21 Eylül 2020 09:16
Son Güncellenme Tarihi: 21 Eylül 2020 11:18

Yusuf Karataş kararına tepki: Siyasallaşmış yargı bir hukuksuzluğa daha imza attı

EMEP MYK Üyesi ve Evrensel Yazarı Yusuf Karataş’a verilen hapis cezasına ilişkin Emek Partisinden açıklama geldi. Karara CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da eleştirdi.

Foroğraf: Evrensel

Paylaş

EMEP Merkez yöneticisi ve Genel Başkan Danışmanı Gazeteci Yusuf Karataş’a DTK davasından verilen 10 yıl 6 ay ceza ile ilgili açıklama yapan Genel Başkan Selma Gürkan “Kararla, siyasallaşmış yargı hukuksuzluğuna bir daha imza atmıştır" dedi.

Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Selma Gürkan parti merkez yöneticisi ve genel başkan danışmanı, Gazeteci Yusuf Karataş’a yargılandığı Demokratik Toplum Kongresi-DTK davasından 10 yıl 6 ay ceza verildiğini belirterek; “Bu yargılama en başından itibaren hukuksuzdur, mesnetsiz iddialarla, siyasal kaygılarla yargılama süreci işletilmiş, nihayet bu hukuksuz sürecin sonucunda ceza kararı çıkmıştır. Kuruluşunda iktidar partisinden milletvekillerinin de yer aldığı, kimi toplantılarına katıldığı, bölgeye gelen resmi heyetlerin karşılanmasında protokolde yer alan DTK, 'terör örgütüyle' ilişkilendirilerek oluşumda yer alanlardan iktidar mensubu dışındakiler yargılanmış, cezalandırılmış ve cezalandırılmaya devam edilmektedir” dedi. 

“SİYASİ FAALİYETLER CEZALANDIRILARAK ANAYASA SUÇU İŞLENMİŞTİR”

DTK’nin, ülkede yaşanan Kürt sorunu başta olmak üzere demokrasi sorunlarına dikkat çekmeye, çözüm üretmeye çalışmış olan bir oluşum olduğunu ve faaliyetlerinin suç sayılamayacağını vurgulayan Gürkan şunları söyledi; “İçerisinde siyasi partilerden sendikalara, bireylerden demokratik kitle örgütü, gençlik ve kadın inisiyatiflerine, aydın, akademisyen ve yazarlara kadar geniş bir katılımcı profili olmuştur. Yusuf Karataş Emek Partisi mensubu olarak DTK içerisinde partimizi temsil etmiş, Kürt sorununun çözümü dahil ülkede yaşanan demokrasi sorunlarına yönelik partimizin programı ve politikaları çerçevesinde görüşleri dile getiren çalışmalar yapmıştır. Yargılama süreci hukuktan yoksundur, Karataş’ın partimiz üyeleri ve yöneticileri ile yaptığı telefon görüşmeleri dahi suç kapsamında değerlendirilmiş ve cezalandırılmıştır. Dünyanın dört bir tarafından katılımların olduğu Mezopotamya Sosyal Forumu gibi organizasyonlarda yer alması, iktidarın talimatıyla yürütülen operasyonlarla siyasetçilerin gözaltı ve tutuklanmasını protesto açıklamaları, Roboski-Uludere katliamını protesto açıklamaları gibi etkinliklere katılması suç sayılmış ve cezalandırılmıştır. Dava dosyasında bu tür mesnetsiz suçlamaların örnekleri artırabilir ancak tümü cezalandırmayı amaçlayan yargılama sürecinin işletilmesine gerekçe yapılan hukuksuz suçlamalardır. Siyasi faaliyetler cezalandırılarak esasında siyaset yapma hakkı yargılanmış ve bizzat yargı tarafından anayasa suçu işlenmiştir.”

“HUKUKSUZ KARARI KINIYORUZ, MÜCADELE KARARLILIĞIMIZIN ALTINI ÇİZİYORUZ”

Yusuf Karataş’a verilen cezanın ve yargılama sürecinin bütünü siyasallaşmış yargının açık göstergelerinden birisi olduğuna işaret eden Gürkan; “Bugün parlamentonun 3. Partisi olan HDP’nin eski eş başkanları dahil üye ve yöneticileri, seçilmiş siyasetçileri aynı hukuksuzlukla yargılanmış ve cezalandırılmıştır. 100’ü aşkın gazeteci benzer hukuksuzlukla cezaevlerinde tutulmakta, yargılanmaktadır. İktidar politikalarına muhalefet eden, eleştiren, hak talep eden, özgürlük ve barış isteyen hemen her kesim yargı tehdidi altındadır. Yusuf Karataş’a ceza verilen yargılama sürecini bu politikalardan ayrı değerlendirmiyoruz.  Saray talimatıyla çalışan ve tek adam yönetimi vesayetindeki yargı hukuksuzluklarına her gün yenilerini eklemektedir. Bugüne kadar hiçbir baskı, tehdit, cezalandırma yöntemi demokrasi ve özgürlük isteyenleri yolundan alıkoymamıştır. Demokrasiyi kazanmanın yolu mücadeleden geçmektedir. Bu hukuksuz kararı kınıyoruz. Gerçek bir demokrasinin işçi sınıfı ve emekçilerin, tüm ezilenlerin mücadelesiyle geleceğinin bilinciyle partimiz mücadelede kararlığının altını bir kez daha çizmektedir” dedi.

TANRIKULU: AKP, HUKUK DIŞI GÜVENLİKÇİ POLİTİKALARA TESLİM OLDU

Kararı değerlendiren CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise “Yargı mevcut iktidarının yargısı haline geldi” dedi. DTK’nin kuruluş sürecini anımsatan Tanrıkulu “Sivil toplum örgütlerinin bileşeni olarak aleni, açık ve devletin bilgisi ve muhataplığı dahilinde faaliyet yürüten bir girişimdi. 2013-2015 yılları arasından Çözüm Süreci olarak adlandırılan dönemde sivil muhataplardan birisiydi. Meclisteki Anayasa görüşmelerinde bizzat meclis başkanı tarafından resmi yazılı davetle görüşüne başvurulan bir kurumdu. O dönem hukuk dışı yapılan teknik takipler, yasa dışı dinlemeler bu hukuk dışı yasa dışı dinlemeleri gerçekleştirenleri 15 Temmuz Darbe Girişimi’nde sonra tümü  ya görevlerinden atıldılar ya hapse girdileri ya da kaçak duruma düştüler. Hukuk dışı delillerden aradan geçen 7-8 yıllık süreçten sonra, delillerin kıymetlendirilip mahkumiyete yol açmak AKP hükümetinin hukuk dışı güvenlikçi politikalara teslim olduğunu gösteriyor. DTK ile ilgili karar mahkemelerden önce derin devlet odaklarında verildi. Sonra hızla mahkemeler eliyle yürürlüğe konuldu, olan budur. Bu hukuk dışı uygulamaların tümü ne olursa olsun yargıdan dönecektir, bu hukuk dışı uygulamalara yol açanlar. Mutlaka oluşturacağımız hukuk devleti düzeninde bağımsız ve tarafsız yargı önünde hesap vereceklerdir” dedi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Evrensel columnist Yusuf Karataş sentenced to 10 years and 6 months imprisonment

SONRAKİ HABER

AB Dış İlişkiler Konseyi Belarus'a yaptırım konusunda uzlaşamadı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...