11 Ağustos 2020 06:28

Serbest bırakıldı, öldürmeye çalıştı: "Erkek cesareti iktidar ve karakoldan alıyor"

Hakkındaki şikayetlere rağmen karakaoldan serbest bırakılan Zülüf P. adlı erkek, eşi S.P.'yi öldürmeye çalıştı. S.P.'nin avukatı, şahsın bu cesareti iktidardan ve karakoldan aldığını söyledi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Arjin Dilek ÖNCEL

Kadına şiddete karşı oldukça etkili maddeler içeren İstanbul Sözleşmesi, Türkiye’de uygulanmıyor. Üstelik iktidar, sözleşmeden geri çekilmeyi gündeme getiriyor. İktidarın sözleşmeye ilişkin kararını bu hafta içinde açıklaması beklenirken, hafta içinde Diyarbakır’da iki kadın evli oldukları erkek tarafından öldürülmek istendi. Kadınlardan Yenişehir ilçesinde yaşayan S.P. (39) Zülfü P. tarafından 2 Ağustos günü kesici silahla katledilmek istendi.

S.P.'yi ağır yaralayan Zülfü P., kaçmasına engel olan eniştesi Hüseyin Balta’ya da bıçakla saldırdı. Yaralanan Hüseyin Balta, tedavi edildiği hastaneden taburcu edildikten sonra evde yaşamını yitirdi.

HÂLÂ YAKALANAMADI

Ağır yaralanan S.P., komşularının polisi ve ambulansı araması üzerine Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nin yoğun bakım servisine kaldırılarak tedavi altına alındı. 3 gün yoğun bakımda kalan S.P. hayati tehlikeyi atlatmasının ardından dün göğüs cerrahi servisine alındı. Buradaki tedavisi tamamlanan S.P., hastaneden taburcu edildi.

S.P.’nin canına kast eden ve eniştesini öldüren Zülfü P. ise hâlâ yakalanamadı.

İKİ AYDA ÜÇ ŞİKAYET

S.P.’nin avukatı Burcu Korkmaz, müvekkilinin son iki ay içinde 3 defa karakola gidip Zülfü P. hakkında şikayetçi olduğunu, ancak iki şikayetinde Türkçe bilmediği için karakolda kendini ifade edemediğini, üçüncü şikayetinde ise yeğeni ile karakola gidip ifade verdiğini kaydetti.

Son altı ay içinde sistematik şiddete maruz bırakılan S.P.'nin sadece son şikayetinin işleme konulduğunu kaydeden Korkmaz, “Yoğun şiddet 6 ay önce başlıyor. Zülfü P. müvekkilimi son aylarda yoğun olarak şiddete maruz bırakıyor. Son iki ay içinde de müvekkilim tarafından karakola şikayet ediliyor. Zülfü P.  gözaltına alınıyor. Müvekkilim eve gönderiliyor” dedi.

KARAKOLDAN SERBEST BIRAKILDI

Korkmaz, olay gününü şu sözlerle anlattı:

“2 Ağustos günü müvekkilim karakola gidiyor. Şüpheli tutuklanıncaya kadar karakolu terk etmeyeceğini söylüyor. Şiddet gördüğü, ölümle tehdit edildiği için bir işlem yapılmasını istiyor ve karakolda beklemeye başlıyor. Daha sonra gözaltına alınan Zülfü P.’nin ifadesi alınıyor. Şüphelinin ifadesi alınırken, müvekkilim ve çocukları evine dönüyor. Savcılık, şüphelinin tutuklanma ihtimali üzerinde duracaklarını söylüyor. Ancak iki saat sonra Zülfü P. serbest bırakılıyor. Eve gelip çocuklarının yanında müvekkilime şiddet uygulamaya başlıyor.”

S.P.’nin çocuklarının önünde Zülfü P. tarafından darbedildikten sonra kesici silahla yaralandığını belirten Korkmaz, Zülfü P.’nin kaçarken S.P’nin eniştesi Hüseyin Balta’yı da yaraladığını, birkaç gün sonra hastaneden taburcu edilen Balta’nın evde yaşamını yitirdiğini söyledi.

"S.P. VE AİLE BİREYLERİ HÂLÂ TEHDİT ALTINDA"

S.P’nin 3 gün yoğun bakım servisinde tedavi gördüğünü, ardından servise alındığını ve geçtiğimiz gün taburcu olduğunu kaydeden Korkmaz, müvekkilinin hayati tehlikesinin devam ettiğini söyledi. S.P. ve aile bireylerinin hâlâ tehdit altında olduğunu söyleyen Korkmaz, “Müvekkilimin hayati tehlikesi sürüyor. Hem yarasından kaynaklı, hem de Zülfü P. ve ailesi tarafından bir tehdit altında. Şüpheli henüz yakalanmadı. Bunun için savcılıkla iletişime geçtik” dedi.

"FAİL KADAR KARAKOL DA SORUMLU"

Karakolun, S.P’nin ölüm tehdidi aldığına dair şikayetlerine rağmen görevini yapmayarak, erkeği serbest bırakmasına tepki gösteren Korkmaz, “Kadına yönelik şiddet aile içinde yaşanıyorsa,  gittiğiniz karakoldaki görevliler, hiç tanımadıkları kadınların hayatları hakkında karar verme yetkisini kendilerinde görüyorlar. ‘Aile içi bir olay, biz buna karışmayalım zaten bir hafta içinde düzelir’ mantığı ile yaklaşılıyor. Kendilerince karar alıp, bir de uyguluyorlar. Oysa yapmaları gereken yasaları uygulamak. Şikayeti işleme almak, savcılığa sevk etmek. Fail kadar burada karakolda sorumlu” ifadelerini kullandı.

"KARAKOLLAR VİCDANİ BASKI UYGULUYOR"

Şikayet için karakola giden kadınların vicdani baskı altında tutulmaya çalışıldıklarını dile getiren Korkmaz, “Yakın zamanda sürekli takip edilerek taciz edilen bir kadın karakola şikayet başvurusunda bulundu. Gözaltına alınan erkek için, karakoldaki görevli memurlar, ‘Bu adam düzgün biri, sana bu kötülüğü yapmış olamaz, uzlaşın’ diyerek vicdanen bir baskı oluşturmaya çalışıyorlar. Durup başkalarının hayatı hakkında karar vermeleri birçok olumsuz sonuca neden oluyor” diye konuştu.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN ÖNEMİ

Korkmaz, “İstanbul Sözleşmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak, bir kadının kadın olduğu için şiddet görmesini engellemeyi içeriyor. İstanbul Sözleşmesi’nin  kaldırılmasının gündeme geldiği şu zamanda, mevcut durumda kadınlar katlediliyorken, sözleşmeden geri adım atmak demek kadınlar açısından endişe ile karşılanıyor” sözleri ile sözleşmenin önemine değindi.

"SÖZLEŞME KADINLAR İÇİN GÜVENCE"

İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasanın etkin bir şekilde uygulanması ile kadına yönelik şiddetin milimize edileceğini söyleyen Korkmaz, "Sözleşme aile yapısını bozuyor" söylemlerine ilişkin de “Oysa sözleşme tüm kadınlar için erkek şiddetinin bu denli arttığı bir toplumda bir güvencedir. Bize 6284 gibi bir kanunu getirdi, aslında uygulansa artıları olan, kadını koruyan, şiddeti en asgari seviyeye indirecek bir yasa. Sözleşmeye müdahale edip karşı çıkmak, mevcut kötü manzaranın daha da kötüleşmesi demek” dedi.

"ERKEK İKTİDARDAN CESARET ALIYOR"

Kadın cinayetlerindeki artışın nedenlerine de değinen Korkmaz, cinayet işleyen erkeğin bu cesareti iktidardan ve karakollarda polisin gösterdiği tavırdan aldıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:

“Erkek ifadeye çağrılıyor, serbest bırakılıyor, ceza almıyor, iyi hal indirimi alıyor. Karakollarda polisin tavrı, erkeğin sırtını sıvazlayan söylemleri ile cinayetler meşrulaştırılıyor. Erkek bu yaklaşımdan cesaret alıyor.” (Diyarbakır/MA)

ÖNCEKİ HABER

Diyarbakır'da temaslı kişilerin pozitif vakaya dönüşme oranında artış söz konusu

SONRAKİ HABER

İş Güvenliği Uzmanı: Okulların bu haliyle kullanılması büyük risk oluşturuyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...