Esenyurt Adayı İbrahim Kızılyer: Emekçileri işin öznesi yapacağız

Esenyurt’ta CHP’den belediye meclis üyesi adayı olan İbrahim Kızılyer, fabrika önlerinde, işçi duraklarında, semt pazarlarında, ev toplantılarında bir araya geldiği işçi ve emekçilere, birlik ve mücadele çağrısı yapıyor.

Halka kimse adına vaat vermediklerini, “Bize oy verin sizi kurtaracağız” demediklerini belirten Kızılyer, “Emekçileri işin öznesi yapmaya çalışıyoruz. İşyeri ve mahalle örgütlenmelerinin önemini vurguluyoruz” diyor.

İşçi emeklisi olan Kızılyer, şu anda DİSK’e bağlı Gıda-İş Sendikasının İstanbul Bölge Temsilciliği görevini yürütüyor. Emek Partisinin de desteklediği Kızılyer, uzun yıllardır bu bölgede işçi mücadelesi içinde yer alıyor. Daha önce asgari ücrete, kıdem tazminatına ilişkin çalışmalarda, 1 Mayıslarda, 15-16 Haziranlarda bir araya geldiği işçilerle bu kez yerel seçimler nedeniyle bir araya geliyor. “Semt pazarlarında, fabrika önlerinde çalışma yürütüyoruz; mahallelerde ev toplantıları yapıyoruz. Aslında bu çalışmalar yeni bir durum değil benim açımdan. Fabrikadaki sorunlarımızla beraber, mahalledeki sorunlarımızın da birbirine benzediğini, çalıştığımız ve yaşadığımız tüm bu yerlerde sorunlarımızı bir araya gelerek çözebileceğimizi anlatıyoruz” diyor.

43 mahalleye sahip Esenyurt’un dört bir yanının fabrikalarla çevrili olduğunu belirten Kızılyer, fabrikalardaki ve semtlerdeki sorunların iç içe geçtiğini söylüyor: “Üç bin fabrikasıyla, yüz binden fazla işçisiyle küçük, orta ve büyük sanayi kuruluşlarının çevrelediği devasa bir yaşam ve çalışma merkezi burası. 1 milyona yakın nüfusa sahip. Kayıtlı kayıtsız 200-300 bin arası göçmen işçi yaşıyor.”

Ekonomik kriz derinleşirken kutuplaşmanın da arttığına işaret eden Kızılyer, görüştüğü herkesin kriz koşullarından şikayet ettiğini aktarıyor: “Krizle birlikte binlerce işçi işten çıkarıldı, ücretsiz izne gönderildi. Mahallelerde, işçi evlerinde, yüz yüze görüştüğüm, sohbet ettiğim her işçi krizden ve patronların keyfi tutumundan söz ediyor. Ücretleri nispeten iyi olan işçilerin işten atıldığını, yerlerine İşkur destekli ucuz işçi alındığını, patronların 3-5 işçinin yapması gereken işi bir işçinin sırtına yıkmaya çalıştığını anlatıyor. İşsizlikle, yoksullukla cebelleşen emekçilerin başka arayışlara yöneldiklerini çalışmalar sırasında görüyorum.”

‘BİRLİKTE YAPACAĞIZ’

Halkın seçtiklerini denetlemesi, gerektiğinde görevden alabilmesi gerektiğini  belirten Kızılyer, şunları söylüyor: “Çalışmalarımızda ‘Bize oy verin, sizi kurtaracağız’ çağrısı yapmadık, yapmıyoruz. ‘Şunları, bunları yapacağız’ gibi süslü cümleler kurarak boş vaatler sıralamak bizim işimiz değil. ‘Birlikte yapacağız’ diyerek emekçileri işin öznesi yapmaya çalışıyoruz. Esenyurt’ta yaşayanlar belediyede geçmiş dönemde yaşanan skandalları biliyor. Nedenleri konusunda tartışıyoruz. ‘Rantçı ve yandaşçı belediyeciliğe son vermek için siz de belediyelerde söz sahibi olun’ diyoruz. Örgütlenmekten ve mücadele etmekten başka seçenek olmadığını seçim vesilesiyle bir kez daha yineliyoruz. İşyerindeki sorunları, mahalledeki sıkıntıları çözmenin yolunu yöntemini tekrar tekrar tartışıyoruz. Okul, park gibi ihtiyaçların, gençlerin ve kadınların taleplerinin hayata geçebilmesi için işyeri ve mahalle örgütlenmelerinin önemini vurguluyoruz.”

Belediye Meclisi üyesi seçildiğinde halka birlikte hareket edeceğini, onların yerel yönetimdeki sözcüsü olacağını ifade eden Kızılyer, “Birlikte bir çok şey yapabiliriz. Mesela çalışanların örgütlülüğünü güçlendirmek; işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda destek birimi oluşturulması; işçi direnişleri ve grevlerle dayanışmanın sağlanması...” diyor.

Esenyurt’ta çeşitli milliyetlerden emekçilerin birbirine düşmanlaştırıldığını, bu düşmanlıktan patronların beslendiğini söyleyen Kızılyer, “Oysa işsizliğin, hayat pahalılığının, işten atmaların sebebi göçmenler değildir. Milliyeti, mezhebi, kökeni ne olursa olsun işçiler birbirleriyle kardeş olan bir sınıftır” diyor. 1 Mayıs’a bir ay kaldığını da hatırlatan Kızılyer, “Tarihsel anlamı bize yol gösterici olmalıdır. Sendikalı, sendikasız işçi arkadaşları birleşmek ve saldırıları püskürtmek üzere 1 Mayıs’a çağırıyorum” diyor.

İBRAHİM KIZILYER KİMDİR?

1958 Kahramanmaraş doğumlu İbrahim Kızılyer, Gaziantep M. Rüştü Uzel Endüstri Meslek Lisesi mezunu. İSDEMİR ve ALARKO’da işçilik ve sendika temsilciliği yapan Kızılyer, 5 yıldır DİSK’e bağlı Gıda-İş Sendikasının İstanbul Bölge Temsilcisi.