24 Nisan 2020 22:13

Gecekonduda bir aile: İnsanca barınmak istiyorlar

Üniversiteli Ahmet Kırlı'nın işsiz ve engelli babası, engelli kardeşi ve annesi bir gecekonduda hayata tutunmaya çalışıyor. Ayda 500 lira ile geçinmeye çalışan aile insanca barınmak istiyor.

Kolaj: Evrensel

Reklam

Eda AKTAŞ
Dilek OMAKLILAR
Manisa

Üniversite öğrencisi Ahmet Kırlı, evlerine sadece 500 lira engelli maaşı giren ve gecekonduda yaşayan ailesi için yaşanacak iyi bir ev istiyor. Manisa’nın Kuşlubahçe Mahallesi’nde yaşayan ailesi için yardım talebinde bulunan öğrenci Ahmet Kırlı’nın, maddi imkansızlıklar, işsizlik ve hastalıklar içinde süren yaşamında tek isteği daha iyi koşullarda barınabilmek.

HASTALIK, İŞSİZLİK VE MADDİ SORUNLAR…

Ahmet Kırlı, 22 yaşında ve Uşak Üniversitesi Gazetecilik Bölümü öğrencisi. “Kendim için bir sorunum yok, maddi yönden sıkıntı yaşasam da daha iyiyim” diyor, “Ancak evdekiler, özellikle son bir buçuk yıldır iyice kötüleşti.” Kendisinin de "Ailem bir parça daha rahat yaşayabilsin" diyerek okumaya çalıştığını söyleyen Ahmet Kırlı’nın babası ve kardeşi engelli:

“Babam çocukken geçirdiği kaza sonucu engelli kaldı. Ancak hastane heyeti rapor veremedi. Kardeşim de yüzde 50 engelli. İkisinde de kavrama ve anlama becerileri eksik. Kardeşim de zeka geriliği var ve şu an 19 yaşında, onun raporu olduğu için özel eğitimlerle liseyi bitirdi.”

Babası ve kardeşi için mahkemeden kısıtlama kararı aldığını anlatan Kırlı, “Mahkeme için ruh ve sinir hastalıkları hastanesine başvurduk. Orada yapılan testler sonucu zihinsel engelli olduğu çıktı ve mahkeme buna göre karar verdi. Ancak orası rapor veremeyeceğini söylediği için raporu alamadık. Sadece yazıyı mahkemeye gönderdiler. Engelli raporunu ya üniversite hastanesinden ya da şehir hastanesinden alabileceğimizi söylediler. Babama kısıtlama kararını mahkeme verebiliyor ancak üniversitesi hastanesi rapor vermiyor” diye konuştu.

16 yıldır Manisa’daki evlerinde yaşayan ailesindeki sağlık ve işsizlik problemlerini anlatan Kırlı, babasının 1997 yılında Manisa Belediyesinde işe girdiğini 2016 yılına kadar da taşeron firma aracılığıyla aralıksız çalıştığını söyledi.

Belediyede temizlik işlerinde çalışan babası 2016 yılında işten çıkarılınca da sorunlar büyüyerek devam etmiş. Kırlı, “Babamın, belli bir yıl tazminatı vardı onları alabilmek adına 2017 yılında dava açıldı. Neden işten çıkarıldığını ve tazminatını şirkete sorduğumuzda ise ‘Biz zaten babanı yıllardır idare ettik kendisi çalışamıyordu’ dediler. 17 yıl nasıl idare edilir ki? Yerel mahkeme belediye ve şirkete karşı açtığımız davayı kazandık. Babamın yaklaşık 40-50 bin alacağı vardı ancak mahkeme kararına rağmen vermediler. Daha sonra icraya verdik ve belediye buna itiraz edince dosya Yargıtaya gitti. İki yıl oldu hâlâ Yargıtayda ve sonuç yok” dedi.

"OKUL HAYATIM BOYUNCA ÇALIŞTIM AMA YETMİYOR"

Uşak’ta okuyan Kırlı, ilk gittiği yıl yurt parasını da ödeyemediği için atıldığını ve yurt için verdiği ortalama 300 lirayı da şu an eve verdiğini söyledi. Yemek ve masraflar konusunda yurttan daha az masraf yaptığını söyleyen Kırlı, bursu ve babaannesinin desteği ile okuduğunu belirtti. Kırlı, “Zaten bu dönem çevremde çok iyi durumda olan öğrenci görmedim. Öğrencilerin iyi yaşaması imkansız. Ev kirası, yol masrafı birçok şey Uşak gibi küçük bir yerde bile çok pahalı” dedi.

İLKOKULDAN BERİ ÇALIŞAN ÜNİVERSİTELİ İŞÇİ

Okul hayatı boyunca atölye ve sanayide çalışan Kırlı, birçok kez de iş kazası geçirmiş. “İlkokula başladığımda çalışma hayatım da başladı. Annem kardeşimin durumundan dolayı hiç çalışamadı. Babam işten çıkarıldıktan sonra annem de iş aradı ancak bulamadı. Babam da hiç iş bulamadı rahatsızlığından dolayı” diye konuşan Kırlı, babasının en azından malulen emekli olabilmesi için de çok uğraştıklarını ekledi. Uşak’ta okuduğu için ancak tatillerde ailesine yardımcı olabilen Kırlı, yol parası sorun olunca sıklıkla gidemediğini ifade etti.

"EVİN TADİLAT GÖRMESİ ARTIK İŞE YARAMIYOR"

Geçen yıl, kaldıkları evi kendi imkanlarıyla tadilattan geçirseler de artık kullanılacak durumda olmadığını belirten Kırlı, “Devletten sadece Ramazan ve Kurban Bayramlarında birer koli ve yıllık olarak kömür yardımı geliyor. Onun haricinde kardeşim 18 yaşına basana kadar engelli maaşı da almamıştık. Kardeşime daha sonra engelli maaşı bağlattık ve şu an eve giren tek gelir 500 lira engelli maaşı. O da günümüzde hiçbir şeye yetmiyor. Hayatın bu kadar pahalılaştığı bir dönemde 500 liranın hiçbir şeye yetmeyeceğini herkes bilir. Kardeşimin engelli ve tam bakıma bağımlı olmasına rağmen bakıcı maaşı da verilmedi. Normalde bakıcı ve engelli maaşını alacaktık ve bunun yeterli olacağını düşünüyorduk. Kiraya çıkacak durumumuz yok evin tadilat görmesi de hiç işe yaramıyor” diye konuştu.

Sosyal medyada sesini duyurmaya çalıştığını, birkaç yerden dönüş aldığını ancak gıda yardımında bulunacaklarını söyleyen Kırlı, “İnsanlar gıda yönünden destek oluyor, yemek konusunda bir problem yok ancak yaşadığımız evin durumu kötü. Bu dönemde daha iyi beslenmek için kardeşimin maaşını ve kendi bursumu gıdaya harcıyorum. Çok lüks yerde gözümüz yok, belediyeye başvurularımız hep olumsuz oluyor. Hiçbir şekilde çıkar yolu bulamadık” diyerek ailesinin insani koşullarda yaşayacağı bir evinin olmasını istedi.  

Reklam