Öğrencilerden "Yetenek sınavında 800 bin barajı kaldırılsın" kampanyası

Damla YELTEKİN
Çanakkale

Özel yetenek sınavıyla öğrenci alan programlara ilk 800 binde olma şartı getirilmesi öğrenciler ve eğitimciler tarafından tepkiyle karşılandı. Eğitim Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan, "Yetenek alanında yetişen bu insanlara getirilen sınırlandırmanın kendisi anlaşılabilir değil" dedi.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Eylül 2019'da özel yetenek sınavıyla öğrenci alan öğretmenlik programlarına başarı sırası sınırlaması getirdi. Bu kapsamda adaylarda Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) birinci oturumu olan Temel Yeterlilik Testi’nde (TYT) en düşük 800 bininci başarı sırasına sahip olma şartı aranacak. Adaylar, TYT’de 180’den 170’e düşürülen barajı rahtlıkla geçeceklerini düşündükleri için özel yetenek sınavlarına ağırlık vererek çalışmalarına devam etti. Değişikliği üniversitelerin açtığı özel yetenek sınavlarına başvuru yaparken fark eden öğrenciler tepkili. Resim, müzik ve spor branşında öğretmen yetiştiren bu bölümlere yerleşen öğrenci sayısı her geçen sene azalıyor. Puan ve sıralama barajını geçemeyen yetenekli öğrenciler yetenek sınavına giremiyor.

Eğitim Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan, iktidarın sanat ve spor dallarına yönelik geliştirdiği politikayı eleştirerek, “Öğrencilerin yetenekleri, yaşamın kendi değerleri değil de siyaseten kurgulanan bir gelecekle ilişkilendiriliği için bu tür sorunların yaşandığını görüyoruz” diye tepki gösterdi.

"SANAT VE SPOR KRİTİK"

Bozdoğan, öğrencilerin kişisel ve bedensel gelişimi açısından sanat ve spor dallarının kritik olduğunu vurgulayarak, "Bu kritik bölümlere öğretmen yetiştiren fakültelerin de yaşamış olduğu bu sorunlarda iktidarın politikalarindan bağımsız değil. Fakülteler bu nedenle öğrenci bulmakta sorun yaşıyor" dedi.

"EĞİTİM, SORUNLAR YUMAĞI HALİNE GELDİ"

Bozdoğan sanat ve spor dallarında yaşanan sıkıntının çok yönlü olduğunu vurgulayarak, “Bu alanlardan mezun olan öğrencilerin atanacağı kontenjanların yıllar içinde sistematik bir şekilde azaltılmasından kaynaklı ciddi bir atama sorunu var. Bir sorun, diğer sorunlarla bağlantılı sorunlar yumağı şeklinde gidiyor" dedi.

"YETENEĞIN SINIRLANDIRILMASI"

Öğrencilerin yeteneğinin sınav sıralamayla bağlantılı olmayacağının altını çizen Bozdoğan, "Bu bölümündeki insanlar, yetenek üzerine inşa edilen insanlar. Yetenek alanında yetişen bu insanlara getirilen sınırlandırmanın kendisi anlaşılabilir değil" dedi.

ÖSYM'nin üniversiteye öğrenci yerleştirirken kullandığı ölçme aracını eleştiren Bozdoğan, "Sınava giren öğrencilerden sadece 42 bini 400 puan üzerine çıkmış. 1 milyona yakın öğrenci 100 puan ve 200 puan arasında sıkışmış. Bu tek başına öğretim programıyla ilgili değil, ÖSYM'nin kullandığı ölçme aracıyla da ilgili" ifadelerini kullandı.

Bozdoğan, sanat ve spor alanlarının kısıtlanmasının siyasi iktidarın bu alanlara yönelik bir yansıması olduğunu vurgulayarak, "Sınırlandırılmalar kaldırılmalı. Yetenek temel ölçü olarak kabul edilmeli. Bu bölümlerde başkaca bir koşulun aranması doğru değil" dedi.

Öğrencilerin kendi taleplerine yönelik eğitim almalarının sınırlandırılmasını eleştiren Bozdoğan, "Öğrenci sanat ve spor dallarında eğitim almak istiyor ama siz bunu engelliyorsunuz. Bunu da puan barajiyla açıklamaya çalışıyorsunuz. Bunu öğrencilerin eğitim hakkının sınırlandırılması olarak kabul ediyoruz. Sanat ve spor alanındaki bu sınırlama sadece akademik gerekçelerle ilgili değildir. Bunun arkasında politik bir algı siyasal bir kavrayış mutlaka belirleyici olarak durmaktadır" diye konuştu.

SİYASETİN EĞİTİME YANSIMASI

Bozdoğan, ülkemizde sanat ve spor dallarına getirilen sınırlandırmaya tepki göstererek, "Dünyanın her yerinde sanat ve spor dallarının öğrencinin kişisel gelişimine etkisi açıkça ortadayken şuanki Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk sürekli olarak öğrencileri sanat ve sporla ilgilenmesi için uyarıyor. Ama resmi politika olarak sanat ve spor derslerinin örgün eğitim içerisinde daralttığı ders saati sürelerinin azaltıldığı Yükseköğretim programlarında bu alana öğretmen yetiştirecek alanların kısıtlandığı ve sürekli baskı altında alındığı bir süreç yaşıyoruz" dedi.

Her dönem farklı uygulamalar yaşandığını ifade eden Bozdoğan, "İçinden geçtiğimiz sürecin yükseköğretime yansıması olarak da kabul edilebilinir" diye konuştu.

Sanat ve spor alanında yetenek sınavına giriş için getirilen 800 bin sıralamaya girme barajına tepki gösteren öğrenciler "#800binbarajıkaldırılsın", "#yeteneğebarajengeli" etiketiyle geçtiğimiz günlerde imza kampanyası başlatmıştı. 10 Ağustos Pazartesi günü saat 21.00'de kampanyalarına devam edecekler.

Yine change.org'da da "800 Bin Barajı Kaldırılsın" başlığıyla imza kampanyası düzenleniyor.