30 Aralık 2019 00:58

Onlar paşa gibi yaşıyor, sefaleti bizim gibiler çekiyor

Mersin’in Demirtaş Mahallesi’nde işçi ve emekçilerle 2020’de geçerli olacak asgari ücreti konuştuk.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Kutluay ORDU
Salih ÖZKAN
Mersin

Asgari ücrete gelen zammı konuşmak için Mersin’in Demirtaş mahallesindeyiz. Kiminle konuşsak bir dokun bin ah işit durumunda. Yeni ücretin faturalara gelen zammı dahi karşılamadığını söyleyen mahalleliler, bakanın “Enflasyona ezdirmedik” iddiasına de tepkili.

İlk olarak 18 yaşındaki Bahar Ertaş’la görüşüyoruz. Bahar, tütüncü dükkanında çalışıyor ve haftalık 200-300 lira civarında ücret alıyor. Ücreti işin yoğunluğuna göre değişiklik gösteriyor. Bahar’a yeni belirlenen 2324 liralık asgari ücret hakkında ne düşündüğünü soruyoruz. “Bence daha fazla olmalı. 320 lira zam yapıldıysa belki biraz daha kolaylaşır yaşam, ama gerçekten çok az” diyor. işçilerin ve çevresindekilerin tepki gösterdiğini, vergi ve zamların altında ezildiklerini anlatan Bahar, Aile Bakanının “Enflasyonun altında ezdirmedik” açıklamalarına da tepkili: “Bence ezdirmişler. Bu zamlar bir şey değiştirmedi, elektrik, doğal gaz gibi, her şeye zam yapıldığı için bu para bu zammı bile karşılamıyor.” Ne yapılması gerektiğini sorduğumuz Bahar, “Ya elektrik, suda indirim yapılmalı ya da insanların daha iyi yaşaması için asgari ücrete daha fazla zam yapılmalı” diye konuştu.

2019 BİTİRDİ BİZİ!

İnternet kafeye giriyoruz ve oyun oynayan gençlerle sohbete başlıyoruz. 19 yaşında lise terk olan Furkan, ailesi ile birlikte yaşıyor. Arada bir iş olduğunda restoranda çalışıyor ve günlük 75 liraya alıyor. Babası da Akdeniz Belediyesinde işçi olarak çalışıyor. 2019 yılının onun açısından nasıl geçtiğini, bir genç olarak ne düşündüğünü soruyoruz. 2019’un çok kötü geçtiğini dile getiren Furkan, şunları söyledi: “Genç gözüyle nasıl anlatalım? Bitirdi bizi sadece. Bu yaşıma kadar geçen en kötü yıl bu yıldı. Borçlar falan, maddi açıdan çok kötü geçti. Şöyle anlatayım; 3 haftadır ayakkabı alamıyorum, çok pahalı. Bir ayakkabı alacağız 400-500 lira. Yazık günah. Bu normal fiyat değil, vergiden dolayı bu kadar pahalı. Bir defa ucuz ayakkabı aldım o da mantar yaptı, tırnağım battı bir şeyler oldu, merhem falan kullanıyoruz. Sigorta zaten başımızın etini yedi. Hastaneye gidiyorum 50 lira muayene ücreti. Sigortam yok. Çalışmam gerekiyor ancak ayağımdan dolayı çalışamıyorum.” Sürekli bir işte çalışmak isteyip istemediğini sorduğumuzda ise şu yanıtı aldık: “Bugün iş aramaya çıksan sigortalı iş bulamazsın. Sigortalı iş bulmak çok zor, imkanı yok. Bir tanıdığın olması lazım.”

MADDİ SIKINTI NEDENİYLE OKULU BIRAKTIM

Daha sonra Yusuf sohbete dahil oldu. Yusuf ailesiyle yaşıyor ve bir restoranda çırak olarak çalışıyor. Zar zor da olsa kendine sigortalı bir iş bulabilmiş. Bize hemen işe girme sürecini ve iş hayatını anlatmaya başladı: “İşe ilk girdiğimde sigortasız çalıştım, yeni başlayanlar için sigorta yapılmıyordu; güven sağlamak için. 8-9 ay sonra sigortamı başlattılar, yaptığım işe bakarak. Benim aldığım maaş günlük 70 lira; aylık 2100’e geliyor. Bunu devlet bilmiyor ama günlük çalışıyorum.” 2019 yılının hem kendisi için hem de ailesi için nasıl geçtiğini sorduğumuzda şunları söyledi: “2019 nasıl geçti demeyelim. Kaç senedir mesela evimiz yok, kiracıyız. İki kardeşim var benim, ikisi de okuyor. Yalnız biz evde iki kişi sigortalı görünüyoruz. Babamın kendine ait sıkıntıları olduğu için, yani birtakım borçları var. Bana yardımcı olmuyor, ben tek başıma eve bakıyorum. Bu beni etkiliyor mu? Etkiliyor. Maddi sıkıntı yüzünden okulu bırakmak zorunda kaldım. Lise 1’e gittim, okuma hevesim kalmamıştı psikolojik olarak, ailevi durumlardan dolayı. Ama asgari ücret yani 2324 lira bir genç için yetebilir. Kendine kıyafet alır, gezer falan ama bir aile için çok az bir miktar. Normalde bu asgari ücreti belirleyen kişilerin aldıkları maaş kat kat yüksek bir miktar. Paşa gibi yaşıyorlar, sefaleti bizim gibiler çekiyor. Herkes şikayetçi bir ben değil.”

BORCU BORÇLA KAPATIYORUZ

Hemen ardından kafenin işletmecisi olan 50 yaşındaki Salih Güneş ile sohbet ediyoruz. Salih Güneş’in sabit bir geliri yok, günlük kazanç elde ediyor. Bizde 2019 yılının onun açısından nasıl geçtiğini sorunca şu yanıtı verdi: “Esnaf olarak hiç iyi geçmedi, çok zor geçti. Elektriğe iki defa zam geldi, peynire, bulgura, pirince, suya zam geldi ama onlar kendi yaptıklarını göz önünde bulundurmuyorlar. Kendi isteklerine göre çiziyorlar. Ev bizim ama benim bir mahkumum var bir de öğrencim var. Sıkıntı çekiyoruz yani. Sürekli borç alıyoruz; borcu, borçla kapatıyoruz.” Asgari ücrete yapılan zamma geliyor söz. Salih Güneş işçilerin harekete geçmesi gerektiği görüşünde: “Direnmeli, boykot etmeli. Kırıp dökmek değil ama doğal haklarını kullanmalılar. Eylem yapsınlar, hakları doğrultusunda. Daha önce mücadelemizi verdik ama şimdi yaşlıyım. Şimdi gençler düşünmeli. Gençler yapmazsa, 50 yaşındaki adam ne yapabilir? Şu an yapabileceğim tek şey bunlara oy vermemek, gücüm buna yeter. Gençlik de kalmadı, eğitim paralı oldu, sağlık da. Bütün kanalları almışlar, aynı cümleyi 10 kanal birden yayınlıyor. Bir tane özgür televizyon medyası yok.”

AÇLIKTAN ÖLMEDİĞİME ŞÜKREDİYORUM

Bir kahvede oturan Ali Yılmaz’ın yanındayız. Bir restoranda garsonluk yapıyor ve günlük 80 lira ücret alıyor. İzin günlerini düştüğümüzde aylık olarak eline asgari ücretten daha az bir tutar geçiyor. Sigortası yok. Asgari ücrete gelen zammı sorduğumuzda öfkeleniyor: “Allah bunları bildiği gibi yapsın. Öncelikle de işçiye ve emekçiye bunu reva görenlerin. Ne diyebilirim? Görüyorsunuz işte. Evlenmeyi düşünüyorum evlenemiyorum. Arkadaş yeni nişanladı, adam kara kara düşünüyor, maddi sıkıntılar yüzünden. Her şey paraya bağlı artık! Açlıktan ölmediğimize şükrediyorum artık. Yakında o da olacak zaten, az kaldı. 2023’de onu da göreceğiz.”

GELSİNLER FİYATLARA BİR BAKSINLAR

Markette alış-veriş yapan Sevgi’yle konuşuyoruz. Ev kadını olduğunu söyleyen Sevgi, eşinin vefat ettiğini, iki çocuğu olduğunu ve geçiminin çok zor olduğunu söyledi. Eşinden kalan maaşla geçinmeye çalıştıklarını dile getiren Sevgi, şunları söyledi: “Çok zor, tek maaş alıyorum; ev kira, iki çocuk… Yani düşünün artık, çok zor.” Yeni asgari ücretle ilgili ne düşündüğünü sorduğumuz Sevgi, “Bana göre çok kötü. Ben emekli maaşı alıyorum; 1700 lira. 650 lirasını kiraya veriyorum. İki çocuğum var, biri ilkokula gidiyor biri liseye. En az 3 bin lira olması gerekirdi bana göre. Mesela; emekliyiz, bize zam yapacaklar ama ne kadar verecekler? 30 lira…” diye konuştu. Aile Bakanının iddialarını sorduğumuz Sevgi şöyle devam etti: “Bana göre verdikleri ücret çok az, gelsinler fiyatlara bir baksınlar. Onların verdikleri, asgari ücretle verdikleri parayla… Mesela insanların alım gücü bir değil. Bir ilaç alıyorsun 20 lira en kötüsü. Normal bir ev alış-verişi yapsan 600-700’den aşağı çıkartamazsın, bana göre çok kötü.”

UFAK TEFEK YARDIMLAR OLMASA GEÇİNEMEYİZ

38 yaşındaki kağıt toplayıcısı Hakan’la sohbete başlıyoruz. Sabit bir geliri yok. 2019 yılı onun için de maddi anlamda kötü geçmiş. İş bulamıyor, bulsa bile sigortalı bir iş yok. Asgari ücrete gelen 304 liralık zamma ilişkin şunları dile getiriyor: “Yeterli değil, hiç yeterli değil. Marketten 50 liralık yaptığımız alış-veriş şu an 150 lira. Yüzde 200 fark ediyor. Bakanların aldığı maaş 10 katı beklide. Eşitsizlik çok fazla.  İki çocuğum var. Çok zor. Geçinemiyoruz. Ufak tefek yardımlarla geçiniyoruz yoksa hiç geçinemeyiz. Desen ki 3-5 kuruş bir köşeye kaldırayım, kaldıramıyorsun. 15 senedir bu işi yapıyorum. Birçok işe girdim ama ya sigorta yapmıyorlar ya da yapamam diyorlar. Çoğu kişi işçilerin sigortalı çalıştığını düşünüyor ama yarısından fazlası sigortasız çalışıyor. Adam mecbur kalıyor çalışmaya. ‘Asgari ücretimi alsam da yeter’ diyor. Ben de sigortasız 2 yıl çalıştım, sonrasında çıktım. Baktım orada da aynı parayı alıyorum, burada da. Orada da kalmıyor para, burada da.”

KIYAMETE KADAR BOYNU EĞRİ!

75 yaşında emekli olan İbrahim Erdem’le konuşuyoruz. Gelirinin ne olduğunu sorunca “Asgari ücretle emekli olanın geliri ne olabilir ki? Daha dün açıklandı; asgari ücretle çalışanlar için geçerli 2324 lira. Şu an için; emekliler için herhangi bir şey yok.  Verdiği yüzde 5 ne yapar? 2000 olsa 2100 yapar. Bu da mümkün değil, 4 kişilik bir ailenin geçimi için 5500 olmalı. Yoksulluk sınırı 6000 küsur. Buna rağmen aldığımız para 2000 lira. Türkiye’de geçinmek zor. Ömür boyu bu ülkede geçinmek zor. Kim geçinebiliyor? 600 milletvekili. Şimdi bunu her zaman dile getiriyorum; yılbaşından önce ve sonra da. Asgari ücretle emekli olan bir insan için, çalışan bir insan için ‘deve’ ile bir farkı yoktur, kıyamete kadar boynu eğridir” diye konuştu.

ÖNCEKİ HABER

Masadan kalkarız dedik!

SONRAKİ HABER

Antalya'da kadınların Las Tesis eylemine polis engeli

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...