23 Mart 2020 11:34

Sendika ve meslek odaları: Halkın sesine kulak verin, yaşamsal talepleri karşılayın

DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, koranavirüs salgınına karşı hükümete çağrı yaparak “Halkın sesine kulak verin, yaşamsal talepleri karşılayın" dedi.

ARŞİV | Fotoğraf: DHA

Paylaş

Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs salgınının Türkiye’de doğru yürütüldüğü ve yeterli önlem alınması noktasında kaygılı olduklarını açıklayan DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, hükümete kamuoyuyla bilgilerin şeffaf bir şekilde paylaşılması çağrı yaptı. “Halkın sesine kulak verin, yaşamsal talepleri karşılayın” talebiyle yapılan açıklamada salgınla mücadelenin toplumsal olarak örgütlenmesi gerektiği vurgusu öne çıktı.

"AYRIMCI YAKLAŞIM GÜVENSİZLİK GETİRDİ"

Salgın hakkında halka yeterli bilgi verilmediği ve şeffaf davranılmadığı için hükümete olan güvenin yok edildiği belirtilen açıklamada, “Hükümetin verdiği bilgilere güvenmeyen halk, doğru bilgi almak için sosyal medyaya yüklendiğinde konu daha da karışık hale gelmiş; yanlış, kasıtlı, teyit edilmemiş bilgiler ortamı kaosa sürüklemiş, vatandaşın panik yapmasına neden olmuştur” ifadeleri kullanıldı.

Salgınla mücadelenin toplumsal olarak örgütlenmesi gerektiğini ifade edilirken konu ile ilgili Çankaya Köşkü’nde yapılan toplantıya başından beri kapsamlı çalışmalar yapan emek ve meslek örgütlerinin davet edilmemesini eleştirildi. Bu ayrımcı yaklaşımlarla ülkenin ve halkın sağlığını onarılmaz bir şekilde tehdit edildiği belirtilen açıklamada, “Cumhurbaşkanı’nın yaptığı açıklamalar toplumda güveni tesis etmemiş, tam tersine sadece sermayeye güven veren, çalışanı, işsizi, esnafı, kriz mağdurlarını, yoksulu yok sayan bu tedbirler devlete olan güvene de son noktayı koymuştur” eleştirileri yer aldı.

ÖNLEMLER ALINMALI

Yaşanan bu krizin nitelikli, eşit, ulaşılabilir, ücretsiz sağlık hizmeti ve toplumsal dayanışma ile az hasarla atlatılabileceğine değinirken şu öneriler paylaşıldı:

  • Bilime, eğitime ve sağlığa daha fazla değer verilmelidir. Sağlık çalışanlarının daha güvende görev yapabilmeleri, morallerinin yüksek tutulması için her türlü imkânın seferber edilmesini talep ediyoruz.
  • Önümüzde kötü örnek oluşturan ülkelerde yaşananlar da dikkate alınarak olası en kötü senaryoya göre eylem planları hazırlanmalı, kriz anında kentin tüm imkânları (mekân, araç, ekipman vb.) kullanılabilmelidir.
  • Mümkün olan işlerde ve işyerlerinde uzaktan çalışmaya geçilmeli, zorunlu mal ve hizmetlerin üretilmediği ve virüsten korunma koşullarının sağlanamadığı tüm işyerlerinde çalışanlar derhal ücretli izne çıkarılmalıdır.
  • Zorunlu mal ve hizmetlerin üretildiği veya gerekli önlemlerin alınabildiği faaliyetini sürdüren işyerlerinde çalışan ebeveynlerden birine ve risk grubunda olanlar ile 60 yaş üstü çalışanlara acil ücretli izin verilmeli; çalışmak durumunda olanların sağlık koşulları için önlemler artırılarak azami düzeye yükseltilmelidir.
  • En düşük emekli aylığı asgari ücret düzeyine çekilmelidir. Koronavirüsle mücadele döneminde 1000 TL destek eklenerek risk grubundaki bu kesimler korunmalıdır.
  • Kamu ve özel sektörde bireysel ve toplu işten çıkarmalar yasaklanmalıdır.
  • Fahiş fiyatlarla fırsatçılık yapanlara göz yumulmamalı, denetimler artırılmalı, fırsatçılık yapanlara yaptırımlar uygulanmalıdır.
  • Alt gelir gruplarının temel gıda ve hijyen maddelerine erişimi için kamu kaynaklarına başvurulmalıdır. Virüsten koruyucu ürün ve malzemeler (maske, kolonya, sıvı sabun vb.) başta dar gelirliler olmak üzere halka ücretsiz dağıtılmalıdır.
  • Yoğun kalabalıkların bir arada bulunduğu mülteci geri gönderme merkezlerinde gerekli tedbirler maksimum düzeyde alınmalı, bu merkezlerde olmayan mülteciler için de alt gelir gruplarıyla benzer şekilde hijyen ve temel gıda malzemesi temini kamu kaynaklarıyla sağlanmalıdır.
  • İşsizlik sigortası ödeneği alabilmek için son üç yılda 600 gün çalışma koşulu virüsle mücadele döneminde 90 güne indirilmelidir. Salgın sürecinde işsizlik maaşı kesilecek olan çalışmayan yurttaşlara bu maaş verilmeye devam edilmelidir.
  • Tüketici, konut ve taşıt kredileri ile kredi kartı borçları ve elektrik, su, doğalgaz ve iletişim faturaları salgın riski boyunca ertelenmelidir.
  • Bu süreçte vatandaşların sağlığa erişimi ücretsiz olmalıdır. Sağlık kurumlarındaki eksikliklerin giderilmeli. Salgın sürecinde, özel sağlık kuruluşları kamu kontrolüne geçirilmelidir.
  • Yerellerde, meslek odası ve sendika temsilcilerinin de içinde yer aldığı kriz masaları kurulmalıdır
  • Cezaevlerinde 3 bin 100 çocuk hükümlü ve tutuklu bulunurken, 780 çocuk ise anneleri ile birlikte cezaevlerinde kalmaktadır. Korona virüsü salgını nedeniyle birçok ülkede cezaevlerinde ayrımsız tahliyeler başlatılırken ülkemizde iktidarın siyasi tutuklu ve hükümlüler dışındakileri kapsayacak bir çalışmayı hızlandırdığını açıklaması kabul edilemez. Yaşam hakkı ve ifade özgürlüğü esas alınarak siyasi tutuklular, gazeteciler, yaşlılar, hasta mahkûmlar, çocuklar tahliye edilmeli, infazlar ertelenmelidir.
  • Sağlık emekçileri için alkışlar yetmez, koruma önlemleri artırılmalı ve ek tazminat verilmelidir.

(Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

BOSCH işçisi yazdı: Sağlığımızla Rus ruleti oynanıyor

SONRAKİ HABER

B/S/H işçileri: Borçlar ve yokluk koronavirüs kadar sıkıntı yaratacak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...