23 Temmuz 2019 11:56

ODTÜ öğrencisi İlayda Bilgen: KYK yurdu ideolojik karar

Emek Gençliği’nden ODTÜ öğrencisi İlayda Bilgen, Kavaklık’ta yapılmak istenen KYK yurduna karşı mücadeleyi ve öğrencilerin taleplerini anlattı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

İktidarın ve üniversite yönetiminin baskısı ile ODTÜ’de yapılmak istenen KYK yurduna karşı mücadeleyi ve öğrencilerin taleplerini ODTÜ Emek Gençliği’nden Şehir ve Bölge Planlama bölümü öğrencisi İlayda Bilgen ile konuştuk. Devletin öğrencilerin barınma ihtiyacını ücretsiz ve nitelikli yurtlar aracılığıyla karşılaması gerektiğini ifade eden Bilgen, ne KYK yurtlarının bu durumda olduğunu ne de ODTÜ’de yapılmak istenen KYK yurdunun bu amaçla yapıldığını ifade etti. İktidarın ODTÜ’de KYK yurdu yapmasının tamamen ideolojik amaçlarla ilgili olduğunu belirten Bilgen, KYK tarafından yapılması planlanan yurdun idaresi ve işletmesi ile ODTÜ’ye devredilmesi gerektiğini söyledi.

Kamuoyunda son bir iki aydır gündem olsa da KYK yurduna ilişkin tartışmaların bir yılı aşkın süredir devam ettiğini dile getiren Bilgen, üniversite yönetiminin süreci ODTÜ bileşenlerinden gizleyen tavrına değindi. Bilgen, “Süreç, başta ODTÜ öğrencileri olmak üzere ODTÜ kamuoyunun çok dışında ilerledi. ODTÜ yönetiminin kendi akademisyenine KYK yurdunun nereye yapılacağına, nasıl işletileceğine dair bilgi vermekten kaçındığı, KYK ile imzalanan protokolün Mimarlar Odasıyla bile paylaşılmadığı, öğrencilere de protokol imzalandıktan sonra atılan bir mail ile olan bitenin duyurulduğu bir süreçten bahsediyoruz” diye konuştu.

'OLDU-BİTTİYE GETİRİLECEK BİR MESELE DEĞİL'

KYK yurdunu istememelerinin birçok nedeni olduğunu ifade eden Bilgen şöyle konuştu: “Aslında devletin öğrencilerin barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla yurtlar inşa etmesi noktasında bir itirazımız yok. Hatta devlet öğrencilerin barınma ihtiyacını ücretsiz ve nitelikli yurtlar aracılığıyla karşılamalıdır. Fakat bugün açısından KYK yurtlarının durumunun ve bizim konumuz özelinde de ODTÜ’ye bir KYK yurdu yapılmasının iyi irdelenmesi gerektiğini düşünüyoruz. ODTÜ yurtlarında bugün 7 bin öğrenci kalıyor. 27 bin öğrenciye sahip bir üniversite açısından bu sayının yeterli olamayacağı aslında aşikar. Ancak yeni yurtların nasıl yapılacağı, işletileceği gibi konular, bugün gördüğümüz üzere oldu bittiye getirilecek basitlikte değil.”

‘ÖĞRENCİLERİN SÖZ HAKKI OLAN BİR YAPI İSTİYORUZ’

Bilgen, KYK yurduna karşı ilk tepkilerin daha çok ODTÜ’nün ekolojik bütünlüğü noktasında olduğunu ancak sürecin ilerlemesiyle ODTÜ öğrencilerinin bir yurda ihtiyacı olduğu, bu yurdun nasıl olması ve nasıl işletilmesi gerektiği konularına ilişkin tartışmaların gündeme geldiğini ifade etti. ODTÜ içerisinde idaresi ve işletilmesi ODTÜ’ye ait olan 19 yurdun bulunduğunu hatırlatan Bilgen, yapılmak istenen KYK yurdunun ise ODTÜ yurtlarından tamamen farklı bir yönetmeliğe sahip olacak olmasının ODTÜ içerisinde ikilik yaratacağına dikkat çekti. Bilgen, “Bu durum KYK yurdunun ODTÜ yurtlarına göre düzenlenmesine dönüşmeyeceğine göre, ODTÜ yurtlarının KYK’laştırılması gibi bir süreci beraberinde getirebilir. Biz bu noktada, KYK’nin yapacağı bu yurdu, işletmesi ve idaresiyle ODTÜ’ye bırakması ve yurdun kendi iç işleyişi açısından da öğrencilerin söz hakkının bulunduğu bir yapının kurulması gerektiğini düşünüyoruz” diye konuştu.

‘İKTİDARIN İDEOLOJİK AMAÇLI BİR HAMLESİ’

ODTÜ’de yapılmak istenen KYK yurduna ilişkin bir diğer kaygı verici noktanın ise KYK Akademi adı altında düzenlenen dini içerikli etkinlikler olduğuna dikkat çeken Bilgen, iktidarın bu etkinlikler aracılığıyla kendi gerici-muhafazakar ideolojisini yaymayı ve gençliği kendine yedeklemeyi hedeflediğini ifade etti. Bilgen, yurtlarda kalan öğrencilerin bu etkinliklere katılmaya zorlandığını, katılmayanların ise fişlendiğini belirterek “Birçok yerde yaşanan bu durumun ODTÜ’de de karşımıza çıkması zor olmayacaktır. İktidar bu yolla ODTÜ içerisinde bir gerilim ortamı da yaratmak istemektedir” dedi.

KYK yurdunun yapılmasının temel amacının iktidarın kendine alan yaratma çabası olduğunu dile getiren Bilgen, “Ülkenin diğer yerlerinde yapılması planlanan 60 KYK yurdu projesi ekonomik kriz dolayısıyla iptal ediliyor. Ne var ki ODTÜ’de, sosyal binalarının ve kendi yemekhanesinin bulunduğu, 122 milyon liraya yapılması planlanan KYK yurduna alelacele başlanmak isteniyor. Bütün bunlar, burada doğrudan iktidarın ideolojik amaçları doğrultusunda bir hamle yapıldığını gösteriyor” diye konuştu.

‘SALDIRILARI PÜSKÜRTMEK DAHA GÜÇLÜ ÖRGÜTLENMELERLE MÜMKÜN’

ODTÜ’ye yönelik saldırıların son dönemde giderek arttığına dikkat çeken Bilgen, bu saldırıları aşmanın yolunun ise ancak birlikte mücadele ile mümkün olabileceğini dile getirdi. Bilgen şöyle konuştu: “Aslında biz fakültelerden tutalım da yurtlara kadar, öğrencilerin içinde bulunduğu her alanda, katılımcı bir mekanizmaya ihtiyacımız olduğunu sürekli dile getiriyoruz. Bugün açısından da keza öyle. ÖTK seçimlerinin gerçekleştirilmediği bir yıl geçirdik. Öğrenci temsiliyetinin bulunmadığı, 27 bin nüfuslu bir kampüste, talep ve ihtiyaçlarımız var. Bu ihtiyaçlarımız karşılayabilmek, taleplerimizi dile getirmek için de yan yana gelebileceğimiz alanlara ihtiyacımız var. Bu yıl içerisinde 1 Mayıs ODTÜ öğrencileri kortejinin örülme sürecinden başlayarak, sonrasında ise Onur Yürüyüşü’nde gerçekleşen polis saldırısı sonrası oluşturulan fakültelerdeki Boykot Komiteleri aracılığıyla sorun ve taleplerimizi tartışabileceğimiz alanlar oluşturduk. Bu alanların geliştirilmesi ve kalıcı hale getirilmesinin hayati önem taşıdığını düşünüyoruz. ODTÜ’ye yönelik gerçekleşebilecek yeni saldırıları püskürtmek, ancak yarattığımız bu örgütlenmeleri her seferinde aşarak, biriktirdiklerimizin üzerine bir tuğla daha koyarak mümkün olabilir. Karşılaştığımız saldırılar karşısında bir önceki örgütlenmenin gerisine düşmeyecek kapsayıcılıkta karar alma mekanizmalarının oluşturulmasını ve ODTÜ öğrencilerinin bu mekanizmalar etrafında yürütecekleri canlı tartışmalar aracılığıyla gerek üniversite gerek ülke gündemine ilişkin taleplerini dile getirebilmesini yakıcı bir ihtiyaç olarak görüyoruz”. (Ankara/EVRENSEL)

 

ÖNCEKİ HABER

ABD’nin göçmen kamplarında bir insanlık dramı yaşanıyor

SONRAKİ HABER

Van Barosu: 1 Nisan-6 Mayıs arasında 25 mültecinin cesedi bulundu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...