31 Temmuz 2019 10:53

17.Gençlik Yaz Kampı Kadın Çalışmaları Atölyesi Sonuç Deklarasyonu

Artan eşitsizliklerin, şiddetin, tacizin ve tecavüzün karşısında kadınlar olarak yan yana gelebileceğimiz, yaşamlarımızı giderek daraltan politikalar karşısında sesimizi yükseltebileceğimiz alanların

Paylaş

Bu sene 17’ncisi düzenlenen Gençlik Yaz Kampı, ekonomik krizin derinleşerek yaşamın her alanında kendini hissettirdiği, krizin artan yükünün kadınlara daha çok baskı ve şiddet olarak döndüğü ancak bunlara karşılık toplumun geniş kesimlerinin ağırlaşan yaşam koşulları karşısında AKP hükümetine ve onun politikalarına karşı tepkisini ortaya koyduğu bir seçim döneminin akabinde gerçekleşti. Kadınların en temel haklarına göz dikilen, krizin sorumlusu olarak ilk elden kadınların işaret edildiği, kadın-erkek eşitliğinin “toplumsal kabullere uygun olmadığı” iddiasıyla üniversitelerde Toplumsal Cinsiyet Tutum Belgesi’nin kaldırıldığı ve kadına yönelik suçlarda cezasızlığın daha da arttığı bu dönemde gerçekleştirdiğimiz atölyemizde yürüttüğümüz tartışmaları ve sonuçlarını sizlerle paylaşmak istiyoruz.

TOPLUMSAL GELİŞİM VE KADIN

İnsanlık tarihinin ilk dönemi olan ilkel komünal toplumda, cinsiyetler arasında bir ayrımdan söz etmek mümkün değildi. Kadının üretimdeki rolü, onun erkekle eşit, hatta bazı durumlarda daha üstün görülmesine neden oluyordu. Özel mülkiyetin ortaya çıkışı ve toplumun sınıflara ayrılması süreciyle birlikte, kadının ikincil konumu giderek arttı. Üretimdeki rolü tali konuma gelen kadın, toplumsal olarak da ikincil konuma geldi. Bu durum, tarihin sonraki evreleri olan köleci, feodal ve kapitalist toplumlar boyunca sürdü. Feodal üretim ilişkilerin çözülmeye başlamasının ardından tarih sahnesini devralan kapitalizm; daha önceki sınıflı toplum biçimlerinden farklı olarak kadının ücretli işçi haline gelmesine olanak sağladı. Bu dönemle birlikte kadının üretimdeki rolü ile toplumsal konumu arasında meydana gelen çelişki, kadınların hak arayışı mücadelesinin de temelini oluşturdu. Toplumsal hak yoksunluklarının farkına varan kadınlar, 19. yüzyıldan itibaren eşitlik ve özgürlük talepleriyle mücadeleye atıldılar. 

EKİM DEVRİMİ’NİN GETİRDİKLERİ

Kapitalizmin iki karşıt sınıfı olan burjuvazi ve proletarya içerisinde yer alan kadınların yaşamları, üretim ilişkilerinde meydana gelen değişimlerle dönüşüme girdi. Kimi taleplerde ortaklaşan proleter ve burjuva kadın hareketleri, sınıfsal çelişkilerin derinleşmesi ile farklı mücadele klikleri olmaya başladı. İşçi sınıfının yükselen hareketi ile birlikte proleter kadınlar, birçok önemli tarihsel olayın fitilini ateşleyen adımlar attılar. 1917 Ekim Devrimi, kapitalist sistemin ortadan kaldırılarak yeni bir toplumun kurulmasının olanaklarını yarattı. Devrimin ilk günlerinden başlayarak erkek egemenliğinin hukuksal, ekonomik ve toplumsal alanlarda yok edilmesinin ve tam eşitliğin sağlanmasının ön koşullarını yaratan Ekim Devrimi, kadınların yaşamında kökten değişiklikleri beraberinde getirdi. SSCB’de kadının üretime katılması ve beraberinde kadın emeğinin kalifiye hale getirilmesi, ev içi hizmetlerin kolektifleştirilmesi, kadın doğurganlığının tüm toplumun çıkarına planlanması ve örgütlenmesi, oy hakkı, boşanma hakkı ve ücretsiz bir hizmet olarak kürtaj hakkı gibi uygulamalar kadının kurtuluşu açısından nasıl toplumsal dönüşümlerin sağlandığını ve sağlanabileceğini gösterdi. 
1950’lerin ikinci yarısıyla Sovyetler Birliği’nde revizyonizmin egemenliği ve kapitalizmin restorasyonu, gerek Sovyetler’deki gerek dünyanın geri kalan ülkelerindeki kadınların yaşamlarında ciddi bir geriye dönüşü beraberinde getirdi. Sınıf hareketinin zayıflaması, sınıf dışı akımların güçlenmesine yol açarken kadın hareketi de bu dönemde işçi sınıfı hareketinden uzaklaştı. Bu süreçle birlikte her türlü anti-Marksist akımın güçlendiği ve kendine Marksist diyen kadınların dahi bu akımların gücünden etkilenerek Marksizm ile hesaplaşmaya giriştikleri bir döneme girildi. Bu dönemde ortaya çıkan İkinci Dalga Feminizm, kapitalizmin kendi krizini aşmak üzere devreye soktuğu neoliberal politikalarla son derece uyumlu şekilde etki alanını genişletti. 80’lerde muhafazakar bir ideolojiyle kendini var eden neoliberalizm 90’larda kadın dostu bir kılığa bürünerek, “kadının güçlenmesi” adı altında kadını esnek, güvencesiz, ağır çalışma koşullarına hapsetti. Bu dönem aynı zamanda Sovyetlerin çözüldüğü ve demokrasinin kapitalizme özgü olduğu düşüncesinin yaygın olduğu bir dönemdi. 

KADINLARIN TAM KURTULUŞU İÇİN

Burjuva ideologların kapitalizmin “tarihin sonu” olduğu safsatalarına karşın 21. yüzyılın hemen başında yaşanan krizler, kadınların kurtuluşu noktasında sınıf savaşımının zaruretini bir kez daha ortaya koydu. Kadın hareketinin artan emekçi karakteri, feminizmin dürüst olmayan bir özeleştiri sürecinden geçerek yüzünü işçi sınıfına dönmek durumunda kalmasına yol açtı. “İşçi sınıfı feminizmi” tartışmaları, bu sürecin bir ürünü olarak gelişti. Ne var ki, işçi sınıfı kadınlarının dönem dönem reçete değiştiren ve kimi kazanımlar elde ettikten sonra işçi sınıfına tekrardan sırtını dönen bir burjuva kadın ideolojisine değil, kadının tam kurtuluşunu sağlayacak bir programa sahip sosyalizm mücadelesine en ileriden katılmaya ihtiyaçları var. 
Artan eşitsizliklerin, şiddetin, tacizin ve tecavüzün karşısında kadınlar olarak yan yana gelebileceğimiz, yaşamlarımızı giderek daraltan politikalar karşısında sesimizi yükseltebileceğimiz alanların yaratılmasının ve geliştirilmesinin elzem olduğunu düşünüyoruz. Biz 17. Gençlik Yaz Kampı Kadın Çalışmaları Atölyesi katılımcıları olarak kadınların en temel haklarına göz diken, baskı ve sömürü politikalarını devreye sokan iktidarlar karşısında yerellerimize döndüğümüzde kendi özgün taleplerimiz etrafında bir araya gelebileceğimiz mücadele alanlarının yaratılması için çabalayamaya daha ileriden gayret edeceğimizi deklare ediyoruz. Eşit ve özgür bir dünyanın yaratılması için, başta kız kardeşlerimiz olmak üzere tüm gençliği mücadeleye çağırıyoruz!
YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI!

ÖNCEKİ HABER

Takım elbiseli azizlerden biri olmak ya da olmamak…

SONRAKİ HABER

Sağlık “piyasası”: Sistemin dökülen parçaları birbirini tutmuyor!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...