Erdoğan'ın yeni "ekmek" çıkışı: Ekmek götüremeyen diye bir şey var mı Türkiye'de?

Yoksullaşan halkın evine ekmek götürememesini "çok abartılı" bulan AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'dan yeni ekmek açıklaması "Bugün evine ekmek götüremeyen diye bir şey Türkiye'de var mı?" oldu.

28 Ekim 2020 10:47
Son Güncellenme Tarihi: 28 Ekim 2020 17:12
Paylaş

Malatya'da "Evimize ekmek götüremiyoruz" diyen esnafa, "Bu bana çok abartılı geldi” deyip üzerine çay fırlatan AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, MHP'nin 'askıda ekmek' kampanyasına yönelik eleştirileri "Türkiye'de böyle bir şey var mı? Bugün evine ekmek götüremeyen diye bir şey Türkiye'de var mı? Elhamdülillah, bugün Türkiye asgari ücretiyle, maaşıyla, her şeyiyle çok çok ülkeyi geride bırakmış bir Türkiye var" ifadeleriyle savunmaya çalıştı.

Erdoğan, AKP grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin "askıda ekmek" kampanyasına yönelik soruya "Bırakın Allah'ınızı seversen. Türkiye'de böyle bir şey var mı? Bugün evine ekmek götüremeyen diye bir şey Türkiye'de var mı? Buna inanıyor musunuz? Bazı şeyleri siz kendiniz bir çözün. Var mı böyle bir şey? Elhamdülillah, bugün Türkiye asgari ücretiyle, maaşıyla, her şeyiyle çok çok ülkeyi geride bırakmış bir Türkiye var. OECD ve IMF ölçeklerine göre en iyi konumda olan ülkeyiz. Bunlar hesap kitap bilmiyorlar" yanıtını verdi. 

EKİM AYINDA AÇLIK SINIRI 2 BİN 482 TL AÇIKLANDI

Erdoğan ekonomik krizi ve yoksulluğu yok saymaya devam etse de Türk-İş'in araştırmasına göre, ekim ayında dört kişilik ailenin açlık sınırı 2 bin 482, yoksulluk sınırı 8 bin 86 lira oldu. 

Açlık sınırı dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı olarak ifade ediliyor. Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise yoksulluk sınırını ifade ediyor. 

OECD VERİLERİ DE ERDOĞAN'I YALANLIYOR

Öte yandan OECD verileri de Erdoğan'ın açıklamalarını yalanlıyor.

Türkiye'de kişi başı ortalama net düzeltilmiş hane halkı harcanabilir geliri, OECD ortalaması olan yıllık 33 bin 604 dolarının altında.

OECD Daha İyi Yaşam Endeksi verilerine göre, Türkiye'de 15 ila 64 yaş arasındaki kişilerin yüzde 52'sinin ücretli bir işi var, OECD istihdam ortalaması ise yüzde 68. Türkiye’nin istihdam oranı, OECD'deki en düşük rakamlardan biri. Kadınların yüzde 32'si, erkeklerin ise yaklaşık yüzde  71'i ücretli bir işte çalışıyor.

Türkiye'de çalışanların yüzde 33'ü çok uzun saatler çalışıyor. Bu oranın OECD ortalaması ise yüzde 11.

Türkiye'de 25-64 yaş arası yetişkinlerin yüzde 39'u lise eğitimini tamamlamış olup, bu oran yüzde 78 olan OECD ortalamasının çok altında. Türkiye bu konuda da OECD ülkeleri arasında en düşük oranlardan birine sahip durumunda.

Sağlık açısından Türkiye'de doğuşta beklenen yaşam süresi 78 yıl olup, OECD ortalaması olan 80 yıldan iki yıl daha düşük.

"KARİKATÜRE BAKMADIM"

Erdoğan AKP Meclis grup toplantısında ise Charlie Hebdo'nun kendisini kapağına taşıdığı karikatür ile ilgili "Karikatürle şahsımı hedef aldığını duydum. Bu tür ahlaksız yayınlara ne yaptığını görmek amacıyla da olsa itibar etmeyi dahi zül kabul ettiğim için karikatüre bakmadım" diye konuştu. Erdoğan, Fransa Devlet Başkanı Macron’la arasındaki sertleşen polemiği sürdürdü "Avrupa, Macron’un politikalarını hak etmiyor" dedi.

SURİYE'YE OPERASYON SİNYALİ

Hatay İskenderun’da yaşanan patlamaya ilişkin konuşan Erdoğan şu ifadeleri kullandı: "Ülkemize giren iki teröristin kısa sürede tespiti ve etkisiz hale getirilmesiyle büyük bir felaketin önüne geçilmiştir. Kahraman güvenlik güçlerimizin alınlarından öpüyorum. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı ile İdlib'deki ısrarlı duruşumuzun somut güvenliğe dayandığını kimse inkar edemez. Suriye sınırımız boyunca ülkemize yönelik tehditlerin artarak sürdüğünü görüyoruz. Buralardaki tüm teröristler hattın dışına çıkarılmazsa, harekete geçmek için meşru sebebe sahip olduğumuzu tekrarlıyorum. Suriye'den ülkemize gelen DEAŞ mensuplarının eylem arayışında olduğunu biliyoruz. Suriye'deki varlıklarını DEAŞ'la mücadeleye bağlayanların bahanesi de boştur."

"AVRUPA MACRON’U HAK ETMİYOR"

Erdoğan, “Fransa ve genel olarak Avrupa, Macron’un ve onunla aynı zihniyeti taşıyanların bu kısır, provokatif, çirkin, nefret tohumları saçan politikalarını hak etmiyor. Sağduyulu Avrupalıları, kendileri ve çocukları adına aydınlık bir gelecek için bu tehlikeli gidişe karşı inisiyatif geliştirmeye davet ediyoruz” ifadelerini kulandı.

Erdoğan, devamında ise “İslam ve Türkiye düşmanlarının özgürlük adına girdikleri kin ve nefret bataklığında boğulup gideceklerine inanıyorum. Bunlar Avrupa'nın yeniden barbarlık dönemine geri gidişinin işaretleridir. Lübnan'da bir felaket yaşanıyor, oraya güya istikamet vermeye gidiyor. Ne oldu aradığını buldun mu orada? Bulamadın. Niye? Kovdular seni kovdular. Tanındıkça bunlar her yerden kovulacak. Adeta, bunlar, Haçlı Seferini yeniden başlatmak istiyorlar” iddiasını öne sürdü.

"BABAMIZIN OĞLU OLSA GÖZÜMÜZ GÖRMEZ"

Ermenistan ve Azerbaycan arasında yaşanan çatışmalara dair de konuşan Erdoğan, şunları söyledi: “Putin ile buradaki süreci etraflıca ele aldık. Artık bu işe Kafkaslar’da son verelim dedik. İstersen bu işi birlikte çözeriz. Siz Paşinyan ile görüşmeleri yapın, ben İlham kardeşimle görüşmeleri yapayım ve bu işi artık tatlı bir yere bağlayalım. Heyetinizi gönderin, heyetimizle görüşmeler yapalım. Ama bu işi çözecek miyiz, çözmeyecek miyiz? Daha önce de 5+1 kendileriyle görüştük. Samimi bir adım atacaksak atalım. Bu işi bitirmek durumundayız. Biz samimiyiz. Ben sizin de samimi olduğunuza inanıyorum. İnşallah bunu neticelendiririz. Kırmızı çizgilerimiz aşıldığında kimse kusura bakmasın babamızın oğlu olsa gözümüz görmez.” (HABER MERKEZİ)

Reklam
ÖNCEKİ HABER

EMEP Hatay İl Örgütü: Yanan alanlar maden için mi ruhsatlandırıldı?

SONRAKİ HABER

Suudi Arabistan ambargosu için verilen önerge AKP ve MHP oylarıyla reddedildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...