24 Ocak 2020 13:35

TGC'den Uğur Mumcu'nun ölüm yıl dönümünde etkinlik: Gazeteci olmak, gazeteci kalmak

TGC, Uğur Mumcu'nun katledilişinin yıl dönümünde “Türkiye’de Gazeteci Olmak, Gazeteci Kalmak” etkinliği düzenledi. Toplantıda gazetecilerin basın kartlarının iptal edilmesine de tepki gösterildi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) gazeteci ve yazar Uğur Mumcu'nun katledilmesinin yıl dönümünde Burhan Felek Konferans Salonu'nda “Türkiye’de Gazeteci Olmak, Gazeteci Kalmak” etkinliği gerçekleştirdi. Moderatörlüğünü TGC Başkanı Turgay Olcayto’nun yaptığı etkinlikte konuşmacı olarak T24 yazarı Aydın Engin,  TİHV Başkanı ve Evrensel yazarı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yetvart Danzikyan ile gazeteci ve yazar Altan Öymen Katıldı. Panelde, Evrensel çalışanlarının tamamının sarı basın kartlarının iptal edildiği hatırlatılarak "Bu olumsuz gelişmelerden geri adım atılmasını ve ayrıntılarının paylaşılmasını, meslektaşlarımızın kartlarının iade edilmesini istiyoruz" çağrısı yapıldı.

"BU HUKUKSUZLUKTAN VAZGEÇİLMESİNİ İSTİYORUZ"

Saygı duruşuyla başlayan toplantı, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş'in açılış konuşmasıyla devam etti. Basın üzerindeki baskılara değinen Güneş, 11 bin 157 gazetecinin işsiz olduğunu söyleyerek, "Toplamda beş yılda basın kartı iptal edilen meslektaş sayımız 3 bin 804. 15 Temmuz 2016'dan sonra da milli güvenlik gerekçesiyle basın kartı iptal edilen meslektaş sayımız 685. 91 meslektaşımız da tutuklu" dedi.

Gazetemiz çalışanlarının basın kartlarının iptal edilmesini de dikkat çeken Güneş, "Evrensel Gazetesi çalışanlarının tamamının sarı basın kartları iptal edildi. Biz cemiyet olarak bu kartların iptalinin gerekçesinin en kısa sürede açıklanmasını istiyoruz. Kapalı kapılar ardında yapılan komisyon toplantılarında hangi gerekçeyle bu kararın alındığını bilemiyoruz. Bunların da şeffaf bir şekilde medyayla paylaşılmasını istiyoruz. Bu olumsuz gelişmelerden geri adım atılmasını ve ayrıntılarının paylaşılmasını, meslektaşlarımızın kartlarının iade edilmesini istiyoruz. Bu hukuksuzluktan vazgeçilmesini istiyoruz" diye konuştu.

"TÜRKİYE ARTIK BU ÖLÜMLERDEN UZAK DURMALI"

TGC Başkanı Turgay Olcayto, Uğur Mumcu'nun ölümünün yıl dönümü olduğunu belirterek, "Ocak ayı gazeteciler adına kötü bir ay. Metin Göktepe, Hrant Dink, Uğur Mumcu bu ay içinde katledildi. Şubat ayında Abdi İpekçi'yi anacağız. Anmakla yetiniyoruz çünkü faili meçhul dosyalar bir türlü tozlu raflardan meclise inemedi. Kimin, neden, hangi etkenlerle kimler tarafından öldürüldüğünü bilemiyoruz. Sadece anmalarla vakit geçiriyoruz. Bazı medya kuruluşları hâlâ arkadaşlarımızı hedefe koymakta. Vicdanları hiç sızlamıyor ve bunu sık sık da yineliyorlar. Mesela bakın Hrant'ın ölümünü hatırlıyorum. O kadar çok Hrant'ı hedefe koydular ki öldüğü değil öldürülmemesi sanki bir mucizeydi. O güzel arkadaşımızı aramızdan aldılar. Uğur Mumcu, Türk medyasında önemli bir figürdü. İyi bir araştırmacıydı. Meclis kütüphanesini en çok kullanan gazeteciydi. Onu da hain bir pusuda katlettiler. Türkiye artık bu ölümlerden uzak durmalı. Ama nasıl duracak, sistem değişecek herhalde. Demokrasiye ulaşmanın yolunu bularak" dedi.

"ARAŞTIRMACI GAZETECİLİĞİN BAYRAĞINI EN YUKARIDA TUTMUŞ BİR GAZETECİ"

T24 yazarı Aydın Engin, Uğur Mumcu ile anılarından bahsetti. Engin, "Biz Uğur Mumcu'yla aynı gün aynı saatte gazeteciliğe başladık. Profesyonel gazeteciliğe 12 Mart karanlığında başladık. Uğur Mumcu araştırmacı gazeteciliği yapanlardan belki ilki değildi ama en iyisiydi. Uğur Mumcu araştırmacı gazeteciliğin bayrağını en yukarıda tutmuş bir arkadaşımızdır" diye konuştu.

"BİZİM GAZETECİ KALANLARA ÇOK İHTİYACIMIZ VAR"

TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı şunları söyledi:

"Araştırmacı gazetecilikte hiç hoşlanmayacağımız, sizin dünya  görüşünüz çok aykırı durumlarla karşılaşabilirsiniz. Eğer gazeteciyseniz kamuoyu ile paylaşmanız gerekir. İşkence suçunun ortaya konulması da kamuoyu yararına, insanlık yararınadır. O yüzden bizim gazeteci kalanlara çok ihtiyacımız var. Gazetecilere çok ihtiyacımız olduğunu özellikle 2016-2017 döneminde gördük. Bütün basın kuruluşlarının baskı altına alındığı, kapatıldığı bir dönem yaşandı. Basın organlarının kapatılması döneminde biz insan hakları savunucuları dökümasyon görevini yerine getiremedik. O dönem bizim için sessizlik dönemi. Ben araştırmacı gazeteciler şahsında Uğur Mumcu'yu saygıyla anıyorum."

"SORUŞTURMALAR DEVLETİN BİLGİSİ DAHİLİNDE İLERLEMİYOR"

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yetvart Danzikyan da ocak ayında katledilen gazeteci Hrant Dink'in dosyasında 13 yıldır hiçbir ilerleme olmadığını söyledi. Danzikyan, "Devlet Hrant Dink'in öldürüleceğini bir yıldan önce biliyordu. Ne yaptı derseniz hiçbir şey yapmadı. Uğur Mumcu, Hrant Dink'in tablosu biraz daha derin ve karanlık ama devletin bilgisi dahilinde ölüdürüldüler. Soruşturmalar devletin bilgisi dahilinde ilerlemiyor. Ama ikisi de gazeteciydi, gazeteci oldular, gazeteci kaldılar ve gazeteci olarak öldürüldüler. İki gazetecinin anıları önünde saygıyla eğiliyorum" dedi.

"GAZETECİLİK ZOR DÖNEMLERİNİ YAŞIYOR"

Gazeteci ve yazar Altan Öymen de gazeteciliğin zor dönemde geçtiğini vurgulayarak "Bugün evet gazeteciler öldürülmüyor. Şimdi gazeteciler hapse giriyor. Mesela önceden gazeteciler ceza kesinleşene kadar hapise atılmazdı, şimdi ise tutukluyorlar daha sonrasında suç uydurmaya çalışıyorlar" diye konuştu. (MEDYA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Tarla kuşuydu Juliet: Aşk için ölmeli mi?

SONRAKİ HABER

Bursa Akwel'de patron sendikayı tanımak zorunda kaldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...