Canan Kaftancıoğlu'nun yargılandığı dava 18 Temmuz'a ertelendi

Eylem NAZLIER
Can Deniz ERALDEMİR
İstanbul

CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, 6 yıl önce yaptığı bazı sosyal medya paylaşımları nedeniyle hakim karşısına çıktı. Mahkeme heyeti duruşmayı 18 Temmuz'a erteledi.

Canan Kaftancıoğlu hakkında, sosyal medyadaki paylaşımları nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, "Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılama", "Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret", "Cumhurbaşkanına hakaret", "Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" ve "terör örgütü propagandası yapmak" suçlamalarıyla açılan davanın ilk duruşması görüldü. 37. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşma sonucu dava 18 Temmuz'a ertelendi. Kaftancıoğlu, 4 yıl 10 aydan 17 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.

CANAN KAFTANCIOĞLU: O KAYBETTİ BİZ KAZANDIK!

Canan Kaftancıoğlu, duruşma sonrasında kamuoyuna yaptığı açıklamada sürecin baştan sona hukuksuz olduğunu vurgulayarak "İddianamedeki suçlamaları asla kabul etmiyorum. Burada yargılanması gerekenler yargıya emir ve talimat verenlerdir" dedi.

Kaftancıoğlu, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: 6-7 yıl önce attığım tweetlerden dolayı ve en önemlisi 31 Mart zaferinden hemen sonra suçlanıyorum. Yıllar sonra bu söylemlerimin dava konusu edilmesinin tek bir sebebi var: O kaybetti, biz kazandık ve biz mevsimi başladı.

Benim öncelikle bir insan, bir kadın, bir anne, bir hekim ve bir siyasetçi olarak toplumsal olaylara ilişkin tepkiler vermemden daha doğal bir durum olamaz. Ben yazdıklarımın ve söylediklerimin bir suç olmadığını tam tersi bu suçu işleyenleri kamuoyu önünde açık, net göstermek ve teşhir etmek olduğunu düşünüyorum. Bunun da asli siyasi ve toplumsal sorumluluğum olduğunu savunuyorum.

Bir kez daha altını çiziyorum. Meselenin özü şudur: İstanbul’dan yanan umut ışığı birini rahatsız etti. O biri halktan, sandıktan karşılık bulamadığı için şahsım üzerinden toplumsal muhalefete gözdağı vermek istiyor.

Bugün davaya konu olan suçlamalarla ilgili soruşturma dosyası, il başkanı seçilmemden 2 gün sonra 15 Ocak’ta oluşturuldu. 31 Mart’tan sonra iddianame hazırlandı. 23 Haziran’dan sonra bugün de ilk duruşma gerçekleştirildi. Gördüğünüz gibi hiç de alışık olmadığımız bir şekilde yargı çok hızlı çalıştı ve bugün buradayım.

Yaklaşık 1 yıldır hiç ara vermeden seçim çalışmasının içindeyim. Partimin İstanbul İl Başkanı olarak sorumluluklarımın da fazla olduğunu vurgulamam gerekiyor. Herhangi bir hukuki yönü olmasa da tamamen siyasi saiklerle açılmış bir dava da olsa  demokrasiye ve hukuka inandığım için tüm hukuki haklarımı sonuna kadar kullanacağım.  Bu sebeple avukatlarımın gördüğü lüzum üzerine erteleme talebinde bulunduk.

Sizlerin burada şahsım üzerinden demokrasi mücadelesine verdiğiniz destek, Türkiye’de hak ve adalet arayışındaki milyonlar için de bir umut ışığıdır. İşte ben bu yüzden bu mevsime biz mevsimi diyorum. Beraber direnecek yine beraber kazanacağız.

Bugün buraya gelerek şahsıma destek olan, İstanbul’da birlikte kurduğumuz İstanbul İttifakı’na sahip çıkan herkese sonsuz teşekkür ediyorum. Biz mevsimi başladı.

İSTANBUL ADLİYESİNİN ÖNÜ DOLDU TAŞTI

Kaftancıoğlu'nun yargılandığı davayı takip edenler arasında CHP Milletvekilleri Ali Şeker, Mahmut Tanal, Sezgin Tanrıkulu, CHP Genel Başkan yardımcısı Muharrem Erkek, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Sanatçı Fazıl Say, Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Levent Tüzel, ÖDP Başkanlar Kurulu Üyesi Alper Taş, HDP Milletvekili Ahmet Şık, CHP il başkanları ve STK temsilcileri yer aldı. Ayrıca Kaftancıoğlu'na destek olmak için İstanbul Adliyesi önüne çok sayıda yurttaş da geldi. Miting alanına dönüşen adliye önünde sık sık "Hak, hukuk, adalet" ve "Faşizme karşı omuz omuza" sloganları atıldı.

KAFTANCIOĞLU, SAVUNMA İÇİN EK SÜRE TALEP ETTİ

Duruşma kimlik tespiti ile başladı. Mahkeme başkanı, Kaftancıoğlu'ndan savunma yapmasını talep etti. Seçim sürecinde bu davanın kendisine bildirildiği ve bu süreçte görevi gereği çok yoğun olduğunu ve böyle bir süreçte, kendi kişisel sorunuyla ilgilenmeyi ayıp saydığını belirterek savunmasını hazırlamak için ek süre talebinde bulundu.

Mahkeme Başkanı ise bu talebi savunmasını hazırlamak için yeterli süresi olduğu gerekçesiyle reddetti. Mahkeme Başkanı Kaftancıoğlu’na bir kez daha savunmasını sordu. Kaftancıoğlu, “O dönem avukatlarımı bile göremedim” diyerek tekrar ek süre talebini yineledi.

Ardından Kaftancıoğlu’nun avukatı Figen Güler, müvekkilinin önemli bir siyasi karakter olduğunu belirterek ek süre talep etti. Avukat Güler, “Heyetiniz aksi kanaatteyse heyetin reddini talep ediyoruz. Çünkü savunma hakkımız ihlal ediliyor” derken Avukat Doğuşcan Aydın Aygün, “Bu durum Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini ve Anayasa’yı ihlaldir. Bu nedenlerle heyeti reddediyoruz” dedi.

Heyet, reddi hâkim talebini değerlendirmeden müşteki avukatlarına söz hakkı verdi. Bu sırada sanık avukatları, heyetin reddi hâkim talebini değerlendirmediği için itiraz etti. Başkan Gürlek de Avukat Aygün’e söz vermeden konuştuğu için uyarıda bulundu. Söz almadan konuştuğu gerekçesi ile Avukat Ömer Kavili salondan çıkarıldı. Kavili'ye CHP'li Muharrem Erkek de eşlik etti. Salondan çıkan Kavili, “Sanık Ömer diyor, içine doğdu herhalde” ifadesini kullandı.

Gürlek, verdiği ara kararda reddi hâkim talebini reddetti ve müştekilerin davaya katılmasına karar verdi. Ardından Kaftancıoğlu’nun avukatı Zeynel Öztürk söz aldı. Öztürk, “Sözde adil bir yargılama yapılıyor. Bize neden katılma taleplerine ilişkin söz vermediniz” dedi.

DURUŞMA 18 TEMMUZ'DA, GEZİ DAVASI İLE AYNI GÜNDE

Yaklaşık on beş dakikalık aradan sonra salona gelen heyet, Kaftancıoğlu ve avukatlarına savunma için süre verilmesine karar verdi. Bir sonraki duruşmanın 18 Temmuz’da yapılmasına karar verildi. Gezi duruşmasının da o gün olmasından ötürü avukatlar bu duruma itiraz etti. Mahkeme heyeti itirazları dinlemeden salonu derk etti.

MUHARREM ERKEK: KUMPAS DAVALARI MUTLAKA ÇÖKER

Duruşma öncesi açıklama yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, “Haksız, hukuksuz, mesnetsiz bu dava için Çağlayan Adliyesinin önündeyiz” dedi. Muharrem Erkek, CHP Eski Genel Başkanı Altan Öymen, Müzisyen Fazıl Say, Ankara ve İzmir başta olmak üzere CHP il başkanları, ilçe başkanları, çok sayıda belediye başkanı ve milletvekilleriyle adliyede olduklarını belirterek “İl başkanımız Canan Kaftancıoğlu asla yalnız yürümeyecek dedi.

“Siyasi davalar, kumpas davaları, kurguya dayalı iddianameler bir gün gelir mutlaka çöker” diyen Erkek, Sözcü’ye Cumhuriyet’e, milletvekillerine açılan tüm bu davaların muhalefeti baskı altına alma çabası olduğunu söyledi. Bu davaların adalete duyulan güveni temelinden sarstığını söyleyen Erkek, bu tutum nedeniyle Türkiye’nin zarar gördüğünü belirtti.

“CANAN KAFTANCIOĞLU’NDAN İNTİKAM MI ALMAK İSTİYORSUNUZ?​”

Canan Kaftancıoğlu’nun dosyasında 6 yıl önce paylaşılmış çeşitli içerikler, sahte tweetler ve kurguya dayalı iddialar olduğunu belirten Erkek, “Yine düşünce yargılanıyor, yine ifade özgürlüğü yargılanıyor, yine demokrasi yargılanıyor” diye konuştu. Erkek, “İstanbul’da kadın il başkanı olan, hekim olan, güçlü bir siyasetçi, güçlü bir kadın olan ve İstanbul’un 25 yıl sonra kazanılmasında büyük pay sahibi olan Kaftancıoğlu’ndan intikam mı almak istiyorsunuz” dedi.

Bu davaların kendilerine geri adım attıramayacağını aksine demokrasi ve hak, hukuk, adalet mücadelesinde güç katacağını belirten Erkek, “Yargıyı silah olarak kullanıp muhalefeti boğmak isteyenler kaybedecektir. Demokrasi mücadelesi verenler, hak hukuk mücadelesi verenler kazanacaktır. Sonunda iyiler kazanacaktır” diye konuştu.

TANRIKULU, TARİHLERLE YARGIYI KİMLERİN YÖNLENDİRDİĞİNİ ANLATTI

CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ise yaptığı konuşmasında bu davanın Canan Kaftancıoğlu il başkanı seçildiği için açıldığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da daha ilk günden Kaftancıoğlu’nu hedef göstererek yargıyı yönlendirdiğini ifade etti. Sürece ilişkin tarihler veren Tanrıkulu şunları söyledi:

“Canan Kaftancıoğlu 13 Ocak 2018 tarihinde İstanbul İl Başkanlığına seçildi. İddianameye göre sadece iki gün sonra 15 Ocak’ta soruşturma başlatıldı. Aynı tarihte 15 Ocak’ta Erdoğan’ın avukatının da Kaftancıoğlu hakkında bir dilekçe verdiğini, bunun da soruşturma evrakıyla birleştirildiğini biliyoruz. Ve bir gün sonra, 16 Ocak’ta Sayın Erdoğan grup toplantısındaki konuşmasının 45 dakikasını Kaftancıoğlu’na ayırdı. Ve onun 5-6 yıl öncesine ait tweetlerini göstererek o günden mahkum etti.”

BARIŞ YARKADAŞ: BERAAT İSTİYORUZ ÇÜNKÜ ORTADA SUÇ YOK

Kafftancıoğlu'nun yargılandığı dava öncesinde Evrensel'e konuşan Gazeteci Barış Yarkadaş, davaya konu olan Twitter paylaşımlarının kurgu ve montaj olduğunu belirterek "Bu siyasi bir davadır" dedi.

Yarkadaş, açıklamasında "İstanbul il başkanımız Sayın Canan Kaftancıoğlu’nun 6 yıl önce attığı bazı tweetlerin yanına kurgularla, montajlarla farklı yorumlar da eklenmiş. Yani kurgu bazı tweetler ve paylaşımlar yapılmış. Şimdi ne hikmetse tam 6 yıl önce atılan bu tweetler, İstanbul yerel seçimleri yaklaşırken birdenbire ortaya çıktı ve hızla bu soruşturma davaya dönüştü. Bugün Canan Kaftancıoğlu, hakkındaki suçlamalar yüzünden tam 17 yıla varan bir hapis cezası ile yargılanıyor. Bu gerçekten akıl alır gibi değil. Bunu hukukla, yargıyla, adaletle, hukukun evrensel ilkeleriyle açıklayabilmek mümkün değil. Tamamen siyasi bir dava olduğu muhalefet partilerinin yöneticilerine, üyelerine, önde gelen isimlerine yönelik bir gözdağı verilmesi hesabı yapıldığını düşünüyorum. Umarım Çağlayan Adliyesi 37. Ağır Ceza Mahkemesinde bu dosya artık kapanır ve Canan Kaftancıoğlu beraat eder. Beraat etmesini istiyoruz çünkü ortada bir suç yok. Umarım hakimler de bizimle aynı şekilde düşünür ve bu davanın siyasi içerikten çıkartılarak hukuki bir zemine oturtulmasını sağlar, bu hukuki zemin de beraattir" ifadelerini kullandı.

KAFTANCIOĞLU NE İLE SUÇLANIYOR?

Kaftancıoğlu, cumhurbaşkanına hakaret, Türkiye Cumhuriyeti devletini alenen aşağılama, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek ve terör örgütü propagandası yapmak suçlarından 37. Ağır Ceza Mahkemesinde 17 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor.

Kaftancıoğlu’nun Berkin Elvan’ın ölümü, Gezi olayları, AKP’li bakanlara yönelik yolsuzluk operasyonu gibi toplumsal muhalefetin tepkisini çeken gelişmelerle ilgili yaptığı sosyal medya paylaşımları, 31 Mart seçim galibiyetinden sonra yargının gündemine girdi.

Kaftancıoğlu’nun avukatlarından Ergün Özer, tweetlerin yaklaşık 6 yıldır Canan Kaftancıoğlu’nun hesabında bulunduğunu söyledi. Avukat Özer, iddianamenin hazırlanmasının da savcılığın soruşturma sürecinin de usule ve hukuka aykırı olduğunu ifade etti.