14 Nisan 2011 12:46

İki katlı faşizm

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Avrupa Komisyonu Parlamenterler Meclisi (AKPM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Ahmet Şık’ın kitabını bombayla özdeştirmesi tepkilere neden oldu. Başbakan Erdoğan, Ahmet Şık’ın kitap taslağıyla ilgili soruya, “Basılmamış kitabı ben toplatmadım, bu mahkeme kararı. Türkiye’de bağımsız bi

Paylaş

Erkan Araz

Başbakan’ın “bomba” benzetmesine sert tepki gösteren Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Ercan İpekçi, “arkadaşlarımızı hala terörist sıfatıyla tanımlamaya çalışmak çok yakışıksız ve ayıp bir durum. Bir an önce Başbakan bu üslubu terk etmek zorundadır” dedi. Şu an tutuklu bulunan gazetecilerinin 68’inin birden gazetecilik faaliyetlerinden dolayı cezaevinde olduğunu hatırlatan İpekçi, bu kişiler hakkındaki terör örgütü üyeliği suçlamalarının dayanaksız olduğunu dile getirdi. “Gazetecilere yönelik bu tür baskıların demokrasiyle, insan haklarıyla, basın ve ifade özgürlüğü ile, temel hak ve özgürlükleriyle bağdaştırılması mümkün değil. Yapılması gereken bu suçlamalar dayanak oluşturan kanunların, yani terörle mücadele kanunun acilen değiştirilmesi gerekiyor” diyen İpekçi, ayrıca Türk Ceza Kanunu’ndaki basın ve ifade özgürlüğünü kısıtlayan hükümlerdeki suç tanımı ve suçun unsurlarının da yeniden belirlenmesi gerektiğini söyledi.

HİTLER DÜŞÜNCESİNİN DEVAMI

Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Sekreteri Tevfik Taş, “bütün katiller cinayet yerine döner diye bir saptama vardır. Türkiye’nin Başbakanı da bu saptamaya uygun olarak elinde olmaksızın içinden gelenleri söylemeyi sürdürüyor. Bir cinayet aleti olarak gördüğü her şeyi kitaplar üzerinde de söylemeye devam ediyor” dedi. Akılla bomba, kitapla silahın dünyanın bütün faşistleri tarafından bu güne kadar çok sık yan yana konulduğunu dile getiren Taş, bomba yapan Hitler’in kitap yakmakla meşhur olduğunu belirterek, onların bir devamı olan Erdoğan’ın da aklından başka bir şeyin geçmediğini ifade etti.

DÜŞÜNCEDEN KORKUYORLAR

“Bir düşünce eserinin, başbakanımızca bomba yapımında kullanılan parçalara benzetilmesi onların, düşüncenin her satırından ne kadar korktuklarının bir göstergesi bence. Onlar için her karşı düşünce bir bomba olduğundan düşünce özgürlüğü de -ne kadar inkar ederlerse etsinler- ortadan kaldırılıyor” diyen Yazar Adnan Özyalçıner, 12 Eylül darbesi döneminde de yayınlanmış kitapların televizyonlarda bombalar ve silahlarla birlikte suç delili olarak sergilendiğini hatırlattı. Bugün 12 Eylül faşizmini de geride bırakarak yayınlanmamış bir kitabın sayfaları yayınlandığında bomba olacağı varsayımıyla, suç delili olarak gösterildiğini ifade eden Özyalçıner, “bunlar düşünceyi, kaynağında, yayılmasına fırsat vermeden yok etmek istiyorlar/yok ediyorlar. 12 Eylül faşizmi düşünüldüğünde bunlarınki iki katlı” dedi.

BAŞBAKAN SUÇ İŞLİYOR

Başbakan’ın açıklamalarını çok vahim ve kötü olarak nitelendiren Türkiye PEN Başkanı Tarık Günersel, durumun tek kelimeyle rezalet olduğunu belirtti. Başbakan’ın devam etmekte olan bir davada yargılanan kişi hakkında suçlayıcı ifadeler kullandığını ifade eden Günersel, “Başbakan bir hüküm cümlesi kurmuştur ve bu da suçtur” dedi. (İstanbul/
EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

CHP 1 Mayısa alınmamalı

SONRAKİ HABER

Sevim Dağdelen: BM’den ikiyüzlülük dersi