16 Mayıs 2020 15:39

İzmir Tabip Odası: Hekimler ve sağlık çalışanları koronavirüsü sokaktan mı alıyor?

İzmir Tabip Odası, SGK'nin Kovid-19'un iş kazası/meslek hastalığı tanımından çıkartılmasına yönelik genelgesine tepki gösterdi, sağlık çalışanlarının hastalığı görev başında kaptıklarını hatırlattı.

Fotoğraf: Rawpixel

Reklam

İzmir Tabip Odası SGK’nin Kovid-19’u iş kazası/meslek hastalığı olarak kabul etmeme kararını eleştirerek “Hekimler ve sağlık çalışanları koronavirüsü sokaktan mı alıyorlar?” denildi.

Kovid-19 tanısı konmuş sağlık çalışanlarının sayısı Sağlık Bakanı'nın açıklaması ile 7428’e ulaşmış iken ve yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının sayısı da artarken, Sosyal Güvenlik Kurumunun (SGK) sağlık hizmet sunucularına Kovid-19 için “iş kazası/meslek hastalığı” olarak değil “hastalık” olarak provizyon alınması gerektiğini bildirmesinin, açıkça hatalı ve anlaşılmaz olduğu belirtilen açıklamada şöyle denildi:

“Üç satırla bildirilen bu görüşün, hangi hukuksal ve bilimsel ölçütler dikkate alınarak oluşturulduğu belirsizdir. Bir genelge ile kanunlarda tanımlanan yükümlülüklerin ortadan kaldırılması da mümkün değildir. Sağlık çalışanları, ister hasta naklinde, ister birinci basamakta filiasyon çalışmalarında, aile hekimliği merkezlerinde hasta muayene ederken, ister hastanede hasta karşılama ve ayırma (triaj) alanlarında, ister test için sürüntü alma, ister laboratuvar analiz süreçlerinde, isterse salgın döneminde verilen eğitimlerde, fabrikalarda işçilerin peryodik muayenelerini gerçekleştirirken olsun; her an virüs ile enfekte olma riski belirgin şekilde artan en önemli risk grubudur. Bu koşullar altında Kovid-19’a yakalanmış olan sağlık çalışanları doğrudan meslek hastalığına yakalanmış sayılmalı ve meslek hastalığı için tazminat talep edebilir duruma geçmelidir.”                                                                                           

Sağlık çalışanlarında Kovid-19 hastalığının meslek hastalığı olarak kaydedilme/kabul edilmesi durumda tüm sağlık giderlerinin %100 karşılanması, hiçbir katkı payının alınmaması ve geçici ya da kalıcı iş göremezlik durumunda tazminata hak kazanmak, geçici iş göremezlik süresince günlük geçici iş göremezlik ödeneği verilmesi, vefat durumunda, hak sahiplerine gelir bağlanmasının mümkün olacağı belirtilen açıklamada, “Ülkemizde meslek hastalığı, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda; 'Mesleki risklere maruziyet sonucu ortaya çıkan hastalığı' ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda da 'Sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal engellilik halleridir' şeklinde tanımlanmaktadır” denildi.

“SGK GENELGESİ İŞ KAZASI BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ ORTADAN KALDIRMAZ”

Sağlık hizmeti sunucularının Kovid-19 bulaşının iş kazası/meslek hastalığı olup olmadığını araştırmakla yükümlü olmadığı, kişinin beyanına göre işlem yapmaları, provizyonu buna göre almalarının yeterli olduğu vurgulanan aıçklamada şu ifadelere verildi:

“Oysa önemle belirtelim ki Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, 2018/5018 E., 2019/2931 K. sayı ve 15.04.2019 tarihli kararında önemli ölçütler ortaya koymuştur. İş kazası, uygun illiyet bağı gibi kavramların tartışıldığı bu kararda; tır şoförü olan bir işçide Ukrayna’ya yaptığı seferden hemen sonra H1N1 virüsü saptandığı, Adli Tıp Kurumu’nun bulaş ve kuluçka süresi ile ilgili rapor düzenlediği, işçiye işin yürütülmesi sırasında hastalık bulaştığı belirtilmiş ve bu şekilde meydana gelen ölüm iş kazası olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla işverence bildirim yapılmamasına rağmen hak sahiplerinin yapacağı şikâyet ve başvurular ya da açacağı davalar ile iş kazası/meslek hastalığının tespit edilmesi halinde, kusur ve kusursuz sorumluluk ölçütleri çerçevesinde, mahrum kalınan maddi ve takdir edilecek manevi zarar işverene yükletilecektir. Son olarak işyeri hekimlerinin bildirim yükümlülüğün altını yeniden çizmek isteriz. 2020/12 sayılı Genelge’nin, 6331 sayılı Kanun’da düzenlenen bildirim yükümlülüğünü, tıbbi deontoloji kurallarını ve yargı içtihatlarını ortadan kaldırması mümkün değildir. “SGK’nın 2020/12 Sayılı Genelgesi İş Kazası Bildirim Yükümlülüğünü Ortadan Kaldırmaz. “

“SAĞLIK ÇALIŞANLARI KOVİD-19’U DERİ KOLTUKLARDA OTURUP KLAVYE BAŞLARINDA KAPMADI”

Hekim ve sağlık çalışanlarının Kovid-19’u deri koltuklarda oturup klavye başlarında kapmadığının altı çizilen açıklamada, “Hekimler ve sağlık çalışanları virüse karşı en ön cephede canlarını dişine takarak ve hayatlarını riske atarak mücadele ederken, SGK’nın, sağlık hizmet sunucularına Kovid-19 için 'iş kazası/meslek hastalığı' olarak değil 'hastalık' olarak provizyon alınması gerektiğini bildirmesi genelgesini kabul etmiyoruz. Kovid-19 tanısı veya tedavisi alan sağlık çalışanlarının hastalıklarının iş kazası/meslek hastalığı olarak kabul edilmesi bir haktır. En önemli risk grubunda yer alan ve Kovid-19’a yakalanmış olan ve bu nedenle yaşamını kaybeden hekim/sağlık çalışanlarına karşı hürmetsiz bir şekilde üç satır genelge ile kanunlarda tanımlanan yükümlülüklerin ortadan kaldırılmasına müsaade etmeyeceğiz. Kovid-19 tanısı veya tedavisi alan sağlık çalışanlarının hastalıklarının iş kazası/meslek hastalığı olarak kabul edilmesi bir haktır" denildi. (İzmir/EVRENSEL)

Reklam