İçi kendini yakan heykeller!
Caner Karakaş’ın insan bedenine odaklandığı 22 çalışmasının yer aldığı ‘2012 Heykel Sergisi’ Karşı Sanat’ta meraklılarını bekliyor. Karakaş çalışmalarında, insanın vücudunda duyguların oluşturduğu tepkimelerin yansımalarını heykele aktarıyor. Tedirginlik, rahatlık, utangaçlık ve cinsellik insan bedeninin devinimine
KİBELE’DEN GÜNÜMÜZE KADIN BEDENİ
KARAKAŞ, ‘Kibele’den Beri’ isimli çalışmasında mitolojiden yola çıkıyor. Anadolu’nun bereket ve üreme tanrıçası Kibele’den günümüze kadın bedenine yaklaşımı irdeliyor. Kibele, dolgun göğüsleriyle bereketi simgeliyor. Antik zamanlarda tanrıçaya tapınmaya gelenlerin, bereket ve doğurganlıktan pay almak için Kibele’nin ve aslanların üreme organlarına dokunarak aşındırdıklarını düşünürsek heykelin bize aktarmak istediği nokta da ortaya çıkıyor. Kibele’den bu yana kadın bedenine yaklaşımda pek bir şey değişmediğini bizlere gösteriyor.
EL VE YÜZ METAFORA DÖNÜŞÜYOR
‘KENDİNE Yolculuk’ isimli çalışmada sağ el bir yüz parçasını tutuyor. Dikkatli bakıldığında bir maskeyi de andırıyor. İnsanın maskeleşen yüzünü çıkarmış. İnsanın kendisini tanıma ve tanımlama aracı olarak kullanılan insan yüzü ve eli bu çalışmasında bir metafora dönüşüyor. İç yolculuğa hazırlanan bir insanın ilk halini anlatmak için. Görünüşün altında yatanlara ulaşma çabası biraz da.
CANER KARAKAŞ KİMDİR?
1981 yılında Erzurum’da doğdu. 2005-2007 yılları arasında Fransa’daki Avignon ve Marseille şehirlerinde sanat eğitimi aldı. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Heykel Bölümü’nden dereceyle mezun oldu. Karakaş, aynı zamanda MSGSÜ Resim-Heykel Müzesinde uzman heykeltraş olarak görev yapıyor.