15 Şubat 2020 11:15
Son Güncellenme Tarihi: 15 Şubat 2020 17:44

DİSK Genel Kurulu: Birlik içerisinde en ileri mücadeleyi örgütlemeliyiz

16. DİSK Genel Kurulunun ikinci günündeki delege konuşmalarında birlikte, daha ileriden mücadele vurgusu öne çıktı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Fırat TURGUT
Vedat YALVAÇ

İstanbul

DİSK’in 16. Genel Kurulunun ikinci günü sendika temsilcilerinin konuşmalarıyla devam ediyor. Genel kurulun ikinci gününde yapılan konuşmalarda birlik ve daha ileriden mücadele vurgusu yapıldı. Konuşmalarda sendikaların dayanışma içerisinde olması, çalışmaların işyerlerine yaslanması, sendikal demokrasinin işletilmesi gerektiğine de dikkat çekildi.

“2020’lerin DİSK’i, Emeğin Türkiye’si” sloganıyla Haliç Kongre Merkezinde yapılan DİSK Genel Kurulunun ikinci gününde delegeler söz aldı. İlk konuşmayı Birleşik Metal-İş Genel Sekreteri Özkan Atar yaptı. 2019’un emekçiler açısından çok zor bir yıl olduğunu dile getiren Atar, “Kapitalizmin global krizi derinleşerek devam ediyor, gelir dağılımı adaletsizliği derinleşiyor, vergi yükü artıyor, emekçilerin acıları katlanarak sürüyor, ekonomik tablo böyle oldukça örgütlenme özgürlüğü gibi demokratik haklar da kısıtlanıyor” dedi.

Bu gelişmeler karşısında DİSK Genel Kurulunun gerçekleştirildiğini dile getiren Atar, “Saldırıların arttığı dönemde bu önemlidir. Bu birliği iki dönem önce yaşamamıştık, bunun olumsuzluğunu da gördük. Bu doğrultuda metal işçilerinin gücünün de sendikamız aracılığıyla konfederasyonumuza katılmasında, genel başkanlık düzeyinde elimizi taşın altına koyma kararı aldık. Bütün sendikalarımız ve üyelerimiz işçi hak ve özgürlükleri konusunda gereklilikleri hayata geçirecektir” diye konuştu.

"BİRLİĞİMİZ DİSK’İ DAHA DA GÜÇLENDİRECEK"

“Bu ülkede üretim yoksa işsizlik olacak, çarklar dönmüyorsa açlık olacak. İnsanların intihar etme noktasına geldiği bir ülkede yaşıyorsak süreci iyi tahlil edip mücadelemizi yürütmemiz lazım” diyen Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan da şöyle konuştu:

“Ekonomik kriz, açlık, bir halkın inkarı, KHK’ler, kayyum atamaları, zorla sendika değiştirmeler, hukuksuzluklar… Ekonomik ve siyasi krizin arttığı bir ülkede yaşıyoruz. Bu zorlu süreçte bir arada olmalıyız. Bu karanlık sürece bir cevap olması gereken bir DİSK olması gerekiyor. Bizim adayımız genel başkanlar düzeyinde bir birlik. Bu umut olan DİSK’i daha da güçlü yapacaktır. Böyle bir DİSK’in mücadeleye daha fazla katkı sunacağından eminiz.”

"DEMOKRASİ İŞÇİNİN EKMEĞİDİR"

İşçi sınıfının örgütlü olmadığı durumda krizin faturasını ödediğini daha önce deneyimlediklerini ifade eden Gıda-İş Genel Başkanı Seyit Aslan, “Bir yandan ekonomik krizin etkileri diğer yandan hak ve özgürlüklere yapılan saldırılar. Demokrasi işçinin ekmeğidir diyoruz. Demokrasiyi sadece işçi sınıfı için değil bütün kesimler için istiyoruz. Dolayısıyla olup bitenlere karşı göz yumamayız. Kayyum demokrasinin başlıca sorunlardan biridir” dedi.

VERGİDE ADALET TEMEL İLKE

Türkiye’nin sermaye açısından tam bir vergi cenneti olduğunu dile getiren Aslan, “Ücretlerimizden aldığımız ürüne kadar vergi ödüyoruz. Vergi adaletsizliği en temel sorunlardan biri. Vergilerin düşürülmesi, vergide adalet hem DİSK’in hem sendikamızın temel ilkesi olacaktır” diye konuştu. Mülteci işçilerin de Türkiye’nin bir gerçeği olduğunu belirten Aslan, “Mülteci işçiler de çarklar arasında sömürülüyor, iş cinayetlerinde ölüyorlar. Tek adam tek parti yönetimi ise Ortadoğu’da barışı, kardeşliği örgütlemek yerine savaşçı politikalara hız veriyor. Bu ülkede savaşlara dur demeden, Suriye’den çekilin demeden asker ölümlerinin önüne geçmek, barışı tesis etmek mümkün değildir. Yol haritamızda barışa katkı sunan çalışmaların yapılması önemli” diye konuştu.

"BÜTÜN SENDİKALARIN ÖRGÜTLENEBİLECEĞİ KOŞULLAR YARATILMALI"

“İktidarla yan yana gelmiş, sermayeyle iç içe geçmiş sendikal anlayışlarla aramızdaki çizgi daha keskin olmalı” diyen Aslan şöyle devam etti: “Diğer konfederasyonlara bağlı sendikalar için, ‘Şu sendikanın başkanı şu kadarlık araba almış, şu sendikanın başkanı şu kadar maaş alıyor’ diyorlar. Bizim konfederasyonumuzda sendikal demokrasiyi tam işlettiğimiz, hep birlikte yola çıktığımız bir dönem olsun. Sendikaların itibarsızlaştırılmasına karşı da fikrimizi açıkça göstermeliyiz.”

"İŞÇİ PROFİLİ GENÇLEŞTİ"

Gençleşen bir işçi profili olduğunu ve kadın işçilerin de önemli oranda arttığını dile getiren Aslan, “Genç ve kadın işçiler arasında örgütlenmenin daha özel bir çalışmayı, gençlerin kadınların DİSK’in içinde görev yapacağı bir çalışmayı mutlaka örgütlemeliyiz. Bütün sendikalarımızın bizim gibi örgütlenme çabası içerisinde olduğunu biliyorum ama daha ilerisini yapmalıyız. Bütün sendikalarımızın örgütlenebileceği koşullarının yaratılmasına vesile olacak bir genel kurul olacağına inanıyorum. Bizler geçmiş mirasımızı almakla birlikte önümüzdeki dönemde sermayeyi geriletecek, yeni kazanımlar elde edecek bir mücadelenin zorunluluk olduğunu biliyoruz. Bu genel kurulun birliğimizi sağlayıp en ileriden mücadeleyi örgütleyecek bir genel kurul olacağına inanıyoruz. Genel kurul DİSK’in yönetiminden üyesine büyük sorumlulukları yüklüyor. En geniş mücadeleyi örgütleme zorunluluğunu üstlenmiş bulunuyoruz” diye konuştu.

"DİSK’İN HER ÜYESİ ÖRGÜTÇÜ OLMAK ZORUNDA"

DİSK’in 180 bini aşkın üyesinin olduğunu ifade eden Cam Keramik-İş Genel Başkanı Birol Sarıkaş, “Ancak 22 sendikamızdan 11’i sözleşme yapamıyor. Cam Keramik-İş örgütlenme çalışması yürütüyor, işçiler tercih ediyor. Ama örgütlenme çalışması yürüttüğümüzde bizimle sözleşme yapmak istediklerinde patron tarafından ya Çimse-İş’e ya da Kristal-İş’e yönlendiriliyor. Bunun sorumlusu tabii ki DİSK değil ama bizim yapabileceklerimiz var. Bizim barajımız 1600. 180 bin arkadaşımızdan her biri örgütçü olmak zorunda. Baraj altında kalan sendikalar kendi imkanlarıyla ayakta durmaya çalışıyor. Bu DİSK’e bağlı tüm sendikaların bir sorunu olmalı” diye konuştu.

"SANAYİ HAVZALARINDA ÖRGÜTLENME BÜROLARI OLMALI"

Sarıkaş ayrıca “Kendi içimizde demokrasiyi gerektiği gibi işletmemiz gerekiyor. Sendikal demokrasi konusunda yeni DİSK yönetiminin gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum. Mali şeffaflık bir başka önemli konu. Biz sorduklarında değil, her zaman aldığımız aidatların hesabını işçilere emekçilere vermeliyiz. Ayrıca DİSK’in sanayi havzalarında örgütlenme büroları olması gerekiyor” dedi.

"DÜNYANIN BÜTÜN İŞÇİLERİ BİRLEŞİN" DÜNDE KALMADI

Kılıçdaroğlu’nun Komünist Manifesto’da yer alan “Dünyanın bütün işçileri birleşin” ifadesini “Dünyanın bütün demokratları birleşin” şeklinde revize etmesine de yanıt veren Sarıkaş, “Biz bir emek örgütüyüz, dünyanın bütün işçileri birleşin dünde kalmış bir cümle değil. Demokrasi de ancak işçinin elleri üzerinde yükselir. Dünyanın bütün işçileri birleşin, biz olmazsak dünya olmaz” dedi.

"SENDİKALARIMIZ DAYANIŞMA İÇERİSİNDE OLMALI"

Devrimci Sağlık-İş Genel Sekreteri Erdoğan Demir ise “DİSK’ten beklentiler yüksek olduğu için eleştiriler yoğun olmuştur. Bizler bu eleştirileri de dikkate alarak hep bir arada yolumuza devam etmek zorundayız” dedi.

Çeşitli yasalarla baraj altında kalan bir sendika haline getirildiklerini belirten Demir, “Bütün iş kollarında yaşanan sıkıntılar sağlık iş kolunda bir miktar daha fazla. Hastanelerde çalışan işçiler başta olmak üzere kadro verildi diyorsa, söz ediliyorsa bu sağlık işçilerinin ve belediye işçilerinin mücadelesiyle olmuştur. Ancak bu içi boş kadronun altının doldurulması için mücadelemizi sürdürmeliyiz. Örgütlenmemiz konusunda bütün sendikalarımıza, konfederasyonumuza görevler düşüyor. Birçok özel hastane, sağlık kurumları, belli bir sermaye grubunun elinde. Fazlasıyla dayanışma beklemekteyiz” diye devam etti.

"DİSK’İN ÇOĞU SENDİKASI TİS YAPAMIYOR, BU BİR SORUN"

Turizm iş kolunun aileleriyle birlikte milyonları temsil ettiğini dile getiren Dev Turizm-İş Genel Başkanı Mustafa Yahyaoğlu ise “Bugün örgütlenme çalışmamızda desteği, dayanışmayı hissetmediğimizi belirtmek istiyorum. 300 bin restoran işçisini sadece İstanbul’da bulacaksınız. Çoğu sigortasız, haftalık izin kullanamıyor, iki haftada bir ücretsiz izin veriliyor. Böylesi bir sektörde sendikanın örgütlenmesini, barajı aşabilmesini ciddiye almıyoruz. DİSK sadece 8 sendikanın toplu sözleşme yaptığı bir konfederasyon olmamak zorunda. Turizm işçileri neden sendikamıza güvenmiyor bunu sorgulamayacak mıyız? Bütün bunları sorgulayarak mücadele etmek zorundayız” diye konuştu.

"YENİ MEDYANIN ÖRGÜTLENMESİNE TALİBİZ"

Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren de şunları söyledi:

“İktidar en büyük operasyonlarını önce medya üzerinde yaptı. 12 Eylül’de açılmayan toplu gazeteci davaları açıldı. Çünkü hakikatin bilinmesini istemiyorlar. Basın-İş olarak bu baskılara karşı direndik. İktidar medya alanının yüzde 99’unu ele geçirmiş durumda. Ama aldıkları her şeyin içini boşalttılar, değersizleştirdiler. Ama yeni medya doğuyor. Biz bu yeni medyanın örgütlenmesine talibiz. Bizlerle aynı değeri taşıyan dostlarımız Türk-İş’e bağlı sendikayı tercih ediyor, onlara da sitemimizi iletiyoruz.”

Dev Maden-Sen Genel Başkanı Tayfun Görgün ise “Bu zor günlerde DİSK kendine yakışanı yaptı, görevini layıkıyla yerine getirmeye çalıştı. İddialı ve güçlü bir DİSK yönetimi ortaya çıkıyor. Savaş ve barış konusunda, ekoloji konusunda görevlerimizi yerine getiremedik. Yeni DİSK yönetimi bu konudaki eksiklerimizi de giderecektir. Bütün kesimleri bir araya getiren bir mücadelede daha ileri adım atmalıyız” dedi.

"İŞYERLERİNİ MERKEZE ALMALIYIZ"

İletişim-İş Yöneticisi Erman Türkmen şunları söyledi: İşyerlerini, sanayi havzalarını merkeze aldığımız bir çalışma tarzı oturtmamak sorunlarımızdan biri. Sendikalarımızla dayanışma içinde, belli bölgelerde ortak çalışma yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Genç işçi kuşaklarıyla sıkı bir bağ kurmamız gerekiyor. Özel bir çalışma planlamamız gerekiyor. İşçi sınıfının mücadelesi bu sistemi yıkıp başka bir sistem kurmak için ele alınmadıkça kısmi başarılar elde etmek bizi birkaç adımdan sonra ilerletmeyecektir.

"YASALARIN DEĞİŞMESİ İÇİN DE MÜCADELE ETMELİYİZ"

Tutuklu olan Genel Sekreter Nihat Demir’in selamını ileterek konuşmasına başlayan Dev Yapı-İş Başkanı Özgür Karabulut ise şunları söyledi: “Krizden en ağır etkilenen sektörlerinden biri inşaat sektörü. Bu saldırılara emek cephesi olarak ciddi bir cevap veremedik. Güçlü sendikalarımızdan oluşacak yönetimin bir cevap yaratacağını düşünüyorum. Onlarca eksiğimiz var ama 22 sendikanın çoğu olanaksızlıklarla yaşıyor. Yeni yönetimden beklentimiz özellikle güçlü bir örgütlenme seferberliği başlatması. TİS yasası ve sendikalar yasasının değiştirilmesi için bir mücadele yürütmemiz gerekiyor.”

Enerji Sen Başkanı Süleyman Keskin, “Daha güçlü bir DİSK yönetimiyle birlikte hareket edeceğiz. Bu güçlü DİSK’i işyerlerinde yanımızda da görmek istediğimizi belirtiyorum” dedi.

Tümka-İş adına yapılan açıklamada, “Birlik beraberlik içerisinde hareket etmeli ve örgütlülüğümüzü büyütmeliyiz” denildi.

"MÜCADELE YALNIZCA EKONOMİK DEĞİL"

Limter-İş Genel Başkanı Kanber Saygılı “İki başkanlar kurulunda da çoğunlukla TİS yapan sendikalarımızın işin içinde olması gerektiğini vurguladık. Güçlü bir yönetim ortaya çıktı ama bizim sorunumuz teknik bir sorun değil, yapısal. Ekonomik mücadelenin yanında siyasi mücadele gibi bir görevimiz de var. Savaş sadece bir yerde olmuyor, işyerlerine de yansıyor” dedi.

Sine-Sen adına yapılan konuşmada “Özgür sinema ve özgür sanat yaratmak bir o kadar zor, örgütlenmek de bir o kadar zor. Özgür sinema, tiyatro ve sanat üretmek DİSK’in tüm yüreğiyle mücadele etmesiyle mümkün. Sendikalar arasında dayanışma ilişkisi mutlaka oluşturulmalı” dendi.

NAKLİYAT-İŞ ADAY GÖSTERDİ

Nakliyat-İş Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu da “Biz birtakım siyasi dayatmalara karşı görev almadık. TÜVTÜRK işçileri, Real işçileri direniyor. Hiçbir DİSK yöneticisi gelmedi direnişlere. Urfa’da bir avuç DİSK üyesi direniş yapıyor. DİSK yönetimi bunu görmüyor. Geçmişin muhasebesi yapılmadığı sürece birlik sağlanmaz. DİSK en zayıf temsiliyetini yaşıyor” dedi. Küçükosmanoğlu, Real işçisi Kader İpek Altınbulak’ı ise DİSK genel başkanlığına aday gösterdiklerini duyurdu.

"SIRASI DEĞİL" ZİHNİYETİ SENDİKALARI SARDI

Güvenlik-Sen Genel Başkanı Serdar Aslan, “Örgütlenmek için 22 sendika bir arada olmalıyız” dedi.

Sosyal-İş Genel Sekreteri Celal Uyar, “DİSK yönetimi sadece DİSK’i yönetmeyecek. Yeni yönetimden talebim sınıf savaşına hazırlıklı olmalarıdır” dedi.

Emekli-Sen Başkanı Cengiz Yavuz, “Siyasal iktidarın lütuf diye sunduğu zamlar sözde sendikacılar tarafından başarı diye sunuluyor. Sendikalar temel güçleri olan grevden çekilmiş durumda. Şimdi sırası değil zihniyeti sendikaları sardı. Bu sıra sendikalara ne zaman gelecek? Ekonomik alan sınırları dışına çıkmıyor. Silkelenip kendimize gelmeliyiz” diye konuştu.

"KADINLAR ALANDA OLACAK"

Delegelerden Nermin Yurttaş “DİSK Ankara Kadın Komisyonu olarak kadına yönelik her türlü baskı şiddet ve emek sömürüsüne karşı mücadele ediyoruz. Alanlarda olduk alanlarda olmaya devam edeceğiz” dedi.

Limter-İş delegesi Hakkı Demirer, “Biz bu kongreye işyerimizden izin alarak geldik. Kongrenin işleyişinin değişmesi, delegelere öncelik tanınması gerekiyor. Niyetin kötü olmadığını ama tarzın yanlış olduğunu düşünüyorum” dedi. Bütün sendikalarla birlikte bir plan yapıp örgütlenmemiz gerekiyor. DİSK’te birlik şart” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Cumartesi Anneleri 777'nci haftada da adalet talebini yineledi

SONRAKİ HABER

BES Adana Şubesi Genel Kurulu: Sınıfla bağımızı güçlendirmeliyiz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...