Denizli'de emekçilere asgari ücreti sorduk: Günlük 10 TL çocuğun harçlığı bile değil
Denizlili emekçiler, “Artık hesap yaparak işin içinden çıkamıyoruz. Günlük 10 lira bir çocuğun harçlığı bile etmiyor. Temennimiz o ki 2020 yılında tükettiğimiz şeylere zam yapılmasın” dedi.
Fotoğraflar: Evrensel
Mükerrem YOLLU
Deniz İPEK
Denizli
Denizli’nin Karaman ve Sevindik mahallelerindeki pazar yerlerinde ve işçi servis duraklarında yeni asgari ücrete yapılan zammı ve emekçilerin 2020 yılından beklentilerini sorduk. Hesap yaparak işin içinden çıkamadıklarını anlatan Denizlili emekçiler, “2020 yılında ancak 24 saat çalışırsak hayatta kalabiliriz. Umudumuz tükettiğimiz şeylere artık zam yapılmaması” dedi.
2 bin 324 TL olarak belirlenen asgari ücretin hiçbir ihtiyacı karşılamadığını belirten Bilal Özdemir, “Faturaları ödüyorsunuz ama hiçbir lokma yemiyorsunuz, çocuğunuza hiç mama vermiyorsunuz. Şartlar ortada, gerçekten jest oldu: Günlük 10 TL. 10 TL ile ne alınır ki? En uygun ürünün kilosu üç dört liradan başlıyor bugün pazarda” dedi.
Pazar yerinde görüştüğümüz Fethiye isimli bir kadın da ev kiralarının en az bin liradan başladığını, asgari ücret zammının yeterli olmadığını söyledi: “Üç tane de çocuk olduğunu düşünün. Ne oldu, para yok! Doğal gaz almış başını gitmiş, elektrik, su... Bir asgari ücretle asla geçinilmez. Evde üç kişi çalışırsa eh idare eder.”
"PAZAR ENFLASYONU İLE TÜİK ENFLASYONU FARKLI"
Yapılan zammın herkes gibi kendisi için de beklentilerin uzağında kaldığını söyleyen asgari ücretli işçi Serkan da “Zammın işçiler açısından daha iyi olmasını bekliyorduk ama maalesef ekonomik şartlar gereği böyle oldu. Hükümetin de patronlarla oturup bunu belirlemesi sonucu tabi yetersiz kalıyor keşke daha iyi olabilseydi” dedi.
Enerji fiyatlarındaki artışın asgari ücretin üç dört katı düzeyde olduğunun altını çizen bir başka vatandaş ise “TÜİK'in kendi açıkladığı bir kişinin geçinebileceği rakam asgari ücretin üzerinde. Dört kişilik bir aileyi düşünürseniz geçinmesi çok zor. Açıklanan enflasyon devletin enflasyonu, pazardaki artış farklı” diye konuştu.
Asgari ücret tartışmalarının yıllardır değişmediğini ifade eden balıkçı Mehmet ise tartışmanın aynı fakat durumun daha kötü olduğunu söyledi: “AKP de olsa aynı, Demirel de olsa aynı, Ecevit de olsa aynı. Ama şu da var, eskiden geliyordu adamlar ‘Çek iki kilo üç kilo balık nasıl olsa yenir’ diyordu. Fakat şimdi adam yarım kilo balık zor götürüyor evine.”
Güzel Sanatlar Lisesi'nde okuyan Alperen de annesinin de babasının da asgari ücretle çalıştığını belirterek, “Biz küçük bir aile olmamıza rağmen yetmiyor. Asgari ücrete ne kadar zam yapılırsa giderlere yapılan zam daha fazla artıyor. Bu zammın insanları rahatlatacağını düşünmüyorum. Kaşıkla geliyor sürahi ile gidiyor” diye konuştu.
"EMEĞİN JESTİ OLMAZ"
2020’nin bu yıldan daha iyi geçeceğine inancı olmadığını söyleyen Mesut Gencer de “Cumhurbaşkanımız jest yapacağını söylemişti ama hiçbir jestini görmedik. Her şey pahalı” dedi. Pazar alışverişi sırasında görüştüğümüz Yaşar isimli bir kadın da “Ben emekliyim, 500 lira ev kirası alıyorum. Yurt dışında çalıştım. Alman tuvaletlerini temizledim. Yıllarca kazandıklarımla aldım, ona rağmen benden kira geliri vergisi alıyorlar. Tek kişiyim bana bile yetmiyor. Bir de jest diyorlar. Asgari ücrete kimse jest yapamaz, zaten insanlar canı pahasına çalışıyor. Emeğin hakkı ne zaman jest oldu? Sanki hediye mi veriyor, alın teridir o emektir” ifadelerini kullandı.
Açıklanan rakamın yetersiz olduğunu ifade eden Servet Ünal da “Enflasyonu düşük açıklayınca olmuyor. Çünkü doğal gaz, elektrik, akaryakıt bir de Denizli’de suya gelen zamlar belli” diyor.
Ünal isimli bir yurttaş da asgari ücretin en az diyanetin açıkladığı fitre rakamı olan 2 bin 750 TL olması gerektiğini düşündüğünü belirterek, “Günlük 10 TL’lik zam, bir çocuğun okul harçlığı değil, bir ekmek arası bile değil” dedi.
"ZAMSIZ BİR YIL DİLİYORUZ"
Gelirin gideri karşılamadığını söyleyen Recep Eroğlu ise “3 bin 500 ila 4 bin civarı olmasını bekliyorduk. Kanal İstanbul’la uğraşana kadar işçilere uğraşsalardı daha iyi olurdu. Bu paraya ben tek geçinemiyorum” dedi.
Servis beklerken görüştüğümüz Ali Karabulut da evini geçindirmekte zorlandığını belirterek yaşadığı sıkıntıları şu sözlerle dile getirdi: “Asgari ücreti belirleyenler bu parayla değil bir ay bir gün bile geçinemez. Üniversitede okuyan çocuğum var, onun masrafı 2 bin lirayı geçiyor. Zaten 7/24 çalışıyoruz bir de mesai yapıyoruz. Çocukların masrafı, evin masrafı, faturalar derken yetmiyor. 2020 yılından tek beklentim de daha artık zam olmasın.”
