12 Şubat 2020 13:51

Direniş başlatan Bergama Belediyesi işçileri: Performans bahane, esas neden sendika

İzmir Bergama Belediyesinin AKP'li yönetiminin "performans düşüklüğü" bahanesiyle işten attığı Genel-İş üyesi işçiler, "Belediye önünde başlattığımız eylemi işe alınana kadar sürdüreceğiz" dedi.

Fotoğraf: Evrensel

Reklam

Dilek OMAKLILAR
İzmir

AKP’li Bergama Belediyesi DİSK’e bağlı Genel-İş üyesi 3’ü kadın 4 işçiyi performans düşüklüğü gerekçesiyle işten çıkardı. İşten çıkarılan Nazlı Deniz Tan, Alev Çakır ve Gonca Çetin “İşimizi istiyoruz” yazılı yeleklerle belediyenin önünde eyleme başladı. Performansın bahane olduğunu, esas nedeninin Hizmet-İş’e geçmeyi reddetmelerinin olduğunu söyleyen işçiler işe geri dönene kadar mücadele edeceklerini söyledi.

Bergama Belediyesinin işten çıkardığı 3 işçi önceki gün “İşimizi istiyoruz” yazılı yeleklerle belediye önünde eyleme başladı. Performans yetersizliğinin gerekçe gösterildiğini belirten işçilerden Alev Çakır, direnişlerini sonuna kadar sürdüreceklerini belirtti. 9 yıldır yazı işlerine bağlı evrak kayıt servisinde çalışırken Genel-İş 4 No’lu Şube’ye üye olduğu için baskılar gördüğünü belirten Alev Çakır, süreci şöyle anlattı: 10 sene sonra AK Parti Bergama Belediyesini aldı. AK Parti geldikten sonra hem memur arkadaşlara hem de işçi arkadaşlara kendi yandaş sendikalarına geçmeleri konusunda ciddi baskılar uyguladılar.

"ZORLA YAPTIRILAN İZİNDEN SONRA BAŞKA YERE SÜRÜLDÜM"

Kendilerinin Hak-İş’e bağlı Hizmet-İş’e geçmeleri yönünde baskıların her geçen gün arttığını ifade eden Çakır, “Öncelikle yıllık izinleri zorla kullandırarak başladılar. 5 yaşında çocuğum olduğu için, gerek onun ihtiyaçları gerekse kendi ihtiyaçlarım için düzenli olarak izin kullanıyordum. Kalan 18 günlük iznimi kışa saklamıştım çünkü çocuğum kış aylarında ciddi enfeksiyonlar kapıyor ve benim o dönem izne daha çok ihtiyacım oluyordu. İşveren tarafı ise ağustos ayında izne çıkmam konusunda ciddi şekilde baskı yaptı” dedi. İzinden döndükten sonra yerinin değiştirildiğini ifade eden Çakır, “İşime geri döndüğümde yerime başka birinin atandığını gördüm. Yaklaşık 1 hafta bekledim. Sonra Arşiv Müdürlüğü diye bir birim kuruldu, AKP döneminde kuruldu fakat öyle bir müdürlük ki ne müdür ne bir personel ne masa ne de bilgisayar var. Ama yıldırılmak, sürgün edilmek istenilen personel o tarafa atanır ve bir şekilde gitmeleri beklenir. Dolayısıyla beni oraya sürdüler. Sonra açıktan ‘Sendikanı değiştirecek misin, değiştirmeyecek misin’ diye sordular” diye konuştu.

"ALINAN SİYASİ KARARA KARŞI DİRENECEĞİZ"

Arşiv Müdürlüğünde ekim ayından bu yana bekletilen ve geçtiğimiz hafta cuma günü bir tebligat alarak iş akdinin feshedildiğini öğrenen Çakır, bu haksızlığa karşı mücadele edeceklerini söyledi. Belediye başkanının yerel bir radyoda kendilerini hedef gösterdiğini dile getiren Çakır, “Siyasi tetikçi olduğumuzu söylüyor. Hiçbir siyasi partiye üyeliğim yok. Yapacağı işlere engel olduğumuzu dile getirdi. Tamamen ideolojik, siyasi bir karara karşı direniş başlattık. Direnişimizi de işe geri dönene kadar sürdüreceğiz” dedi.

“İNSANLARIN EKMEĞİYLE DEĞİL KENTİN SORUNLARIYLA UĞRAŞSIN”

Dikili ve Bergama Demokrasi Platformları, Dikili Kadın Platformu, Bergama Çevre Platformu, Dikili Kültür ve Çevre Platformu, DİSK, Tüm-Bel-Sen ve Eğitim-Sen, direnişteki Bergama işçilerini ziyaret ederek destek verdi.

Bergama Belediyesinin önünde gerçekleşen destek ziyaretinde ilk olarak Dikili Emek ve Demokrasi Platformu tarafından basın açıklaması okundu. Tüm Bel-Sen Temsilcisi Gülay Demir tarafından okunan basın açıklamasında, “AKP’li Belediye Başkanı Hakan Koştu ve belediye yönetimi DİSK Genel-İş üyesi 3 kadın arkadaşımız Nazlı Deniz’i, Gonca’yı ve Alev’i işten çıkardı. İşlerine haksız yere son verilen arkadaşlarımızı hak ve ekmek mücadelesinde asla yalnız bırakmayacağız. Yerel yönetimler insanların ekmeği ile değil, kentin sorunları ile uğraşmalı” dedi.

Bergama Demokrasi Platformu adına yapılan basın açıklamasında ise Eğitim-Sen Baş Temsilcisi Şirin Ural konuştu. İktidara geldikleri günden beri çalışanlarına karşı uyguladığı hukuksuz uygulamalarla gündemden düşmeyen Bergama Belediyesi yöneticilerini eleştiren Ural, “Alanlarında başarılı müdürler ve tecrübeli personeller partizanca bir yaklaşımla sürgün edilmişlerdir. Avukata ihtiyaç var diyerek yeni bir avukat alındıktan sonra Tüm-Bel-Sen üyesi mevcut iki avukat arkadaşımızın sözleşmesi feshedilmiştir. Hayali müdürlükler kuran belediye başkanı kütüphane çalışanını aylarca temizlik deposunda, insanlık dışı ortamda tutarak sözleşmesini feshetmiştir” diye konuştu.

“BU UYGULAMALARIN TOPLUM VİCDANINDA YERİ YOKTUR"

Açıklamada ayrıca belediye başkanının, belediyenin çevre davalarından çekilerek aynı zamanda Bergama’nın doğasını, havasını, suyunu, kısacası kent insanının sağlıklı bir şekilde yaşamasını sağlayan ne varsa hepsine birden düşman olduğunu kanıtladığı dile getiren Ural, “Belediye Başkanı halkının değil, maden şirketinin belediye başkanı olmayı yeğlemiştir. Son icraatı bu kış gününde 3 emekçi kadın arkadaşımızı ve konusunda uzman, bölgenin tek kıdemli yüzme öğretmenini işten atmak olmuştur. Bu insanlık dışı uygulamanın ne çalışma hukukunda ne de toplum vicdanında yeri yoktur. Onların maruz bırakıldığı hukuk ve insanlık dışı uygulamayı kınıyor, emekçi kardeşlerimiz haklarını geri kazanana kadar yanlarında olacağımızı buradan kamuoyuna duyuruyoruz” dedi.

ÇORBA DAĞIRILDI, NÖBET DESTEĞİNE KARAR VERİLDİ

Yapılan açıklamaların ardından Bergama Demokrasi Platformu adına Bergamalı kadınlar tarafından yapılan çorba, gelenlere dağıtıldı. Bergama Demokrasi Platformu ve Dikili Emek ve Demokrasi Platformu tarafından, belediye önünde hakkını arayan 3 kadın işçiye her gün nöbet desteği verilmesine karar verildi.

Reklam