15 Nisan 2011 08:09

Birgen’e duruşmada ‘raporları’ soruldu

Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi Başkanı Nur Birgen, TİHV Başkanı ve gazetemiz yazarı Şebnem Korur Fincancı hakkında açtığı hakaret davasının duruşmasında soru yağmuruna tutuldu. Avukatlar Birgen’e altında imzası bulunan raporları sordu. Birgen, bu sorulara ya “hatırlamıyorum” ya da “heyetin aldığı bir karardır” yanıtı verdi.

Paylaş

Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi Başkanı Nur Birgen, TİHV Başkanı ve gazetemiz yazarı Şebnem Korur Fincancı hakkında açtığı hakaret davasının duruşmasında soru yağmuruna tutuldu. Avukatlar Birgen’e altında imzası bulunan raporları sordu. Birgen, bu sorulara ya “hatırlamıyorum” ya da “heyetin aldığı bir karardır” yanıtı verdi.

Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın, bazı basın kuruluşlarına verdiği demeçte Adli Tıp Kurumu (ATK) 3. İhtisas Dairesi Başkanı Nur Birgen’e hakaret ettiği iddiasıyla hakkında açılan davanın duruşmasına Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Prof. Dr. Fincancı ve avukatlarının hazır bulunduğu duruşmaya şikâyetçi Birgen’de ilk defa katıldı. Mahkemede “Asliye ve Sulh Ceza Cumhuriyet savcılarının duruşma salonunda bulunma zorunluluğunun kaldırılması kanunun” bugün yürürlüğe girilmesi nedeniyle Cumhuriyet Savcısı duruşmada yer almadı. Davaya ilişkin ifadelerin alınmasının ardından Birgen, Fincancı’nın avukatlarının soru yağmuruna tutuldu.

AĞIR İŞKENCEYE ‘SAĞLAM’ RAPORU

Avukatlardan Efkan Balaç, Birgen’e “Acaba beni hatıraya bildiniz mi?” diye sordu. Birgen'in cevap vermemesi üzerine “Çünkü 1995’te Adli Tıp Kurumu’nda karşınıza geldiğimde 2 günlük ağır işkenceden cıkmış bir haldeydim. O haldeyken bana sağlam raporu vermiştiniz. Sonrasında verdiğiniz bu rapor nedeniyle sizin yargılanmanıza sebep olmuştum” dedi. Avukatlardan Eşber Yağmurdereli de, 1987 yılında Çankırı Cezaevi’nde tutuklu iken, kendisine Çankırı Devlet Hastanesi tarafından “cezaevinde bulunma koşullarının bulunmadığına” dair heyet raporu verildiğini ve bu sayede tahliye edildiğini, ancak aradan geçen bir yılın ardından huzura çağrılmadan sadece dosyası incelenerek Birgen’in de altında imzası bulunduğu bir kararla hakkında “cezaevinde kalma koşullarına uygun olunduğu” kararı verildiğini Birgen’e hatırlattı. Birgen, “raporun altında sadece kendisinin imzasının olmadığını heyet halinde alınmış bir karar olduğunu” ifade etti.

AĞIR HAFIZA KAYBI

Fincancı’nın bir diğer avukatı Behiç Aşçı ise, Birgen’e Güler Zere’yi hatırlayıp hatırlamadığını sordu. Birgen’in “Tanıyorum” demesi üzerine, Aşçı, “Şimdi nerede olduğunu biliyor musunuz” sorusunu yöneltti. Birgen, Aşçı’nın bu sorusunu yanıtsız bıraktı. Aşçı’nın “Onun cezaevinde kalma durumuna dair belgeyi de siz imzaladınız. Buna gerekçeniz nedir” şeklindeki sorularına da Birgen, yine “Hatırlamıyorum”, “Tek başıma karar vermedim” cevaplarıyla geçiştirdi.

Birgen’in soru yağmuruna tutulmasının ardından hakim, savcının mütalaasını hazırlaması için duruşmayı 9 Haziran 2011 tarihine erteledi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Yüzde 9 büyüyen Türkiye, OECD'nin utanç tablosunda

SONRAKİ HABER

Biyologlar yürüyecek