Devrimci Karargah davalarının birleştirilmesi talep edildi

Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) Genel Başkanı Rıdvan Turan ve eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın da aralarında bulunduğu 14'ü tutuklu 22 sanık hakkında "Devrimci Karargâh örgütüne üye olmak" suçlamasıyla açılan dava kapsamında sanıklar ilk kez hâkim karşısına çıktı. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya firari sanıklar Mahir Sayın, Şenay Avcı ve Yaman Yıldız haricinde tüm tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı. Duruşmada tutuklu Avcı, sanıklar için ayrılan bölümün üçüncü sırasında oturdu. Avcı ile diğer sanıklar arasında güvenlik amacıyla bir er oturtuldu. Sanıkların kimlik tespiti ile başlanan duruşmada Cumhuriyet Savcısı, davanın toplanan delillerin daha sağlıklı değerlendirilmesi için İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmekte 2099/213 numaralı '1. Devrimci Karargâh' dosyasıyla birleştirilmesi talebinde bulundu. Savcı, ayrıca firari sanıklar Mahir Sayın, Şenay Avcı ve Yaman Yıldız hakkında zorla yakalama kararı çıkarılmasını da talep etti. Savcının mütalaasının ardından ilginç bir gelişme yaşandı. "Uyuşturucu kaçakçılığı" suçlamasıyla 9 Kasım 2003 tarihinde tutuklanan Urfi Çetinkaya'nın avukatı Arzu Yılmaz, müvekkili adına duruşmaya müdahillik talebinde bulundu. Yılmaz'ın bu talebi söz konusu suçtan direk bir zarar görülmemesi gerekçesiyle müdahillik talebi mahkeme heyeti tarafından reddedildi. Hemen ardından ise, sanık avukatları ve sanıklar savcının davaların birleştirilmesine ilişkin talebine karşı görüşlerini açıkladı.

'BU BİR KOMPLO DAVASIDIR'

Av. Ergin Cinmen, dosyaların hukuki olarak birleştirilebileceği ama bu duruşmada mahkeme tarafından sanıkların en azından ifadesi alınması gerektiğini söyledi. Soruşturmanın başından bu yana sanıkların savunma hakkının ayaklar altına alındığı dile getiren Cinmen, davanın planlandığı gibi bugün ve Cuma günü devam etmesini sanıkların savunmalarını vermesini, bu savunmalar ışığında birleştirme kararının verilmesi gerektiğini söyledi. Av. Ercan Kanar da, 1. Karargâh davası ile kendi müvekkillerinin yargılandığı davanın birleştirilmesinin hukuksal ve bilimsel gerçeklikle hiçbir şekilde uyuşmadığını, birleştirilmenin olabilmesi için fiili ve hukuki irtibatın bulunması gerektiği üzerinde durarak, bu dava ile öteki davanın arasında isim benzerliği dışında başka hiçbir olmaması nedeniyle birleştirme talebinin reddedilmesini istedi. Kanar, "Bu bir komplo davasıdır. Tamamen akılcı ve hukuka uygun olmayan emniyet komplosuyla bir cadı kazanı kaynatılarak bu iddianame hazırlanmıştır. Öyle bir dava hazırlanmış ki devlet politikası ile daha önce devrimcilere işkence yapan bir emniyet müdürü sanık ile bir araya getirilebiliniyorlar" diye konuştu. Diğer sanık avukatlarının ardından söz alan Avcı'nın avukatları da, bileştirme talebine karşı çıktı.

'DEVRİMCİLERİN KATİLİ'

Sanık avukatlarının ardından sanıklardan bazıları da, birleştirme talebine karşı söz alarak talebe çıktı. Davanın siyasi bir dava olduğunu ve öne sürülen suçlamaların tümüyle hiçbir arkadaşlarının ilgisi olmadığını ifade eden TÖP temsilcisi Tuncay Yılmaz, mahkemeye "soruşturmanın başında bir ayıp yapıldı ve 8 aydır savunma için bekliyoruz, aynı ayıbı birleştirme kararı alarak yapmayın" şeklinde konuştu. Yılmaz, "devrimcilerin katili" olarak tanımladığı Avcı'nın dosyasının kendi dosyalarından ayrılması talebinde bulundu.

'AVCI BENİ SORGULADI'

12 Eylül döneminde 3,5 ay boyunca sorguda kaldığını, sorgucularından birinin sanıklardan Avcı olduğunu ve bunun kendisinin de kabul ettiğini söyleyen sanık Necdet Kılınç, "Burada olmamızın asıl sebebi Avcı'nın Haliçte Yaşayan Simonlar kitabıdır. Bu bir komplo davasıdır. Biz kendi yürüttüğünü siyasi faaliyetlerden asla kaçınmayız bunun savunmasını da yaparız. Ama bizim karargâhla ilgimiz yok" derken, TÖP Sözcüsü Oğuzhan Kayseriliıoğlu da, "Bizi yargılayın kendi düşüncelerimizi savunma cesaretimiz var. Bizi mahkeme olarak yargılayın" diye konuştu.

Talebe ilişkin sanık Hanefi Avcı, mahkeme heyetinden söz aldı. İddianamede birçok maddi hata mevcut olduğunu belirterek, "Ben 35 yıldır emniyetçiyim. Birçok terör biriminde çalıştım. Az çok kimin nasıl faaliyet yürüttüğünü bilirim. Ama burada sanık olarak yargılanan insanların birleştirilmek istenen dosya ile ilgileri olmadığı açıktır" dedi.

Savcının talebine ilişkin sanık ve sanık avukatlarının görüşlerinin alınmasının ardından mahkeme heyeti duruşmaya bir saat ara verdi. (İSTANBUL/DİHA)