Beyaz Çarşambalar'ı anlatan Avishan: İran'da kadınlar uzun süredir cezaevinde
Beyaz Çarşamba hareketini ve İran'daki son durumu insan hakları savunucusu Ava Avishan'la konuştuk.
Pınar ÇETİNKAYA
Hilmi MIYNAT
İzmir
İran'da yaklaşık 3 yıl önce başlayan Beyaz Çarşamba hareketi, rejimin baskı ve tutuklamalarına karşın devam ediyor. Kendisi de bu hareketin içerisinde yer alan ve tutuklamaların artmasıyla mülteci olarak Türkiye'ye gelen Ava Avishan'la İran'daki süreci ve Türkiye’deki durumunu konuştuk.
İran'daki arkadaşlarının başarıya ulaşmalarını istediğini belirten Avishan, "Özgürlük için eğer birlik olurlarsa ve yürürlerse bütün dünya kadınları güçlüdür” dedi. İnsan hakları savunucusu ve gazeteci olduğunu ifade eden Avishan aynı zamanda Beyaz Çarşambalar hareketinin bir üyesi olduğunu dile getirdi. Beyaz Çarşambalar, insan hakları ve kadın hakları için büyük bir hareket olduğunu söyleyen Avishan, protestolara başlamalarının ardından rejimin de cezalandırmalara başladığını anlattı. Avishan, sokakta başörtülerini çıkaran birçok kadının, gencin, insanın tutuklandığını belirterek, tutukluların 1 yıldan fazla süredir cezaevinde ve hücre hapsinde olduklarını söyledi.
“MÜLTECİ OLDUĞUM İÇİN ÇALIŞAMIYORUM”
İran’da hakkında tutuklama kararı olduğu için Türkiye’ye göç etmek zorunda kalan Avishan mülteci olduğu ve eksik belgelerinden dolayı Türkiye'de çalışma hakkının olmadığını ifade etti. Türkiye’de olmasına rağmen eylemlerine devam ettiğini belirten Avishan, burada daha güvende olduğunu dile getirdi.
“REJİME KARŞI MÜCADELEMİZ 40 YIL ÖNCE BAŞLADI”
Türkiye'de başörtüsü takmanın zorunlu olmadığını belirten Avishan konuşmasını şöyle sürdürdü; "Devletiniz İslamiyet adına insanları başörtüsü takmaya zorlamıyor ama İran rejiminde durum tam tersi. Devrimden önce başörtüsünü seçme şansımız vardı. Devrimden sonra rejim, kendi yasalarını kabul etmeleri için insan hakları savunucuları ve kadınlar üzerinde baskı kurdu."
Bu yasaların rejimin yasaları olduğunu ve kendilerinin bu yasaları reddettiklerini ifade eden Avishan, aslında rejime karşı mücadelenin 40 yıl önce başladığını ancak kendilerinin Masih Alinejad'ın çağrısı ile Beyaz Çarşambalar adındaki hareketle rejimle mücadele etmeye başladıklarını, annesi ve birçok insanın bu hareketten sonra tutuklandığını sözlerine ekledi.
"GEÇTİĞİMİZ HAFTA 300'DEN FAZLA İNSAN TUTUKLANDI"
Tutuklamaların bugünlerde de devam ettiğini aktaran Avishan, "Örneğin, geçen hafta, Instagram canlı yayınında başörtülerini çıkardıkları için 300'den fazla insan rejim tarafından tutuklandı. Onlara ne olduğunu bilmiyoruz ve bu insanlar için yeni bir kampanya başlattık. Hapishanedeki arkadaşlarıma da neler olduğunu bilmiyorum, onlarla ilgili önemli hiçbir bilgiye sahip değilim" diye konuştu.
"HİÇBİR ŞEY ONLARIN GÜVENDE OLMALARINDAN DAHA ÖNEMLİ DEĞİL"
İran'daki arkadaşlarını görmek ve onların bu yolda başarılı olmalarını isteyen Avihan, "Hiçbir şey onların güvende olmalarından daha önemli değil. Benim Türkiye’de güvende olduğum gibi. Ben güvendeyim ama onlar değil. Bu koronavirüs pandemisinde onlar hâlâ hapisteler. Ayrıca çok sayıda insan cezaevinde. Sadece başörtüsünden, dinden kaynaklı değil; rejim hakkındaki farklı düşüncelerinden, politik konulardan ve başka şeylerden kaynaklı içerideler."
Geçmişte de İslam ideolojisinde olan bazı grupların, başörtüsü hakkında farklı düşüncedeki insanlara yardım ettiğini hatırlatan Avishan, "Başörtüsü takan İslamcı kadınlar, zorunlu başörtüsüne karşı diğer kadınlarla birlikte olmak zorundalar. Bence bu bizim için iyi bir değerdir" diye konuştu.
BAĞLANTILAR-9 | Ticaretten afetlere, güvenlikten tiny house'a konteyner çağı
Kent hakkı bağlamında çocuklar
Mahsus selamlar
Servet vergisi
Atış Serbest!
Geride kalan
İşlevini arayan alet: Yapay zekâ
Gordion Düğümü
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
