10 Temmuz 2019 23:30

Tuzla tersanelerinden İstanbul seçimlerine

Tersane işçisi Mehmet Kılıç, Tuzla tersanelerinden genç işçilerle yaptığı 'İstanbul seçimi sohbetini' yazdı.

ARŞİV | Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Mehmet KILIÇ
İstanbul

23 Haziran seçimlerini Tuzlalı genç işçiler ile konuştuğumuzda, “İktidarın YSK üzerinde uyguladığı baskı ile seçimi iptal etmesi bir nevi kumardı” diyorlar. Hem de tek adam rejimi ortaya konarak oynandı bu kumar, seçimi yenileme gerekçesi olarak ise halka “Onlar çaldı” dendi. Oylar çalınmış ise de yeterli ispatın karşısında hukuki olarak gereğinin yapılması değil midir uygun olan?

Vakit öğle arası, Muharrem usta ile sohbet ediyoruz. Seçim öncesinde AKP’ye sıkı sıkıya bağlı bir işçi. Seçim sonuçlarına dair biraz sohbet edelim derken “Bir parti düşerdi de bu kadar düşmezdi” diye başlıyor sözlerine. Ülkede geçim şartlarının zorlaştığını, kendisinin evine erzak götürmekte zorlanırken seçimlerin yenilenmesinin külfet olduğunu düşünüyor. Siyasetçilerin yalnızca koltuk siyaseti ürettiklerini, koltukların ve iktidarın da zamanla el değiştirmesi gerektiğini söylüyor.

Öğle arası devam ederken başka bir işçi ile sohbet ediyoruz. Hakan, AKP’nin çözülme sürecinde olduğunu, önümüzdeki dönemde dikiş tutmayacağını söylüyor. Kendisinin CHP'li olmadığını, ancak seçimlerde Ekrem İmamoğlu'nu desteklediğini ekliyor. “Bu defa iş parti meselesi değil, demokrasi meselesiydi. İrademize el konuldu” diyor. Seçimden önce AKP seçimle gitmez diyen insanların bugün siyasete farklı bir gözle baktığını, birlik olunca bir şeylerin değişebileceğinin gösterildiğini düşünüyor.

Yine başka bir arkadaşımız, iktidarın insanları ötekileştiren, bölmeye çalışan nefret diline karşılık halkın önemli bir birliktelik sergilediğini düşünüyor. Seçime iki gün kala yayınlanan mesajın Kürt halkı üzerinde bir tesiri olmadığı aynı şekilde beka söylemlerinin de Türk vatandaşlar için karşılık bulmadığını söylüyor.

Her gün en az birkaç kişinin iş kazasında yaralandığı Tuzla tersanelerinden yazıyoruz. Ülkede günde 4-5 işçi iş cinayetlerine kurban gidiyor. Para yardımı yapılan cemaatlerde çocukların istismar edildiğini görüyoruz. Biz de tüm bunlara cevap olabilecek küçük bir adım olarak 23 Haziran’da demokrasi mücadelesi verdik ve kazandık. Ancak bu birlik sandıkta kalmamalı. Tüm bu sorunlar karşısında fabrikalarımızda, tersanelerde, okullarımızda, tüm yaşam alanlarımızda insanca yaşamak için mücadele etmemiz gerekir.

ÖNCEKİ HABER

Adanalı emekçiler: Pazara girsinler, enflasyonu görsünler

SONRAKİ HABER

Aliağa Belediyesi işçileri ödenmeyen ücretlerini istiyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...