27 Ekim 2020 00:13

Mağaza çalışanı genç işçi: Çeyrek zamanlı çalışma hakkımız bile olmayacak

"Hiç çalışmamış sayılmaktansa, okul dönemi çok zorlanmadan harçlığımızı da çıkarabileceğimiz ‘çeyrek zamanlı’ işlerde çalışmayı, sigortasız çalışmaya tercih ediyoruz."

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Mağaza çalışanı bir genç
Kocaeli

2016 yılında üniversiteye başladım. Başladığım andan itibaren ise özel dersler, bakıcılık, sigortasız ve güvencesiz gündelik işler ile cep harçlığımı çıkartmak, geçimimi sağlamak için uğraşıyorum. Okurken çalışmak zorunda olmak, içerisinde bulunduğumuz kriz koşulları altında Türkiye genelindeki çoğu öğrencinin aşina olduğu bir durum. Ne yazık ki bu durum okul derslerinde başarısız olmayı da beraberinde getiriyor. Fakat okuldan önce düşünmemiz gereken borçlar, faturalar ve kiralar var. Bunları hafifletmek adına öğrencilerin yaygın olarak verdiği özel dersler, kurslar veya çalıştığı günlük işlerde sigorta yok fakat bunu düzenli olarak, uzun yıllar yapan ve bunlara ciddi emek harcayan öğrenciler olarak bizler çalıştığımız günlerin boşa gitmesini istemiyoruz. Yani hiç çalışmamış sayılmaktansa, okul dönemi çok zorlanmadan harçlığımızı da çıkarabileceğimiz ‘çeyrek zamanlı’ işlerde çalışmayı, sigortasız çalışmaya tercih ediyoruz.

Ben de üniversiteye başladığımdan beri sigortasız işlerde çalışıyordum fakat “En azından sigortalı bir işte çalışayım da emekliliğime katkı sağlasın” diyerek çeyrek zamanlı, sigortalı ve okulun bitmesi ile işsiz kalmaktansa çalışmayı da sürdürebileceğim bir iş buldum. Çoğunlukla haftanın iki gününe tekabül eden çalışma günleri, okulu da aksatmamayı nispeten daha kolay hale getirmesi açısından çalışmak zorunda olan bir öğrenci için iyi bir alternatifti. Kaldı ki deneyimsiz veya hâlâ öğrenciliği devam eden kişileri ‘yarı zamanlı’ ve ‘tam zamanlı’ personel olarak işe almıyorlar. Başvurduğumuz zaman ‘Öğrenci olman bizim için problem yaratır’ cevabını alıyoruz. ‘Çeyrek zamanlı’ olarak başvurmak dışında pek de bir alternatifimiz kalmıyor. Tam bu esnada ‘İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’ başlığı altında, 25 yaşın altında olup ay içerisinde 10 günden az çalışan işçilerin, ‘yaşlılık aylığı primleri’nin ödenmesi zorunluluğunu ortadan kaldıran maddeyi de içeren teklif sunuluyor. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundan geçirilen bu yasanın kanunlaşması halinde, yıllardır biz öğrenciler okulu bitirmeye uğraşırken çalışmak zorunda bırakılıyoruz, bunun yanında en çok gençlerin tercih edildiği çeyrek zamanlı çalışma sisteminden SGK primi zorunluluğu kaldırılıyor. Çalıştığımız onca gün yok sayılıyor ve emekliliğimize bile katkı sağlamayacak hale getiriliyor. Üniversiteden mezun olmadan önce de yıllarca çalışmış olan bizler, mezuniyet sonrası iş bulabilmemiz halinde sıfırdan başlamak zorunda kalacağız. Şu an çeyrek zamanlı çalışan işçilerin SGK primi ödemelerinin kaldırılması, yakın zamanda yarı zamanlı ardından da tam zamanlı çalışan işçilerin sigorta ödemelerinin kaldırılmasına adım adım zemin hazırlıyor. Geleceğin tam zamanlı, şimdinin çeyrek zamanlı köleleri haline getiriliyoruz. Aldığımız niteliksiz eğitime, ekonomik zorluklara ve kültürel baskılara yıllardır maruz kalıyoruz. Geçim sıkıntısından başka bir şey düşünemiyoruz. Öğrenci iken çektiğimiz ekonomik sıkıntılar mezun olduktan sonra işsiz kalmamızla kendini daha yoğun gösteriyor. Çoğu genç bu sıkıntılar yüzünden psikolojik problemlerle boğuşuyor.

Dertlerimiz git gide katmerleşiyor. Gençler erken yaşta yaşam ve geçim derdiyle baş başa kalıyor. Ekonomik kriz, vergiler, temel tüketim maddelerine gelen zamlar, hayat pahalılığı, geleceksizlik bu sistemin bize reva gördüğü, mecbur kıldığı şeyler. Şanslı azınlıklar, çoğunluğu sömürenlerden olmadığımız sürece yaşayacağımız hayat bunlardan ibaret. Türkiye’de iktidar 18 yıldır bu düzenin güvencesi olarak sermayeye hizmet ediyor. Fakirden alıp zengine verme misyonunu bugüne kadar başarıyla yerine getirdi. Biz köle haline getirilirken patronların vergi borçları tek kalemde siliniyor. Bizlerse işsizliğe, borca, geleceksizliğe sürükleniyoruz. Tüm bu politikaların ve düzenin işleyişini değiştirecek, kendi lehimize çevirecek olan yalnızca biziz. Sadece gücümüzün farkına varmak ve buna göre hareket etmemiz gerekiyor.

ÖNCEKİ HABER

Eski Siirt Belediye Başkanı Tuncer Bakırhan hakkında 10 yıl hapis cezası kararı

SONRAKİ HABER

Van-Hakkari Tabip Odası eski başkanının polikliniğine baskın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...