15 Ekim 2012 03:36

Boğaziçi, hükümete ve YÖK’e ders verdi

Hükümetin yeni YÖK tasarısına ilk darbe Boğaziçi Üniversitesinden geldi. Üniversite senatosu hazırladığı bildiriyle, önümüzdeki dönemde Meclis gündemine gelmesi beklenen tasarının tüm temel tezlerine bir bir karşı çıktı.Yıllardır YÖK’ün kaldırılması, üniversitelerin demokratik ve &ou

Boğaziçi, hükümete ve YÖK’e ders verdi
Paylaş
Çağrı Sarı Kahveci

Yıllardır YÖK’ün kaldırılması, üniversitelerin demokratik ve özerk bir biçimde yönetilmesi talepleri öğrenciler ve bilim insanları tarafından dile getirilirken YÖK bünyesinde de yenilenme tartışmaları sürüyor. YÖK’ün “Yeni Bir Yükseköğretim Yasasına Doğru” başlıklı metni de, bu yenilenme tartışmaları çerçevesinde yıllardır sermaye örgütleri cephesinden gelen talepleri büyük ölçüde karşılıyordu.

İşte, senatonun, “Boğaziçi Üniversitesinin Temel İlkeleri: Kamu Üniversitelerinin Yapı ve İşleyişi” başlığıyla yayınladığı bildirisi bu metne açık ve sert bir cevap niteliğinde...

SEÇİM YOK ATAMA VAR

Yeni YÖK tasarısında rektör, dekan, enstitü müdürü, yüksekokul müdürü, bölüm başkanı gibi akademik yöneticilerin atamayla belirlenmesi öngörülüyorken, Boğaziçi Üniversitesi Senatosunun bildirisinde bahsi geçen yöneticilerin tamamının seçimle iş başına gelmesi gerektiği ifade ediliyor.

Mütevelli heyetleri adı altında sermaye gruplarının üniversite yönetimine müdahalesi de bildiride sert biçimde eleştiriliyor: “Üniversite yöneticilerinin mütevelli heyeti gibi üniversite dışı bir merci tarafından belirlenmesi, demokratik ve katılımcı anlayışla çeliştiği gibi, özerk ve bağımsız olma ilkelerine de aykırıdır.”

Bildiride yine hükümet ve sermaye gruplarının üniversitenin bilimsel programlarına müdahalesine karşı çıkılıyor. Üniversitelerin, özerk anayasal kurumlar olması gerektiği belirtilerek, akademik programları ve araştırma politikalarının öğretim elemanlarınca ve/veya üniversite kurullarınca kararlaştırılarak belirlenmesi isteniyor. (İstanbul/EVRENSEL)


ÜNİVERSİTEDE EĞİTİM PARASIZ OLMALI

*Akademik ölçütleri karşılayan bireylerin ekonomik yoksunluk nedeniyle üniversite öğretiminden dışlanmamaları için, devlet, sosyoekonomik kaynaklı eşitsizliklerin yükseköğretim üzerindeki yansımalarını ortadan kaldıracak kaynak ve destekleri sağlamalıdır.

*Üniversite öğretiminin akademik yeterliğe sahip tüm bireylere açık olması ilkesinden hareketle, öğrenci seçme ve yerleştirmeleri sadece bilimsel ve nesnel akademik ölçütlere göre yapılmalıdır.

*Üniversitelerde saydamlık ve hesap verebilirlik ilkeleri çerçevesinde bütçeleme ve harcama özerkliği olmalıdır. Üniversitelerin bütçe tahsisatlarını kendi kurumsal gereksinim ve hedeflerine göre belirleme hakkı ve harcama esnekliği bulunmalıdır.


FARKLI GÖRÜŞLER İFADE EDİLEBİLMELİ

- Üniversiteler şiddet ve ayrımcılık içermeyen tüm görüşlerin, tercihlerin ve kanaatlerin özgürce ifade edilebildiği demokratik ortamlar olarak topluma örnek oluşturmalıdır.

- Öğretim elemanlarının ve öğrencilerin yazılı ve sözlü faaliyetlerine ilişkin akademik dokunulmazlıkların fikir ve ifade özgürlüğü kapsamında sağlanması esastır.

- Üniversiteler, akademik hususlarda ve iç ve dış ilişkilerini düzenleyen tüm karar ve uygulamalarda evrensel ilkelere, etik esaslara ve insan haklarına saygı çerçevesinde hareket etmeyi ve bu konularda hesap vermeye açık ve saydam olmayı taahhüt etmelidir.

- Üniversitelerin herhangi bir kişi ya da kuruluşun etki veya baskısına maruz kalmaması ve siyaset aracı olarak kullanılmaması, bilimsel ve toplumsal gelişim açısından vazgeçilmezdir.

- Öğretim elemanlarının atama ve yükseltmeleri tamamen akademik ölçütlerle ve denetime açık ve saydam yöntemlerle üniversite kurullarınca kararlaştırılmalıdır. Araştırma, idari ve teknik personel istihdamı ve yükseltilmesi, kendi ihtiyaçları ve tercihleri doğrultusunda, üniversiteler tarafından yapılmalıdır.


ODTÜ: TASLAK TEMELDEN YANLIŞ

ODTÜ Öğretim Elemanları Derneği, ODTÜ Mezunları Derneği ve Eğitim Sen de yaptığı açıklama ile yeni YÖK tasarısına tepki gösterdi.

Tasarıyla üniversitelerdeki merkezi ve üniversiteler üstü yapılanmanın korunduğu belirten açıklamada, serbest rekabet kavramının tasarının temeli olduğu ifade edildi. Yapılan açıklamada üniversitelerin şirketleşmesinin öngörüldüğü kaydedilirken, idari ve akademik özerkliğin tamamen ayaklar altına alındığı belirtiliyor. Açıklamada ayrıca şu ifadelere yer verildi: “Kimi üniversitelerde ‘Üniversite Konseyi’ adı altında getirilmesi düşünülen mütevelli heyet yapısının, özerkliğe doğrudan engel olacağı; işletilebilirliği olmadığı ve gerçekçilikten uzak olduğu, yalnızca üniversiteleri şirketleştirme anlamını taşıdığı açıktır. Özlük haklarında yaratacağı ayrımcılık nedeniyle, üniversite çalışanlarının olumsuz etkileneceği açıktır.”

ÖNCEKİ HABER

İran’a yeni saldırı

SONRAKİ HABER

Tezkereye tüm yurttan tepki var

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...