Mizgin Harman’ın cenazesi 24 gündür ailesine verilmiyor
Diyarbakır'da operasyonda hayatını kaybeden Musa Gürtürk’ün cenazesi, ailesi HDP önünde oturma eylemi yaptıktan bir hafta sonra teslim edilirken Mizgin Harman’ın cenazesi 24 gündür verilmiyor.
Fotoğraf: MA
Diyarbakır Dicle’de düzenlenen operasyonda hayatını kaybeden Musa Gürtürk’ün cenazesi, ailesi HDP önünde oturma eylemi yaptıktan bir hafta sonra teslim edildi. Aynı saldırıda ölen Mizgin Harman’ın cenazesi ise 24 gündür ailesine verilmiyor. Hakkari’de yaşamını yitiren Muhammet Emin Demir’in cenazesi ise zorlu bir süreçle 49 gün sonra ailesine verildi.
Diyarbakır’ın Dicle ilçesi kırsalındaki Kurşunlu (Pirejman) Mahallesi’nde bulunan Görese Dağı’na yönelik 10 Eylül’de yapılan hava saldırısında yaşamını yitiren PKK’li Musa Gürtürk’ün (22) cenazesi, 14 gün sonra ailesine teslim edilirken, aynı operasyonda yaşamını yitiren Mizgin Harman’ın (24) cenazesi ise 24 gündür ailesine teslim edilmiyor.
Mezopotamya Ajansından (MA) Arjin Dilek Öncel’in haberine göre; yaşamını yitiren Gürtürk’ün anne ve babası İkram-Mehmet Gürtürk, çocuklarının “dağa kaçırıldı”ğını iddia ederek 3 Eylül’de Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır il binası önüne başlatılan oturma eylemine 18 Eylül’de katılmıştı. 2014 yılından bu yana PKK’ye katılan Gürtürk 10 Eylül’de yaşamını yitirdi ve bu durumun bilinmesine rağmen ölüm haberi 14 gün sonra aileye verildi.
Fotoğraf: MA
TAZİYEYE İZİN VERİLMEDİ
24 Eylül’de ölüm haberini alan Gürtürk ailesi, aynı gece cenazelerini alarak Muş’un Toprakkale Mahallesi’nde sadece birinci derece akrabaların katılımıyla defnedebildi. Gürtürk için mahallede taziyenin kurulmasına da izin verilmedi.
AYNI OPERASYONDA YAŞAMINI YİTİRDİ
Aynı operasyonda yaşamını yitiren Mizgin Harman’ın cenazesi ise Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi morgunda bekletiliyor ve ailesine teslim edilmiyor. 12 Eylül’de ölüm haberini alan aile, savcılığa başvurdu. Yapılan işlemlerin ardından teşhise rağmen cenaze verilmiyor.
"CENAZEMİZİ BİZE TESLİM ETSİNLER"
Mizgin Harman’ın ağabeyi Serdar Harman, kardeşinin cenazesini teşhis etmiş olmalarına rağmen bir türlü cenazelerini alamadıklarına, aynı operasyonda yaşamını yitiren bir başka ailenin cenazesini defnettiğine dikkat çekerek, cenazelerinin bir an önce teslim edilmesini istedi.
ÇOCUĞUNUN CENAZESİNİ ZORLU BİR SÜREÇLE ALDI
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinin kırsal kesiminde 11 Ağustos’ta çıkan çatışmada yaşamını yitiren Muhammet Emin Demir’in cenazesi de 49 gün sonra ailesine teslim edildi. Cenazeyi Hakkari’de alan aile kontrol noktalarında sıkı aramalardan geçirildikten sonra Bismil ilçesine varırken, cenaze 28 Eylül’de camide dine vecibeleri yerine getirilmesine izin verilmeden polis ablukasında toprağa verildi.
"3 DEĞİL 49 GÜN BOYUNCA TAZİYEMİZ SÜRDÜ"
Yaşananlara ilişkin MA’ya konuşan baba Murat Demir, oğlunun yaşamını yitirdiği haberini medyadan öğrendiğini belirtti. 11 Ağustos’ta hayatını kaybeden oğlunun cenazesini almak için Hakkari’ye giden Demir, savcılığa yaptıkları başvuruların defalarca ertelendiğini ve cenazenin 49 gün boyunca kendilerine verilmediğini söyledi. Çocuğunun cenazesini çok zorlu bir sürecin sonunda aldıklarını aktaran Demir, taziyelerinin 3 gün değil 49 gün sürdüğünü ifade etti.
Fotoğraf: MA
"CAMİDE NAMAZINI KILDIRMADILAR"
“Cenazemizin yıkanmasına bile müsaade etmediler” diyen Demir, “Zaten en acı olan da bir Müslüman çocuğunun camide yıkanmamasıdır. Camide namazının kılınmaması en acı olan da buydu bizim için” ifadelerini dile getirdi. Taziyelerinin evlerinin bahçesinde bile kurulmasına izin verilmediğine dikkat çeken Demir, “Ölmüş bir insandan şeytan bile elini çeker. Melekler bile ellerini çekerler. Bugün benim taziyeme MHP’lisi, AKP’lisi, CHP’lisi de geldi. Taziyenin, ölümün siyasi görüşü olmaz. Taziyenin siyaseti olmaz, kalkıp kirli siyaseti cenazeler üzerinden yapmamak lazım. Amaçlanan halkların arasındaki uçurumu daha da derinleştiriyorlar, öfkeyi daha da çoğaltıyorlar. Amaçları budur başka da amaçları yoktur” şeklinde konuştu. (HABER MERKEZİ)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
