31 Ocak 2020 10:50

TMMOB İzmir İKK'den Urla ve Çeşme açıklaması: Bu acele karar rant için

TMMOB İzmir İKK Çeşme ve Urla’daki 511 adet taşınmazın acele kamulaştırılması kararına ilişkin basın toplantısı düzenleyerek, “Rant politikaları ile yargı sürecinde mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.

Fotoğraf: Evrensel

Reklam

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK), geçtiğimiz hafta Resmi Gazete’de yayımlanan Çeşme ve Urla’daki 511 adet taşınmazın acele kamulaştırılması kararına ilişkin basın toplantısı düzenleyerek, “Rant politikaları ile yargı sürecinde mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. 

Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi’nde gerçekleştirilen basın toplantısını Şehir Plancıları Odası İzmir Şube Başkanı Özlem Şenyol Kocaer okudu. Kocaer,  Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim” bölgelerinin amacının ve işlevinin, “tarihi ve kültürel değerlerin yoğun olarak yer aldığı ve/veya turizm potansiyelinin yüksek olduğu yöreleri korumak” olarak belirtilmesine rağmen bu konuda yaşananların “Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim” Bölgesi ilan etmenin karşılığı doğal alanların imara açılmasının göstergesi olduğunu belirterek, “Doğal, tarihi veya tarımsal önemleri nedeniyle korunması gereken alanlara dair, rant çevrelerine ait yatırımların önünü açması, bunu kolaylaştıracak kararların alınması ve bu doğrultuda planların onaylanmasını sağlamak için kullanılmak üzere turizm alanı statüsü bir araç olarak kullanılmaktadır” dedi.

"KAMULAŞTIRMA KARARI PEŞKEŞ AMACINI TAŞIYOR"

Kamulaştırılacağı ilan edilen parsellerin bir kısmının tarım alanlarında ve doğal sit alanlarında, kalan kısmının da el değmemiş doğal alanlarda kaldığını dile getiren Kocaer, “Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi olarak ilan edilmesinin bilimsel hiçbir gerekçesi bulunmamaktadır. Çevre Düzeni Planı ve Nazım İmar Planlarında koruma alanlarında yer alan bu parsellerin nasıl bir kullanıma dönüştürüleceği, nasıl bir kamu yatırımının gerçekleştirileceği belirtilmeksizin acele kamulaştırma kararının alınması endişe uyandırmaktadır. Daha önce, benzer bir yolla kamulaştırılıp sonrasında plan onama yetkisine sahip kurumlar eliyle yapılan planlarla arazilerin rant değerinin artırıldığını ve bazı sermaye gruplarına peşkeş çekildiğini biliyoruz. Suudi yatırımcıların bu bölgeye ilişkin “Yeni Çeşme” projesinin görselleri geçtiğimiz gün basında ortaya çıktı. Bütün bunlar açıkça acele kamulaştırma kararının peşkeş amacı taşıdığını göstermektedir” dedi. 

Acele kamulaştırma işleminin yönetmelikler gereğince sadece yurt savunması ihtiyacı ve olağanüstü koşullarda uygulanabilen bir işlem olduğunu söyleyen Kocaer, hukuki mücadele vereceklerini ifade etti. “Ranta dayalı ekonomiden beslenen AKP iktidarının yeni hedefi İzmir ve çevresidir. Buna ilişkin birçok rant projesini hayata geçirmek için çalışmalar yapıldığını biliyoruz. Bu politikalar hayata geçirildiğinde gelecek kuşaklara, tarihi, kültürü, doğal yaşam alanları ve kent kimliği yok edilmiş bir İzmir bırakma olasılığımız yüksektir” diye konuşan Kocaer, hukuki mücadelenin yanı sıra tüm İzmir halkını, meslek kuruluşları, emek örgütlerini ve yerel yönetimleri de İzmir’e sahip çıkmaya davet etti. (İzmir/EVRENSEL)

Reklam