Ulus’ta bayram hazırlıkları: Yokluk bayramı

Bayram öncesi pazarlar dolu ama fileler boş. Kiloyla satın alan neredeyse yok. Tatile çıkmak bir yana bayramlık kıyafet bile lüks sayılıyor.

03 Haziran 2019 01:15
Paylaş

Burcu YILDIRIM
Derya KAYA
Ankara

Ramazan Bayramı alışverişine çıkan vatandaşların kimi çocuğa bayramlık kıyafet ile mutfak alışverişi arasında tercih yapmaya çalışırken, kimi de tatlı için en ucuz cevizi aradı. Maaşı yatmayanlar ise bayrama buruk girdi. Ankara Ulus’ta konuştuğumuz emekli Gökçen Gürbüz de “Emekliyiz ah yavrum. Alamam torunlara bir şey, 5’er, 10’ar lira vereceğim” dedi.

Ankara’da birçok kişi Ramazan Bayramı öncesinde kıyafeti, yiyeceği, meyveyi, şekeri daha uygun fiyata alabilmek için Ulus’a geliyor. Ulus, sadece merkez ilçelerin değil, çevre ilçelerden insanların da alışveriş için geldiği bir yer. Konuştuğumuz vatandaşlardan birkaçı dışında herkes fiyatların yüksekliğinden şikayetçi. Bayram alışverişine çıkan Emekli Gökçen Gürbüz’e fiyatları sorduğumuzda “Uçuyor” diyor. Bayram hazırlıklarını anlatan Gürbüz, “Bu bayramda baklava yapacağım. Ayrıca çilek, peynir, helva, nişasta, çay tepsisi aldım ama her şey çok pahalı. Geçen yıla göre her şey en az iki katı. 5 liralık çay tepsisi 20 liraya çıkmış. Emekliyiz ah yavrum, paramız pulumuz yok” diyor. Gürbüz’ün kızı kanser hastası, iki eve birden yetişmeye çalışıyorlar. “Kızımın ilaçları hep dışardan geliyor. Soğan, ekmek geçiniyoruz. Bu yıl, inan bir kilo domates alıp yiyemedik. Kıyafet üst başı neyle alalım?” diyen Gürbüz’ün 7 torunu var. Gürbüz, “Hangi birine alayım, onlara 5’er, 10’ar lira vereceğim, alamam torunlara bir şey” diyor.

"MAAŞ YATMADI, HİÇBİR ŞEY ALAMADIK"

Kızıyla birlikte dolaşan Ömer Arslan ise ücreti yatmadığı için hiçbir şey alamadığını söylüyor. Arslan, “Yiyecek, içecek çok pahalı, yanına yaklaşılmıyor. Önceden 40-50 liraya gittiğin alışverişten, şu an 100 lira ile çıkamıyorsun. Yetişmiyor çünkü. İhtiyaçları almaya çalışıyoruz. Beni en zorlayan çocuklar. 4 okuyan çocuğum var. Okulu, servisi, okumaları bir maaşla zor” diye söylüyor.

"EN AZ 3 KİŞİ ÇALIŞACAK Kİ YETSİN"

Şu an asgari ücretli bir işte çalışan Emine Çakal, aldığı paranın hiçbir ihtiyacını karşılamamasından şikayetçi. Çakal, “Eve destek olmak için çalışıyorum ama olmuyor, fiyatlar hiç uygun değil. Asgari ücretliler için daha pahalı” diye anlatıyor. Çocuklara bayram kıyafeti almaya geldiğini söyleyen Çakal, “Bir kızım, bir oğlum var. Oğlum pantolon, tişört, ayakkabı istedi. Düğünümüz var, kızıma da bir şeyler alacağım. ‘Asgari ücret yükseldi’ diyorlar ama kıyafet fiyatları da yükseliyor” diyor. Kira, elektrik, su, faturalar derken bütçenin yetmediğini belirten Çakal, hele bir kişi çalışıyorsa işin içinden hiç çıkılamadığını söylüyor. Çakal, “En az 3 kişi çalışacak ki yetsin” diyor.

"KENDİME ALSAM EV AÇ KALIYOR"

Kızlarıyla birlikte bayram alışverişine çıkan Fatma Yeşilay, çocuklara kıyafet almak için gelmiş Ulus’a. Özellikle gıdadaki pahalılığın kendilerini zorladığını belirten Yeşilay, şöyle diyor: “Korkuyoruz aslında. Milletin durumu belli, kıt kanaat geçiniyor insanlar. Emekli maaşını düşün, ev kirası, doğalgaz, elektrik, su, faturalar derken bütçede ayıracak hiç para kalmıyor.” Kızı Songül Yeşilay güvenlik görevlisi. O da asgari ücret alıyor. Ay sonunu getiremediklerini belirten Yeşilay, durumu şöyle özetliyor: “Geçen sene kendime alabiliyorsam eve de bakabiliyordum. Şimdi kendime alsam, ev aç kalıyor.”

"ÇOCUKLARIN YANINDA KALIYORUM, YOKSA GEÇİNEMEM"

Bir kadın da kızı torunuyla gelmiş alışverişe. İsimlerini vermek istemiyorlar. Emekli olduğunu söyleyen kadın, “Çocukların yanında kalıyorum, yoksa geçinemem. Çalışırken elimize bir şey geçiyordu, şimdi hiçbir şey geçmiyor. Çalışamıyoruz da zaten” diyor.

FİYATLARDAN MEMNUN OLAN DA VAR

Muharrem Kocakurt ise Ulus’ta karşılaştığımız hayatından memnun birkaç kişiden biri. Bayramlık şekerini, tatlısını, torunlarına kıyafetini alan Kocakurt, “Allah hükümetimizden razı olsun, her bayram 1000’er lira ikramiye veriyor. Kurban’da Ramazan’da onlar olmasa bayram alışverişi yapamayız. Çorbaya tuz katıyor. Hiç etmesinler, şikayet gelen gideni aratır. Hiçbir sorun yok” diyor. Ümit Gündüroğlu da fiyatlardan memnun olanlardan. Gündüroğlu, “Gayet güzel, birkaç parça bir şeyler aldık çocuklara. Evde tek ben çalışıyorum, asgari ücretin biraz üstünde alıyorum. Bana uygun geldi, hiçbir değişiklik görmedim” diyor.

"EN SON BİR SENE ÖNCE ET ALDIM"

Emekli maaşının yetmediğini anlatan Celal Çelik ise Ulus’a ayakkabı, çorap, gömlek almak için gelmiş. Çelik, “Ayakkabı çorap aldım 50 lira. Emekliyim 2 bin lira yetişmiyor” diyor. Bayramlık bir kilo şekeri 25 liraya alan Çelik, geçen yıla göre her şeyin çok pahalı olduğu görüşünde. Fiyatların günü gününe tutmadığını anlatan Çelik, “Bugün 3 liraya aldığım domates yarın 10 lira oluyor, ne yaptıkları belli değil. Eti hiç alamıyoruz, en son bir sene önce aldım” diyor.

TATLI İÇİN EN UCUZ CEVİZİ ARADI

İsmini vermek istemeyen bir kadın bayramda tatlı yapmak için aldığı yarım kilo cevizi göstererek, “En ucuzundan aldım, yarım kilosuna 8 lira verdim. 30 lira aslında kilosu. Her şeyi güllük gülistanlık göstermek, din üzerinden siyaset yapmak hiç yakışmıyor. İstediklerimiz bunlar değil, dinimizi de yaşayalım, herkes de özgür olsun. Dinini yaşar gibi görünüp de insanlara zulüm etmek olmaz. Kuran-ı Kerim alıp çıkıyorlar ama görüyoruz yaptıklarını. Kul hakkının alasını bunlar yapıyor” diyor.

TORUNLARIN OKULU İÇİN ÇALIŞIYOR

Hatun Aydoğmuş 67 yaşında. Emekli olmasına rağmen üniversitede okuyan torunları Ulus heykelinin önünde için bir şeyler örüp satıyor. Aydoğmuş, “Bu yıl patates yiyemedik, soğanın yanına varılmıyor. Elma ucuzdu elma yedik kızla. Hiç kıyafet alamıyorum. Şeker, lokum nereden alacağız, sadece bakıyoruz. Zaten kiloyla bir şey alan kalmadı. Son bir senedir hiçbir şey iyi değil, her sene öncesini aratıyor” diye anlatıyor.

Reklam
ÖNCEKİ HABER

Prof. Dr. Adnan Gümüş: Yeni eğitim modelinin arka planı para ve piyasa mantığı

SONRAKİ HABER

Liman işçisi: Bayramda iş var çalışır mısın deseler, çoğumuz evet deriz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...