatsız işten çıkarılan, hakları ödenmeyen binlerce işçi var. Ama biz kimlerin sesini duyabiliyoruz? Kimlerin sorunlarından haberdarız? Sendikalı olanların. O yüzden sendikalardan bu kadar korkuyor bu hükümet. Son dönemde pek çok sendika yöneticisi, üyesi gözaltına alındı, eylemleri engellendi. Boşuna değil bu korku” diye konuştu.
"PANDEMİYİ BİR YASAKLAMA ARACINA DÖNÜŞTÜRDÜLER"
Türk-İş’e bağlı TÜMTİS Genel Başkanı Kenan Öztürk de “Ülkedeki antidemokratik uygulamalardan işverenler cesaret alıyor. Biz Birleşik Metal-İş’in ve metal işçilerinin yanındayız. İşçinin sendikal hakkını kullanmasını engelleme, baskı ve gözaltılar bütün demokratik normların inkarıdır. Sendika grev yapamayacak, hak savunamayacaksa o zaman kapatın sendikaları olsun bitsin” dedi.
Toplu sözleşme süreçlerinde patronların “Cumhurbaşkanımız artık grevlere izin vermiyor” şeklinde sinyaller verdiğini ifade eden Öztürk, “Adeta bütün sendikal haklar kağıt üzerinde. Kırıntılar, geçmişte kullanılan bir takım demokratik haklar bile bugün yasaklandı. Pandemiyi de bir yasaklama aracına dönüştürdüler. İşçiler salgına rağmen sabah akşam fabrikalarda tezgahın başında çalışırken, iş işçilerin hak arama mücadelesine gelince pandemi bahane edilerek şiddetle müdahale ediliyor. Biz metal işçilerinin yanındayız, hükümeti yasaklayan ve engelleyen bu tutumlardan vazgeçmeye çağırıyoruz. İş konfederasyonları aştı, konfederasyon ayrımı yapmadan dayanışmayı büyütmek lazım” diye konuştu.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
