21 Eylül 2019 10:08

Cumartesi Anneleri eyleminde 756. hafta: Abdülmecit Baskın için adalet istendi

Cumartesi Anneleri'nin bu haftaki eyleminde 4 Ekim 1993'te gözaltına alındıktan sonra cansız bedenine ulaşılan Abdülmecit Baskın için adalet talebinde bulunuldu.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Cumartesi Anneleri eylemlerinin 756’ncı haftasında 2 Kasım 1993 yılında özel harekat polisleri tarafından iş yerinden çıktıktan sonra gözaltına alınıp 4 Ekim 1993 yılında cansız bedenine ulaşılan Abdülmecit Baskın için adalet talebinde bulundu.

İHD İstanbul Şubesinin bulunduğu sokakta bir araya gelen Cumartesi Anneleri adına yapılan açıklamada konuşan Sebla Arcan, 756 haftadır, bu topraklarda gözaltında kaybetmenin bir devlet politikası olarak uygulandığı, sivil yurttaşları hedef aldığı, sistematik ve yaygın olarak yürütüldüğü gerçeğini anlattıklarını söyledi. Hükümetin evlatlarını arayan annelerin acılarını yarıştırmak istediğine dikkat çekerek “Çekin istismarcı ellerinizi annelerin yaralarından. Onların yarasını saracak, evlatlarına kavuşmalarını sağlayacak adımlar atın” diye konuştu.

26 yıl evlat acısıyla yaşayan ve adalete ulaşamadan yaşamını yitiren Cumartesi Annesi Meryem Baskın’ın bıraktığı yerden Abdülmecit Baskın için adalet istediklerini belirten Arcan, “3 çocuk babası olan Abdülmecit Baskın, Ankara Altındağ Nüfus Müdürüydü. 2 Ekim 1993’te iş yerinden çıktıktan sonra özel harekat polisleri tarafından gözaltına alındı. 4 Kasım 1993 tarihinde elleri arkadan bağlı, 3 kurşunla öldürülmüş bedenini bir çiftçi Ankara Gölbaşı mevkiinde buldu. Bulunduğu yer MİT’e çok yakın mesafedeki metruk bir binanın arkasıydı. Ailenin tüm başvuruları sonuçsuz kaldı. Baskın’ın gözaltına alındığı inkar edildi. Tüm başvurular etkin bir soruşturma yapılmadan sonuçsuz bırakıldı. 2011’de açılan dava Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde devam ediyor” ifadelerini kullandı.

"BANA BİR GENÇLİK BORÇLULAR"

Abdülmecit Baskın’ın oğlu Eren Baskın ise mahkemelerin cinayetin aydınlatılması için tüm talepleri reddettiğini, babasının faillerinden biri olan Mehmet Ağar’ın mahkemelere bile getirilmediğini belirterek “Ağar için mahkeme ayrı bir celse açarak ifadesini alıp elini kolunu sallayarak çekip gitti” dede. Adalet siteminin kendisine bir gençlik borçlu olduğunu belirten Baskın, “Ben çocukluğumdan bu yaşıma kadar mücadele ediyorum. Bunu çok istediğim için değil hâlâ adalet duygum ölmediği için yapıyorum. Sadece adalet istediğimiz için buradayız. Ben babamın faillerinin yargılanmasını istiyorum” diye ifade etti.

"ADALET ARAYIŞIMIZ DEVAM EDECEK"

Avukat Serdar Ekinci ise davanın Ankara’daki diğer faili meçhul cinayetler ile birleştirildiğini ve yıllardır devam ettiğini ifade etti. Davada sanık Ayhan Çarkın’ın Tansu Çiller, Mehmet Ağar hakkında ifade verdiğine dikkat çeken Ekinci, “Ceset, silah, cinayet, failler var ama tutuklama yok. Bize ‘Siz ne yaparsanız yapın bu şekilde devam edeceğiz’ diyorlar. 756 haftadır buraya geliyoruz ve gelmeye devam edeceğiz kan akıtıyorsunuz yapmayın. Aynı hatalar aynı sonuçları doğurur. Adalet arayışımız devam edecek.” (İstanbul/MA)

ÖNCEKİ HABER

Egemen Bağış’ın Prag Büyükelçisi olmasına tepki: Kimse saygı göstermemizi beklemesin

SONRAKİ HABER

16. İstanbul Bienali: Sermayenin samimiyeti ya da güncel sanatın sözü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...