Medyada Nefret Söylemi 2019 Raporu: Bir yılda 4 bin 364 nefret söylemi kullanıldı
Hrant Dink Vakfı, Medyada Nefret Söylemi ve Ayrımcı Söylem 2019 Raporu’nu açıkladı. Rapora göre bir yılda yazılı basında 4 bin 364 nefret söylemi yer aldı.
Medya izleme çalışmasında, tüm ulusal gazeteler ve sayısı 500’ü bulan yerel gazetenin hafta içi sayıları tarandı. 2019 yılında Türkiye yazılı basınında, günde 17’den fazla haberde ve köşe yazısında nefret söylemi üretildiği, bu metinlerde yıl boyunca toplamda 80 farklı etnik, dinî ve ulusal kimliğin hedef alındığı ve bu kimliklere ilişkin olumsuz yargıların pekiştirildiği görüldü. Raporda nefret söylemi kapsamında değerlendirilen 5515 içeriğin tam listesi, örnek haber ve köşe yazıları ve ayrımcı söylem raporları yer aldı.
YENİ AKİT YİNE BİRİNCİ!
Nefret söylemi üreten gazetelere baktığımız 263 nefret söylemi ile Yeni Akit yine birinci! Yeni Akit’i; Yeniçağ (155), Diriliş Postası (131), Milli Gazete (123), Milat (118), Yeni Şafak (101), Türkiye (89), Sözcü (86), Türkgün (85), Star (72) gazeteleri takip etti. Hrant Dink Vakfı'nın yazılı basında tespit ettiği 4 bin 364 nefret söylemi arasında Evrensel Gazetesi yer almadı.
ERMENİLER İLK SIRADA GELDİ
Rapora göre nefret söylemine maruz kalan gruplarda Ermeniler 803 nefret söylemi ile ilk sırada idi. Ermenileri 760 nefret söylemi ile Suriyeliler, 754 ile Yunanlar, 676 ile Yahudiler ve 603 ile Rumlar takip etti.
80 FARKLI GRUP HAKKINDA 5515 ADET NEFRET SÖYLEMİ İÇERİĞİ
‘Medyada Nefret Söyleminin İzlenmesi’ araştırması kapsamında taranan ulusal ve yerel gazetelerde, 2019 yılında ulusal, etnik ve dinî grupları hedef alan 4364 köşe yazısı ve haber metni yayımlandığı tespit edildi. Bunlardan 108’inin, birden fazla gruba yönelik, farklı kategorilerde nefret söylemi barındırdığı görüldü. Bu metinlerde, 80 farklı grup hakkında 5515 adet nefret söylemi içeriği tespit edildi.
RAPORDA DİKKAT ÇEKEN SONUÇLAR
- 2019 yılında Türkiye yazılı basınında, ortalama olarak, günde 17’den fazla haberde ve köşe yazısında nefret söylemi üretildiği, bu metinlerde yıl boyunca toplamda 80 farklı etnik, dinî ve ulusal kimliğin hedef gösterildiği ve bu kimliklere ilişkin olumsuz yargıların pekiştirildiği görülüyor. Ermeniler, Yahudiler, Yunanlar ve Suriyeliler gibi gruplar, gündemden bağımsız bir biçimde, sistematik olarak ve sıklıkla ve hedef alınıyor.
- Nefret söylemine dair sayısal veriler kadar söylemin niteliğindeki değişim de önem taşıyor. Örneğin, 2017 ve 2018’de tespit edilen nefret söylemi örnekleri içinde, düşmanlık ve savaş söylemi içerenlerin oranı sırasıyla %12 ve %16 iken,29 2019 yılında %18’in üstünde. Bu durum, nefret söyleminin, çeşitli grupları giderek daha açık biçimde hedef aldığını ve düşmanlaştırdığını gösteriyor.
- 2019 kışında başlayan ve kısa sürede küresel bir salgın hâlini alan Kovid-19 pandemisinin, yabancı korkusunu, ırkçılığı ve göçmen düşmanlığını yükselttiği görülüyor. Birçok olumsuz siyasi gelişmenin sebebi, ekonomiye ve toplumsal yapıya yönelik bir tehdit olarak görülen göçmenler ve mülteciler, ‘makul şüpheliler’ olarak salgınla ilişkilendirilerek damgalandı.
- Kamuya mal olmuş figürlerin ve siyasetçilerin söylemi bu konuda yönlendirici bir rol oynuyor. Bu nedenle, birçok göçmen ve mültecinin karşılaştığı yapısal ve sosyoekonomik sorunları ve bu grupların kırılganlığını açığa çıkaracak ve maruz kaldıkları damgalamalardan kurtulmalarına hizmet edecek, yeni bir söyleme ve anlayışa ihtiyaç var. (MEDYA SERVİSİ)
İnfografik: Hrant Dink Vakfı
İsrail-İran güç gösterisi nereye varacak?
Vatan millet ıstakoz
Istakozun faturası!
Çocuklar ve gençler kime emanet?
Köy Enstitüsü farkı, şehre ve geleneğe uymazlığı: Hümanist, yararcı, bütüncül köy rehberi
AB, İran’a karşı Türkiye’ye rol verme peşinde
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
