01 Ekim 2019 09:17

Gazeteci Musa Özuğurlu: Suriye’de çözüm için taraflar ön koşulsuz bir araya gelmeli

CHP'nin düzenlediği "Uluslararası Suriye Konferansı"nı değerlendiren Gazeteci Musa Özuğurlu, sahada bulunan tarafların sürece dahil edilmesi ve ön koşulsuz bir araya gelinmesi gerektiğini belirtti.

Fotoğraf: MA

Paylaş

CHP’nin düzenlediği “Uluslararası Suriye Konferansı”nı değerlendiren Gazeteci-Yazar Musa Özuğurlu, şimdiye kadar sürdürülen Astana, Soçi, Cenevre ve Birleşmiş Milletler çatısı altında devam eden süreçlerin sahada bulunan taraflar dahil edilmediği sürece havada kalacağını söyledi.  Özuğurlu, Suriye'de çözüm için bütün tarafların ön koşulsuz bir araya gelmesi gerektiğini anlattı.

CHP tarafından "Suriye'de Barışa Açılan Kapı" temasıyla 28 Eylül’de düzenlediği Uluslararası Suriye Konferansı’na ABD, Rusya, İran, Irak ve Avrupa Birliği temsilcilerinin yanı sıra uluslararası tanınmış çok sayıda kişi katıldı. Konferansın katılımcılarından biri olan gazeteci-yazar Musa Özuğurlu, konferansın ilk olması açısından önemli olduğunu ancak çözüm için bütün tarafların ön koşulsuz bir araya gelmesinden geçtiğini söyledi.  

"ÇÖZÜMÜN İLK ADIMI OLARAK GÖRMEK LAZIM"

MA'dan Ferhat Çelik'e konuşan Özuğurlu, Türkiye’de Arap Baharı süreci boyunca konuşan tek tarafın iktidar olduğunu hatırlatarak, muhalefetin de meseleyi sahiplenme yönünde bir girişiminin olmadığını belirtti. Özuğurlu, “Bu açıdan baktığınız zaman bu konferans bence bir adımdır. Eksiği, fazlası yok mu? Elbette ki o konular tartışılır. Ancak bugüne kadar herhangi bir adımın atılmaması ve bunun ilk adım olması açısından önemlidir” dedi. Toplantının bir çözüm toplantısı olmadığını vurgulayan Özuğurlu, bunu çözümün ilk adımı olarak görmek gerektiğini dile getirdi.

"DSG'NİN KONFERANSA DAVET EDİLMEMESİ BÜYÜK EKSİKLİK"

Demokratik Suriye Güçlerinden kimsenin konferansa davet edilmemesinin büyük bir eksiklik olduğunu ifade eden Özuğurlu, “Keza konferansa çağrılan ancak Türkiye tarafından vize verilmeyen Suriye’de Baas Partisinin temsilcilerinin de katılmaması büyük bir eksiklik. Yani onların gelememiş olmaları bunu çok büyük bir dezavantaj olarak çıkartıyor ortaya. Suriye kendi içerisinde kendi anayasasını oluştururken nasıl bütün kesimlere yer vermeli görüşü doğruysa buradaki konferansta da bütün kesimlerden görüşlerin yer alması gerekirdi. Çok rahatsız edici olsa dahi davet edilmeliydi” diye belirtti.

"GÖRÜŞME SÜRECİ BAŞLATILMALI"

Suriye’de çözümün karmaşık ve zor olarak göründüğünü belirten Özuğurlu, şöyle devam etti: “Aslında görüldüğü kadar zor değil. Yapılması gereken çok basit. Sahada istesek de istemesek de birtakım dinamikler var. Siz bunu inkar etseniz de etmeseniz de bu dinamikler bir şekilde varlar. Bu dinamikleri destekleyen birtakım devletler yine karşı olan birtakım dinamikler, devletler ve güçler var. Hangi düzeyde olursa olsun bunların saha gerçeklerinden yola çıkarak birbirlerine anlayışla yaklaşarak her tarafı memnun edebilecek bir konsensüs üzerinde en azından oraya doğru gidecek bir görüşmeler süreci başlatılmalı. Fakat öylesine keskin bir durum söz konusu ki, mesela baktığımız zaman Şam’ın kırmızı çizgileri var. DSG’nin kırmızı çizgileri var. Türkiye’nin iki tarafla ilgili olarak kaygıları var. İki tarafın da herhangi bir şekilde kazanım elde etmesini istemiyor. Rusya iki tarafa da dengeli yaklaşıyor. İran bir tarafla sıkı ilişkiler içerisinde. Dolayısıyla bütün bu tarafların bu bölgedeki etkili dinamikler olarak bir araya gelmeleri ve belki de CHP’nin ilk adımını atmış olduğu konferansın bu şekilde yapılması gerekirdi.”

"TARAFLAR ÖN ŞARTSIZ BİR ARAYA GELMELİ"

Şimdiye kadar sürdürülen Astana, Soçi, Cenevre ve Birleşmiş Milletler çatısı altında devam eden süreçlere sahada bulunan tarafların dahil edilmediği sürece havada kalacağını söyleyen Özuğurlu, “Nitekim şu ana kadar da öyle oldu. Bundan sonra yapılması gereken Şam, DSG, Türkiye, Rusya, İran ya da hangi taraf kendisini bu konuyla ilgili görüyorsa bir araya gelmeli ve bundan sonrası için ortak bir yol çizmelidir. Bence yapılması gereken tarafların herhangi bir ön şart olmaksızın ve küçüklü büyüklü herhangi bir ayrım yapmaksızın bir araya gelmeleri ve konuşmalarıdır” diye belirtti. (İstanbul/MA)

 

ÖNCEKİ HABER

"Ankara’da 9 ayda 1436 kişi gözaltına alındı, 3 kişi işkence gördü"

SONRAKİ HABER

Madende iş cinayeti: Yerin altında kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa