03 Haziran 2020 08:30

Londra’da on binler Hyde Park’ta ırkçılığı lanetledi

ABD’de George Floyd’ın polis tarafından öldürülmesinden sonra başlayan eylemler İngiltere’de kitleselleşerek devam ediyor.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Arif BEKTAŞ
Londra

ABD’de polis tarafından öldürülen George Floyd için adalet eylemleri bir çok ülkede yapılırken, İngiltere’de kitleselleşerek devam ediyor. İngiltere’deki eylemlerde, İngiliz polisinin ırkçı saldırılarına da dikkat çekilerek, dayanışma çağrıları yapıldı.

“Siyah Hayatlar Önemlidir” kampanya grubu tarafından yapılan sosyal medya çağrısı ile Londra sokakları eylemlerle doldu taştı. Ünlü Hyde Park’ta toplanan on binlerce kişi Londra sokaklarında saatlerce yürüyerek İngiliz polisinin de ırkçı olduğunu ve ırkçı saldırıların son bulmasını istedi. Kurumsal ırkçılığın en yoğun olduğu ülkelerden bir olan İngiltere’de, son 30 yılda bin 700’den fazla siyah vatandaş polis tarafından öldürülmüş ve hiç bir polis ceza almamıştı.

BİRLEŞİK KRALLIK MASUM DEĞİL

George Floyd’ın öldürülmesiyle birlikte tekrar gündeme gelen ırkçılığa karşı mücadele, Londra sokaklarında dün 50 binden fazla kişiyi bir araya getirdi. Pandemi döneminde bile siyah ve göçmenlere daha fazla ceza kesen polisin, kurum olarak da ırkçılığı bir kez daha ortaya çıktı.

Londra sokaklarında yürüyen protestocuların büyük bir bölümünü beyazların oluşturması dikkat çekerken, katılanların hemen hemen hepsinin genç olduğu görüldü. Bir çok genç, hazırladığı plakartlarda “Birleşik Krallık masum değil” yazarak, Birleşik Krallık’taki ırkçılığa da dikkat çekti.

YÜRÜYÜŞ ÜÇ AYRI GÜZERGAHA DAĞILDI

Hyde Park’ta sabahın erken saatlerinden itibaren toplanan kitle, saat 13:00’a geldiğinde sayı 30 bini buldu. Buradan yürüyüşe geçen eylemciler, Buckingham Sarayı, Victoria, Parlamento, Başbakanlık ve Bakanlık binaları önünden geçerek tekrar Parlamento meydanı’na geldi. Burada da katılımların olduğu eylemde sayı en az 50 bine ulaştı. Parlamento önünde Başbakan Boris Johnson ve Muhafazakar Parti aleyhine slogan atan eylemciler, burada yaptıkları konuşmalardan sonra üç koldan farklı istikametlere yürüdü. Parlamento önünde İşçi Partisi milletvekili Barry Gardiner de parlamentodan çıkarak eylemcilerin yanına gelerek destek verdi.

Bir grup, Lambeth Köprüsü’nü güneye doğru geçerek Brixton’a yürürken, bir grup da Amerikan Elçiliği’ne yürüdü. En büyük grup ise Trafalgar Meydanı’na yürüdü. Buralarda yapılan konuşmalarda, siyah hayatların ve vatandaşların önemli olduğu ve dayanışma içinde olarak ırkçı ve saldırgan politikalara karşı mücadele edilebileceği söylendi.

POLİS BU SEFER SALDIRMADI

Öfkeli olduğu gözlenen onbinlerce genç, polisleri adeta yanında istemedi. Çok saldırgan ve kendi kurallarını uygulamak için katı kuralları olan İngiliz polisi, bir çok protestocunun provakatif yaklaşımlarına rağmen, bu gösteride kimseye saldırmadı. Yürüyüş güzergahının yan sokalarında durmayı tercih eden polis, polislere karşı öfkenin büyük olduğunun da farkındaydı.

50 binden fazla kişinin yürüdüğü Londra’da, akşam saatlerinde Başbakanlık önünde yaşanan arbedede iki kişinin gözaltına alındığı bildirildi.

VİRÜSÜN BİRİ İLE MÜCADELEYE BİR SÜRELİĞİNE ARA VERİLDİ

Bir çok siyah örgüt, siyasi oluşum ve kampanya grubunun sık sık ifade ettiği “iki ölümcül virüsle mücadele ediyoruz. Biri Covid 19, diğeri ise ırkçılık” sözü, dün Londra’da gözle görünür bir haldeydi.

Koronavirüs önlemlerinin bir çoğunun hala uygulamada olduğu ülkede, sadece 6 kişi bir araya gelebilir. Fakat onbinlerce kişi Hyde Park’a toplandı ve polis müdahale edemedi. Eyleme katılan kitlenin bir bölümü maske takarken, önemli bir bölümünde ise maske yoktu. Eylemcilerin, Covid 19 vürüsü ile mücadeleye ara verip başka bir virüsle mücadeleye yoğunlaştıkları çok belli oluyordu. Fiziksel mesafeye de pek kimsenin uymadığı, herkesin atacağı slogana ve öfkesini haykırmaya yoğunlaştığı görüldü.

MAHALLELERDE DE EYLEMLER VARDI

Londra’nın merkezinde yapılan kitlesel eylemlerin yanı sıra mahallelerde de eylemler vardı. Irkçılığa Karşı Ayağa Kalk kampanyası tarafından yapılan çağrıyla Güney Londra’da Lewisham ve Brixton’da ve Kuzey Londra’da Hackney ve Edmonton’da eylemler yapıldı. Brixton’da yaklaşık bin kişi bir araya gelerek, “Adalet yoksa barış da yok” sloganları attı. Lewisham da ise 50 kişi Lewisham Polis karakolu önünde toplanarak polisin ırkçı saldırılarını protesto etti.

Hackney’de ise binden fazla kişi belediye binası önünde toplandı. Türk ve Kürt Toplumu Dayanışma Merkezi (DAY-MER) de bir çok üyesiyle katıldığı eylemde sık sık “Irkçı hükümetler gitmek zorunda” sloganı attıldı. Diz çökerek George Floyd’ı da anan göstericiler, İngiltere’deki ırkçılığa da dikkat çekti. DAY-MER Sekreteri Oktay Şahbaz burada yaptığı konuşmada, ırkçılığa karşı ortak mücadele ve dayanışmanın önemine değindi.

Edmontan’da da yüz kişi bir araya gelerek bir gösteri yaptı. Enfield ve Haringey belediye encümen üyelerinin de katıldığı eylemde bir konuşma yapan DAY-MER Gençlik Komisyonu üyesi Yelda Çelik, ırkçılığa karşı verilecek ortak mücadelenin önemine değinerek, kurumsal ırkçılığa dikkat çekti.

BENJAMİN ZEPHANİAH: BEYAZLARDAN SİYAH OLMALARINI İSTEMİYORUZ

Ünlü şair ve yazar Benjamin Zephaniah, protestoların giderek büyümesinin ardından BBC’ye bir açıklama yaparak, ABD’deki bir olayın İngiltere’de bu kadar büyük bir öfkeye dönüşmesinin bir gerçeği yansıttığını söyledi. Zephaniah, İngiltere’de de polisin çok sayıda siyah vatandaşı katlettiğini ve bu ırkçı tutumun İngiliz kurumların içinde yoğun olduğunu belirtti.

Daha önce Kraliçe tarafından “Sir”lük ünvanı verilen ve bu ünvanı reddeden siyahi şair, BBC muhabirinin, “Siyahlar beyazlarıdan ne yapmalarını istiyor?​” sorusuna, “Beyazlardan siyah olmalarını istemiyoruz. İnsan olan herkesin eşit muamele görmesi gerekiyor. Bu da bu düzende çok zor. Kadına yönelik şiddeti anlamak için kadın olmak gerekmiyor. Ama ben kadınların gördüğü şiddeti anlıyorum. Çünkü babam annemi döverdi. Belki bir kadın kadar bu acıyı hissetmem ama, onun yaşadıklarını anlayabiliyorum. Beyazlardan siyah olmalarını istemiyoruz. Bizi anlamalarını ve devlet kurumlarının, özellikle de polisin ırkçılığını görüp dayanışma içinde mücadele etmelerini istiyoruz” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Sudan’da “3 Haziran katliamı”nın yıl dönümünde protestolar düzenlendi

SONRAKİ HABER

Basın Konseyi: Gerçek habere getirilen tekzip ile eleştirel gazetecilik karartılmakta

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...