31 Aralık 2019 00:22

Kapanan tuğla fabrikalarının işçileri: Köylerde ciddi bir işsiz ordusu ortaya çıkacak

Diyarbakır’daki tuğla fabrikalarının kapatılmasıyla işsiz kalan işçiler, köylerde ciddi bir işsiz ordusunun ortaya çıkacağını söyledi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Fırat TOPAL
Diyarbakır

Diyarbakır’da 11 tuğla fabrikasından 7’sinin kapatılmasından sonra işsiz kalan işçiler, fabrikalarda kötü koşullarda çalışmalarına rağmen bu işin geçinme umutları olduğunu ve bunun ellerinden alındığını ifade ederek, köylerde ciddi bir işsiz ordusunun ortaya çıkacağını söyledi.

Diyarbakır’da 11 tuğla fabrikasından 7’si ekonomik kriz ve inşaat sektöründe yaşanan daralma nedeniyle talebin düşmesiyle zarara girerek kapatıldı. 3 fabrika ise üretimini durdurmak zorunda kaldı. Geriye kalan bir fabrika ise kış nedeniyle üretimini durdurdu. Fabrikaların kapanması ve üretimin durdurulması nedeniyle doğrudan 2 bin 500 kişi işsiz kaldı. Sur ilçesinde bağlı Bağıvar mahallesi yakınlarında bulunan fabrikalarda çalışan, işçilerle tuğla fabrikaların kapatılmasına ilişkin konuştuk.

"BİR TÜRLÜ SİGORTAMIZI YAPTIRAMADIK"

Selahattin Ege (48), tuğla fabrikalarının faal olduğu her yılın 9 ayında sigortasız çalıştıklarını belirterek, sigorta taleplerinin de işçileri gruplar halinde taşeronlar (aracı) tarafından engellendiğini söyledi. Eğe, “Yılda 9 ay sigortasız çalışıyorduk. Yaklaşık 20 yıl çalıştım tuğla fabrikalarında, geçen yıl bıraktım çalışmayı. Günlük 60-70 TL’ye fakat ne sendika ne de örgütlenme olmadığı için bir türlü sigortamızı yaptıramadık fabrikalara. Taşeronlar sadece sigortalı çalışıyordu ve bizim sigorta yaptırma talebimizi engellemek için vardılar. Burada tek kazançlı olan taşeronlardı. 2012’de açtığımız dava hala sonuçlanmış değil. Fabrika iflasını vermiş ve sürekli isim değiştirdi ama hâlâ çalışıyor” dedi.

"BİRÇOĞUNUN GELİRİ OLMAYACAK ARTIK"

Eğe, fabrikaların kapanmasının mahallede ve çevresinde bulunan köylerde ciddi bir işsiz ordusu yaratacağını da ekleyerek, “Fabrikaların kapanması hayatımızı etkileyecek. İnsanlar kötü koşullarda çalışsa da geçinme umutlarıydı. Çevre köylerden gelenler de oluyordu. Toplamda bu fabrikaların 2-3 bin çalışanı vardı. Aileleri düşününce ciddi bir nüfusa tekabül ediyor. Şimdi birçoğunun geliri olmayacak artık. Burada zaten tarım da zenginin elinde. Çapaya gidiyoruz 50-60 TL’ye, kölelik bildiğin. Kimse emeğinin karşılığını alamıyor” dedi.

"İNSANLAR YA MEVSİMLİK İŞE YA İNŞAATA GİDECEK"

Yaklaşık 25 yıldır tuğla fabrikasında çalıştığını söyleyen Mehmet Yaşar (45), sigortasız çalıştığını ve çalışma ücretini hiçbir zaman zamanında almadığını ekleyerek, fabrikanın kapanmasıyla il dışında çalışmaya gitmek zorunda kalacağını belirtti. Yaşar, “95’ten bu yana çalışıyordum ve sigortasız. 4 aylık param içerideydi yeni aldım. Fabrika kapandı. Kapanmaması iyi olurdu. En azından insanlar evlerine ekmek götürebiliyordu. Şimdi dışarıya gideceğim çalışmaya, buraya göre koşullar daha iyi olacak sigortam yatırılacak. Buradaki insanlar da ya mevsimlik işe ya da inşaata gidecek, başka yapacakları bir şey yok. Ben de 7 ay çalışıp kazandığımı kışın burada yiyeceğim. Yine elde var sıfır” dedi.  

"KİMSE GİTMEK İSTEMİYOR!"

Recep Şenyiğit (38), 4 çocuk babası 12 yaşından beri tuğla fabrikasında çalıştığını söylüyor. Fabrikalardaki çalışma koşullarının sadece fabrika sahiplerinden kaynaklı olmadığının, denetimsizliğin verdiği rahatlıktan da kaynaklandığının altını çizerek, “25 yılda sadece bir yıl sigorta yatırıldı o da müfettiş geldiği için. 12 yaşımdan beri çalışıyorum, fabrikalar sigorta yatırmıyor. Geriye 4 fabrika kaldı. Artık kimse de gitmek istemiyor. Gidenler mecburiyetten gidiyor. Bir yaşlı kesim gidiyor ama onlar da fıtık gibi hastalıklardan dolayı bırakıyorlar bir süre sonra” dedi.

"BURADAKİ SORUNU HERKES BİLİYOR"

Tuğla fabrikalarında güvencesiz çalıştırılma sorunun herkes tarafından bilinmesine rağmen sessiz kalındığını altını çizen Şenyiğit, “Burada sigortasız çalıştırılma sorunu her zaman vardı. Kimse sahip çıkmadı burada çalışanlara. Kimse buradaki fabrikaları denetlemedi, müdahale etmedi. Seçim zamanında herkes buraya gelip sorunu çözeceğini söyler, seçim sonrasında kimsenin umurunda olmaz. 2 aydır paramı almış değilim. Kapanınca dışarıya gidip çalışacağız. 70-80 derece sıcaklıktaki fırınlarda çalışıyoruz. Buradaki sorunu devlet dahil tüm partiler, sendikalar biliyor. Bu sorun çözülmez, sistem buna izin vermez” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Rasim Ozan Kütahyalı'ya ceza veren hakimden Nagehan Alçı'ya tazminat davası

SONRAKİ HABER

Mektup: Hedefte ODTÜ'nün birliği var

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa