30 Ekim 2012 10:32

Seyirciyi ‘gözaltındaki şahıs’ yapan bir oyun: Bizde yok

Sevda Aydın

-Hayır bizde yok...

Bu diyaloğu gözaltında çocuğunu kaybeden pek çok anadan duydunuz. Cumartesi Anneleri bu hafta 396. kez çocuklarının kayboluşlarının hikayelerini anlattılar. Ve yine bu diyalog defalarca o meydanda tekrarlandığı gibi yine tekrarlandı. Bunun bir tesadüf olmadığını artık herkes biliyor. İnkar edilecek bir yanı kalmadı. O kadar gerçek ki ve o kadar farkında ki herkes bu ülkede devlet eliyle kaybedilenlerin, öldürülenlerin olmadığını savunacak tek bir insan bile yok.
Biliyoruz ama unutuyoruz. Bilip de susmak, görüp de kafa çevirmek ne yazık ki bu ülkenin acı bir gerçeği. Böylesi konularda bile küçücük de olsa toplumun farkındalığını arttırabilecek işlere ihtiyacı olan bir ülkeyiz. Tiyatro Artı da bunun bilinciyle hayatın en gerçek sahnesinden tiyatrodan başlamış kolları sıvamaya. Ekibin yeni oyunu ‘Bizde Yok’ gözaltı süresinde yaşanılanlardan yola çıkarak ‘90’lı yılların hafızalarımızda kalan perdesini aralıyor.
Seyirciyi oyunun bir parçası değil, direkt ‘gözaltındaki şahıs’ yapan bir metinin içindeyiz. Mekan Artı’nın fuayesinde başlıyor ‘kabusun’ ilk dakikaları. Salona girmeden önce siyah bir bantla gözleriniz bağlanıyor. Ekipten birileri gelip sizi hücreye götürüyor. Bıraktıkları yerde öylece durup, gözünüzü perdeleyen karanlığa ve yaklaşan sese kulak veriyorsunuz. Avına düşmüş bir avcı gibi yaklaşan birinin varlığını duyumsuyorsunuz. Ona verilen ‘yetkiye dayanarak’ devleti temsilen başlıyor görevine. Kulağınıza gelen soluğun, ileride başka birine vuran vücut olduğunu hissediyorsunuz.

‘ÖLÜMDEN DAHA BETER KAYIP’

İzlemekle ‘içeride’ olmak arasındaki farkı yaşatan bir tedirginliğin tam ortasındasınız.  Kıpırdayamadan, göremeden kalmış, kıstırılmış hissediyorsunuz kendinizi. Kaderinizin hiç tanımadığınız ve tanımak da istemeyeceğiniz birinin elinde olduğunun yankılarına arasında dışardan bir annenin sesi ekleniyor. Cevap halihazırda duruyor; ‘Hayır bizde yok’...
Tiyatro Artı’nın ‘Bizde Yok’u üç ayrı bölümle oynanıyor. İlk bölümde yaşadığımız gözaltı sürecinin etkisiyle ikinci bölüme geçiyoruz. Gözaltında kaybedilen üç gencin monoloğunu dinliyoruz. Son bölümde bir Cumartesi Annesi geliyor önümüze.
Gözü yaşlı annenin tek cümlesi takılı kalıyor dudaklarınızda ‘ölümden daha beter kayıp’ Seyirciye izlediği oyunu yaşatacak bir tarzla oynanıyor ‘Bizde yok’. Özel tiyatroların yenilik arayışlarından doğan bu yöntemle son dönemlerde sıkça karşılaşıyoruz. Yeni sezon oyunları arasında başka örnekleri de olan bu yöntemi Tiyatro Artı ‘Takip’ ve ‘Üç Kişi’ adlı oyunlarında da sergiliyor.
Ufuk Tan Altunkaya’nın yazıp yönettiği oyunda Bayhan Ekici, Cihan Esen, Cihat Süvarilioğlu, Demet Ergün ve Efe Can Erdal rol alıyor. ‘Bizde yok’un hikayesinin içinde olmak isteyenler  29, 30 ve 31 Ekim, 20.30’da. Mekan Artı’da olabilirler. (İstanbul/EVRENSEL)


KÜNYE

Metin-yönetim: Ufuk Tan Altunkaya
Proje Koordinasyon: Didem Kaplan
Teknik Yönetim: Zeki Elveriş
Video Tasarım: Murat Huvaj
Müzik: Fatih Göksel Aydoğduoğlu
Oyuncular: Bayhan Ekici, Cihan Esen, Cihat Süvarioğlu, Demet Ergün, Efe Can Erdal

Evrensel'i Takip Et