16 Temmuz 2020 10:00
Son Güncellenme Tarihi: 16 Temmuz 2020 10:55

10 Ekim davası | 'Firari IŞİD'lilerin bilgisini saklayanlar yargılansın'

10 Ekim Ankara Katliamı’nın firari sanıklarının yargılandığı davaya devam edildi. Duruşmada, avukatlar IŞİD’in önemli isimlerinden İlhami Balı’nın kaldığı kampın neden açıklanmadığını sordu.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Burcu YILDIRIM
Ankara

10 Ekim Ankara Gar Katliamı’na ilişkin firari sanıklar yönünden devam eden davanın 5. duruşması Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Emniyetin, 10 Ekim Katliamı’nın bazı firari sanıklarının Suriye’deki SDG kamplarında bulunduğuna ilişkin yazısının gündeme geldiği duruşmada, avukatlar IŞİD’in önemli isimlerinden İlhami Balı’nın kaldığı kampın neden açıklanmadığını sordu.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma, salgın nedeniyle az sayıda izleyici ile yapıldı. Mahkemenin yazdığı müzekkerelere yanıt veren emniyetin bazı firari sanıkların Suriye’de SDG’nin elindeki kamplarda olduğuna ilişkin yazısı dosyaya girdi. Buna göre Mustafa Delibaşlar’ın SDG, Fadile Delibaşlar’ın Roj, Cebrail Kaya’nın SDG, İlhami Balı’nın ise adı bildirilmeyen “X” kampında yer aldığı aktarıldı. Öte yandan Hatay ve Gaziantep Emniyet Müdürlüklerinin birçok müzekkereye yanıt vermediği görüldü. Mahkemede konuşan katılan vekilleri, Antep başta olmak üzere bölgedeki il emniyet müdürlüklerinden gelen yanıtlara ilişkin beyanlarda bulundu. Avukat Eylem Sarıoğlu, “İddianamenin ne kadar özensiz hazırlandığı bir kez daha ortaya çıktı. Sanıkların burada olması gerekirken kamu sorumluluğundan ötürü burada olmamasının bir nedeni var” dedi. Dosyaya tanıklık yapan kişilerin bile Mustafa Delibaşlar’ın öldüğünü söylediğini belirten Sarıoğlu, Mustafa Delibaşlar’ın IŞİD’den önce el Kaide içerisinde de çalışma yürüttüğünü dile getirdi. Sarıoğlu, “Suriye ve Antep’teki örgütlenme pozisyonu sıradan bir IŞİD üyesi olmadığını gösteriyor. Örgüt içerisinde karar veren, görevlendirme yapan konumunda. Mirhak Derneğinin de emiri” dedi. Firari sanık Cebrail Kaya’nın ise 2012 yılına ait ve 2016 yılında açılan soruşturma dosyasında örgütsel bilgi topladığı, para finansmanını sağladığı, askeri eğitim aldığı yönünde hem iletişim tespitlerinin hem de görüntü kayıtlarının olduğunu aktaran Sarıoğlu, “2014 yılının mart ve nisan aylarında Cebrail Kaya’nın Suriye’de olduğu ve infaz görüntülerinin içinde olduğu biliniyor ama hiçbir şey yapılmıyor. Bütün bunlara rağmen yapılan ihmaller sonucunda sanıklar şu an Suriye’de” dedi.

TAKİPSİZLİK VERİLDİ, SURİYE’YE GEÇTİLER

Avukat Gamze Gökoğlu, Suruç ve Ankara Gar Katliamı’nın Suriye’ye gidiş gelişlerde planlandığını söyleyerek, “Emniyet bütün bunlara işlem yapmadığı gibi hakkında takipsizlik kararı veriyor ve katliam sanıkları Suriye’ye geçiyor. Ardından ülkede bir patlama silsilesi yaşanıyor. 2013 yılında Adıyaman’da başlayan örgütlenme süreçlerinin hiçbiri iddianamede yok. Bu kişilerin pozisyonları doğru olarak belirtilmiyor. Demet Taşer ve Ayşenur İnci gibi mavi kodla aranan şahıslar da çok rahatlıkla etkin pişmanlıktan yararlanarak serbest bırakıldı” diye konuştu.

‘BALI’NIN İSTİHBARATÇI OLDUĞU YÖNÜNDE ÇOK BİLGİ VAR’

Avukat Gülşah Kaya, emniyetin İlhami Balı’nın yerini söylemediğine dikkat çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlhami Balı’nın sinyal kayıtları var, evi biliniyor, yakalanıyor sonrasında ise bulunamıyor. İlhami Balı çok önemli, çünkü istihbaratçı olduğu yönünde çok bilgi var. Asker konuşmalarında da böyle ifade ediliyor. Bizim iltisaklı (V) olarak gördüğümüz kurumun açıklanmasını ve firari sanıklarla ilgili yine gizli bilgilerin açıklanmasını istiyoruz. İlhami Balı’nın kaldığı ‘x’ kampı neresidir? Irak’taki kamplarda bulunduğu belirtilen IŞİD’lilerin akıbeti ne oldu? Bugüne kadar defalarca sormamıza rağmen bilgi saklayan ve mahkemeyi yanıltan Gaziantep sıralı amirleri hakkında da işlem başlatılmasını istiyoruz.”

 ‘TERÖRİZMLE YARGILADIĞINIZ SANIKLAR İNSANLIK SUÇU İŞLEDİ’

Avukat Senem Doğanoğlu ise insanlığa karşı suç tartışmasına dikkat çekti. Terörizmle yargılanan sanıkların çok büyük insanlık suçları işlediğini vurgulayan Doğanoğlu, “Êzidî Soykırımı üzerinden Almanya’da dava açıldı. Bunları anlatmak zorundayız, çünkü kamplar da söylenmeye başlandı ve gelmeye başlayacaklar. İlhami Balı, Mustafa Delibaşlar ve Cebrail Kaya geldiklerinde terörizmle değil insanlık suçuyla yargılanmalı. Firari sanıklara dair birçok bilgisi olan Serpil Dere’nin tanık olarak dinlenmesini istiyoruz” dedi.

‘MİT RAPORLARINDAKİ İSİMLER DİNLENSİN’

Firari sanıkların hepsinin bilinip izlendiğini ama yakalanmadığını dile getiren Avukat İlke Işık da sanık sandalyelerinin bu yüzden boş olduğunu vurguladı. Işık “Bu konuda size iki celsede ısrar ettik, sordunuz. Bu 81 il emniyetine “gizli” olarak gönderilen yazı, siz sormasaydınız bu bilgiler gelmeyecekti. Yalan söylüyorlar, gizliyorlar ve suç işliyorlar. Artık Gaziantep Emmiyetinin bu durumuna göz yummamanız gerekiyor. MİT raporlarında gelen bilgilere göre Ahmet Arkar ve Mesut Ayık’ın İlhami Balı ile ilişkileri olduğu gerekçesi ile dinlenmesini istiyoruz” dedi. IŞİD’lilerin hakkındaki bilgilerin katliamın 5. yılı yaklaşmasına rağmen hâlâ gelmediğinin altını çizen Işık, “Dosyada hâlâ Erman Ekici, Ahmet Güneş ve Mustafa Delibaşlar’a ait dijital materyaller yok ve bu dosyaların verilmesi konusunda müzelere yazmanızı istiyoruz. Bir de hiç yanıt verilmeyen müzekkereler var. Bunlardan biri de İçişleri Bakanlığına ait ve buna bir yıldır inatla ve azimle cevap göndermiyor” dedi.

Örgüt yöneticiliğinden ceza alan ve insanlığa karşı suç işlemekten hakkında yazılan iddianameyle davaya dahil edilen Sanık Erman Ekici, cezaevinden SEGBİS ile duruşmaya katıldı. Ekici, hakkındaki iddiaların Antep’te çürütüldüğünü savunarak, “Tanıkların hakkımdaki verdiği bilgiler çelişkilerden oluşuyor. Sadece şüphe nedeniyle burada tutuluyorum, tutukluluğu geçti cezaya dönüştü hakkımdaki şüphe. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.

Verilen aranın ardından mahkeme heyeti ara kararını açıkladı. Firari sanıkların tutuklanarak infaz kararının verilmesine, dosyaya eklenen araştırma tutanaklarına göre Suriye'de kamplarda bulunan sanıkların yakalama kararıyla ilgili tekrar yazı yazılmasına, İnterpolden sanıklara ilişkin istenen fotoğraf , albüm ve listenin temini icin ilgili yerlere müzekkere yazılmasına, Hayır ve Ensar Derneği’nde bir dönem çalıştığı belirtilen İlhami Balı’nın bu dernekte çalışıp çalışmadığına dair İstanbul Dernekler Müdürlüğü’ne yazı yazılmasına, Sanık Erman Ekici'nin tutukluluk halinin devamına karar verildi. Duruşma 21 Eylül 2020 tarihine ertelendi.

ÖNCEKİ HABER

CHP "çoklu baro" düzenlemesinin iptali için AYM'ye başvurdu

SONRAKİ HABER

Burdur'da 449 asker Kovid-19 salgını nedeniyle karantinaya alındı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...