15 Ocak 2020 23:22

Türkçe şiirleri Kürtçe okumak

Önder Birol Bıyık, Çayan Okuduci'nin Türkçeden Kürtçeye çevirdiği şiirlerden oluşan "Helbestên Hevçerx Yên Tirkî" kitabını yazdı.

Çayan Okuduci'nin "Helbestên Hevçerx Yên Tirkî" kitabının kapağı

Paylaş

Önder Birol BIYIK

Ne güzel, şiirli bir sözdü oysa “Yaşasın halkların kardeşliği!..” Uzun zamandır duymuyor, hissetmiyoruz. Devletin ve iktidarın eli sopalı dolaştığı bir coğrafyada kardeşleşmek, fermandan ve fetvadan sonra başlıyor. Başlayabilirse... Kültürden yana suyu bol toprakların efradıyız ama akacak pınarları yok. Her biri yer altının derininde azala azala devinip duruyor.

Erkin, yasak dediğini sanat, edebiyat, şiir aşıp yarının düzüne çıkarabilir mi peki? Edebiyat belki bugünden yarına bir coğrafyanın kaderini belirleyemez ama Sheakspeare’in deyişiyle “Bir ulusun türkülerini yapanlar, yasalarını yapanlardan daha güçlüdür.” Sanatın, edebiyatın, şiirin tılsımlı gücü zaman içinde kendini elbet kalıcı kılar.  Antik Yunan deyince, kaçımız biliyor ki, Perikles’in, Solomon’un, Theseus’un adını... Homeros, Sofokles, Aristo eserleriyle yaşıyor ama...  

YİRMİ ŞAİRİN ŞİİRLERİ TÜRKÇEDEN KÜRTÇEYE ÇEVRİLDİ

Sanatın, edebiyatın gücüne inanmak gerekir. Şair Çayan Okuduci de belli ki, bu güce inanlardan... İnanmış ki, ana dili Kürtçeye, Türkçenin yaşayan şairlerinden şiirler çevirerek özgün bir çalışmaya imza atmış. Okuduci, Helbestên Hevçerx Yên Tirkî adlı çeviri şiir çalışmasında, Hilmi Yavuz, Haydar Ergülen, Enver Ercan, Metin Cengiz, Lokman Kurucu, Şeref Bilsel, Yavuz Özden, Altay Öktem, Mustafa Köz, Celela Soydan, Kadir Aydemir, Selenay Kübra Koçer, Efe Duyan, Cüneyt Uzunlar, Yaprak Öz, Gökçenur Ç, Selahattin Yolgiden, Tunca Çaylant, Müesser Yeniay, Çağla Meknuze, Naile Dire gibi farklı kuşaklardan yirmi şairin şiirlerini Türkçeden Kürtçeye çevirmiş.   

Türkçeden Kürtçeye şiir çevirisi olarak basılmış başka kitap var mı, bilmiyorum ama kitap, birçok sorgulamayı da beraberinde getiriyor. Böyle bir çalışmaya sevinmeli mi, üzülmeli miyiz, sormadan edemiyor insan kendine. Sorunun dramatikliği, yüzyıllardır iç içe yaşayan halkların dillerinin bu kadar birbirinden uzak, çeviriye muhtaç hale gelmiş olmasında saklı. Ülkemizde onlarca dil var ama bu dillerin kültürü, edebiyatı, folkloru egemen ulus zihniyeti tarafından sadece birer asimilasyon nesnesine indirgenmiş vaziyette.

YAŞAMAKTAN SÖZ EDERKEN KELİMELERİMİZ KARDEŞ OLAMIYOR

Oysa dünyanın başka ülkelerinde kimlikler bu kadar ayrıştırılmış, diller böylesine yasaklı ve birbirine uzak değil. 11.5 milyon nüfusa sahip küçük bir Avrupa ülkesi olan Belçika’da Hollandaca, Almanca, olmak üzere üç resmi dil var mesela. Üstelik resmi diller bölgelere göre değişiyor. İsveç’te resmi dil İsveççe ama İsveç Finleri Fince konuşuyor. Diğer azınlık dilleri olan Meankieli, Sami, Romanca ve Yidiş dillerine kanun hükmünde yasak koymak kimsenin aklına bile gelmiyor. Katalan ve Bask sorunuyla gündemden düşmeyen İspanya’da İspanyolcanın yanında, Barcelona ve çevresinde Katalanca, Bilbao ve çevresinde Baskça özgürce konuşuluyor. Birbirlerinin dillerini anlıyorlar, kültürlerine zincir vurmuyorlar.  Oysa asırlardır birlikte yaşamaktan söz ederken kelimelerimiz bile kardeş olamıyor bizim.

Bu coğrafyada yüzyıllardır bir Kürt edebiyatının varlığından bile bihaberiz. Öyle ya, kaç kişi biliyor ki, Kürt edebiyatının köşe taşları Ehmedê Xanî’yi, Melayê Cizîrî’yi, Feqiyê Teyran, Erebê Şemo’yu, Fêrîkê Usiv’i? Kendi dillerinden okumayı geçtik, doğru düzgün çevirileri bile yok. Onca edebiyat dergisinde Türkçe dışında yerleşik başka bir dile rastlayamıyoruz. Kimi dergilerde İngilizce, Fransızca, İspanyolca gibi batı dilleri, hem ana dillerinde hem çevirileri ile yer alıyor ama Kürtçe, Lazca, Ermenice, Rumca şiirler görmüyoruz. Böyle bir edebiyat var mı, ondan bile haberimiz yok. Ben söyleyeyim, evet, var. Ararsanız bulursunuz. Edebiyat dünyası aramıyor, edebiyatın devlet ve iktidarın ötesinde bir alan olduğu, aforizmik yazılarda iyi bir belagat örneğinden ibaret sadece.

DÜNYALI DUYARLILIĞI HEMEN HİSSEDİLİYOR

Çayan Okuduci bunu dert etmiyor. Türkçe şairleri, Vedat Aydın’ın deyişiyle “Memesinden süt emdiği kadının” diline çevirmeyi görev biliyor. Kardeşliğin dilde başladığına inanıyor çünkü.  Aslına bakarsanız, şairin şiirlerinde de var bu kavrayış. Şiirden Yayınları tarafından yayımlanan, Travesti At ve Ecmain kitaplarında ötekinin şiirini yazarken, kimliklerin hakkını bilerek onun ötesine taşmış bir dünyalı duyarlılığı hemen hissediliyor.

Helbestên Hevçerx Yên Tirkî, Türkçe edebiyatı takip eden Kürt edebiyatseverlerinin, Türkçe şiirleri bir de kendi dillerinde tadına varma çabası... Özel ve kıymetli bir çaba... 

ÖNCEKİ HABER

Kadına şiddet davasında sanık ve avukatı şiddete devam etti

SONRAKİ HABER

Norveç’ten yurt dışı askeri operasyonlara 32 milyar kronun üzerinde harcama

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...