16 Ağustos 2019 11:09

Suriye’de ölümden, Türkiye’de sınır dışı edilmekten kaçıyoruz

Antep’te yaşam mücadelesi veren Suriyeli mülteciler yaşadıklarını anlattı: Biz yabancıyız diye eziliyoruz. Hakkımızı aramaya kalksak hakkımızı arayacağımız bir alan yok.

Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı

Paylaş

İstanbul Valiliğinin mültecilerle ilgili kararından sonra endişeye kapılan Antep’teki Suriyeliler, “Suriye’de ölümden, burada sınır dışı edilmekten kaçıyoruz. Arkamızda binlerce hayal, tutuklu ve mezar bıraktık” diyerek, şart oluşursa ülkelerine geri döneceklerini söyledi.

İstanbul Valiliğinin “düzensiz göçle mücadele” kapsamında İstanbul’da kayıtlı olmayan Suriyeli mültecilerin kayıtlı oldukları illere dönmeleri yönünde aldığı karar sonrası çok sayıda mülteci sınır dışı edilirken, bir kısmı da kayıtlı oldukları illere elleri plastik kelepçeli halde zorla gönderildi. İstanbul Valiliğinin aldığı bu karar, 445 bin Suriyeli mültecinin yaşadığı Antep’te ikamet eden mültecilerde de sınır dışı edilme endişesi yarattı. Valiliğin kararına anlam veremeyen mülteciler, Türkiye’ye tatil yapmak için gelmediklerini, savaştan, yıkımdan ve ölümden kaçtıklarını, savaşın tam anlamıyla bitmesiyle ülkelerine döneceklerini kaydetti.

SORUN OLARAK GÖRÜYORLAR

Mezopotamya Ajansına (MA) konuşan, halk arasında ismi “Halep Caddesi” olarak değiştirilen İnönü Caddesi’nde sınır dışı edilme korkusuyla yaşayan Suriyelilerden kendisini dile getirenler endişeli. Organize Sanayi Bölgesi’ndeki patronların Suriyelileri ucuz iş gücü, işsizlerin işsizlik nedeni, esnafın ekonominin kötüye gitmesinin kaynağı, kirada oturanların kira ücretlerinin yüksek olmasının sebebi olarak gördüklerini söyleyen Halepli Türkmen H.K, İstanbul’daki Suriyelilerin Antep’e gönderilmesi durumunda kendilerinin olumsuz etkileneceğini söyledi.

“BİR GÜN BİLE KEYİFLE YAŞAMADIM”

Bir fabrikada 12 saat boyunca Antepli işçilere oranla daha ucuza çalıştırıldığını belirten K, yıllardır hakkını almadan çalıştığını söyledi. Antepli işçilerin kendilerinden üstün tutulduğunu dile getiren K, “Biz yabancıyız diye eziliyoruz. Hakkımızı aramaya kalksak hakkımızı arayacağımız bir alan yok. İşe geldiğinde ucuza çalıştırılıyoruz da farklı bir durum olduğunda niye Suriyeliler kötü oluyor? İnsan haklarından yoksun yaşıyoruz. ‘Suriyeliler keyif ediyor’ diyorlar. Ben 7 yıldır buradayım, bir gün bile keyifle yaşamadım. Evimin kirasını zor ödüyorum. İstanbul’daki Suriyeliler bu bölgeye gönderilirse yine olan bize olur. Anteplilere bir şey olmaz. Yine kiralar yükselir, iş ücretleri azalır. Yine suçlu olarak biz görülürüz” dedi.

SURİYE’DE ÖLÜMDEN, TÜRKİYE’DE...

Caddede açtığı fırında Halep mutfağına özgü poğaça, simit ve börek yapan Mustafa el Hatip, Türkiye ekonomisinin ilk geldikleri yıllara göre kötü bir durumda olduğunu belirtti. Suriyeli mültecilerin durumunun da gittikçe kötüleştiğini paylaşan el Hatip, şöyle konuştu: “Suriyelilerin yüzde 90’ı oradaki savaşa rağmen dönmeyi düşünmeye başladı ve dönüyor. İstanbul’da alınan karar Antep’te de alınsa gençlerin çoğu ya Suriye’ye geri dönecek ya da Avrupa ülkelerine gitmeye çalışacak. Bizi ne burada rahat bırakıyorlar ne de Suriye’de. Bizimle resmen oyun oynanıyor. Mesela İstanbul’da biri gönderileceği zaman ona süre verilmiyor. Hemen gönderiliyor. Peki, onun ailesi, çocukları ne olacak, onlara kim bakacak? Suriye’de ölümden, burada sınır dışı edilmekten kaçıyoruz. En azından bir süre verilsin. Ailesini, evini götürmesine müsaade edilsin. Ekonominin kötü olmasının nedeni olarak görülüyoruz. Bizim inancımıza göre rızkı veren Allah’tır. Kimse kimsenin kısmetini elinden alamaz. Aksine bizler bu ülkede işyeri açmışız. Vergi ödüyoruz. Ekonomiye destek sağlıyoruz. Suriyeli esnaflar dükkanlarını kapatıyorlar. Evler boşaltılıyor. Gerçek budur maalesef.”

“DURUMLAR DÜZELİRSE GERİ DÖNECEĞİM”

İnönü Caddesi’nde doğal meyve suyu üreten Muhammed Hamdo da, İstanbul’da valiliğin aldığı karar sonrasında tanıdığı birkaç ailenin her şeylerini İstanbul’da bırakarak, Antep’e geldiğini aktardı. İstanbul’dan gelen tanıdıklarının Antep’te bir hayat kurmaya çalıştıklarını anlatan Hamdo, “Türkiye’ye irademizle gelmedik. Gelmeye mecbur kaldık. Arkamızda binlerce hayal, tutuklu ve mezar bıraktık. Biz artık burada ekmek yediğimiz için buraları kendi memleketimiz gibi görüyoruz. Antepli bir esnaftan hiçbir farkım yok. O nasıl çalışıyorsa ben de aynı şekilde çalışıyorum. Vergi, elektrik, su ücretlerini ödüyorum. Ruhsatım var. Vatanımızı özlüyoruz, ancak burada kalmaya mecburuz. Suriye’de çok kirli bir savaş sürüyor. Bizler kirli savaşta taraf olmak istemediğimiz için Türkiye’ye geldik. Ülkeme tabii ki döneceğim, ülkemizi tekrar ihya edeceğiz. Bizim her şeyimiz Suriye’de. Savaş bitse de bitmese de durumlar biraz düzeldiğinde ben de döneceğim” diye konuştu.

NEREYE GİDECEĞİZ?

2013 yılında Halep’ten göç ederek Antep’te yaşamaya başlayan Ahmed Neccar ise, geri gönderilme korkusu yaşıyor. Antep’te yüz binlerce Suriyelinin yaşadığını söyleyen Neccar, “Karar alınırsa nereye gideceğimizi bilemeyiz. İnşallah bu karar hiçbir yerde alınmaz. Suriye’de durum düzeldiği zaman döneceğim. Suriyelilerin çoğu dönecek. Biz savaştan kaçmadık. Annelerimize, çocuklarımıza güvenli bir yer bulmak istedik. Esad rejimi teröristlere saldırma bahanesiyle şehirleri bombalıyor. Zavallı insanları öldürüyor. Bize dönmeye dair bir çözüm bırakmadılar. Amerika, Rusya, İran Suriye’de barış için durduklarını söylüyor. Bence yalan söylüyorlar. Kendi menfaatleri için oradalar, barışın değil petrolün derdindeler” ifadelerini kullandı. (Antep/MA)

ÖNCEKİ HABER

Bursa Belediye Başkanı Alinur Aktaş, tepkiler sonrası şirketlerden istifa etti

SONRAKİ HABER

Hakkari'de 1 Eylül Dünya Barış Günü öncesinde miting ve etkinlikler yasaklandı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...